Türkmenistan’ın başkenti Aşkabad’da öğretmenlik yapan Ayna Garayeva, hükümetin ağustos ayında getirdiği Covid-19 önlemlerini harfiyen uyguluyor.
Öğrencilerinin ısı derecesini kontrol etmenin dışında her sabah devlet başkanının da sevdiği bir bitkinin dumanı ile sınıfını dezenfekte ediyor.
Garayeva, “Talimatları olduğu gibi uyguluyoruz.” diyor.
Her şeyi sıkı şekilde kontrol eden otoriter yönetim, ülkede koronavirüs vakası olmadığını iddia ediyor.
“Yüz derde deva” olarak adlandırılan bitki şimdilerde Türkmenistan’da talep patlaması yaşıyor.
Türkmenistan Devlet Başkanı Kurbankulu Berdimuhammedov, mart ayında sistemli olarak bu bitkinin yakılması ve dumanının etrafa yayılması talimatını vermişti.
Anadolu’da üzerlik otu ya da harmal olarak bilinen bitkinin kurusunun yakılıp dumanının etrafa yayılmasının nazardan koruduğu inancı var.
Ancak Türkmenistan bitkinin hafif sarhoş edici dumanının bakterileri ve enfeksiyon öldürücü özellikleri bulunduğunu iddia ediliyor.
Talimatın verilmesinin ardından ülkede üzerlik bitkisinin fiyatı 5 kat artarak 5 Manat’a (1,43 dolar) yükseldi.
Komşu ülke Özbekistanlı doktor Bahrom Almatov ise bitkinin faydalı bazı özellikleri olduğunu ancak virüsler üzerinde doğrudan bir etkisinin bulunmadığı uyarısında bulunuyor.
Doktor Almatov, “Kullanımdan sonra insanlar hapşırmaya başlıyor ve hapşırdıklarında vücuttaki toz dışarı atılıyor.”sözleriyle Türkmenistan liderinin bitkiyle ilgili ‘her derde deva’ iddiasına karşı çıkıyor.
Dünya Sağlık Örgütü, üzerlik bitkinin yakılmasıyla ilgili yorum yapmayı reddetti, sadece birçok ülkede geleneksel tıbbın “önemli bir sağlık kaynağı olduğunu” belirtmekle yetindi.
Madagaskar Cumhurbaşkanı Andry Rajoelina da Türkmen lider Berdimuhammedov’a benzer bir adım ile koronavirüse karşı “şifalı bitki” tanıtmış ve bilimsel olarak kanıtlanmamış olsa da virüsü yok ettiğini iddia ettiği bitki çayını kameralar önünde içmişti.
Bitkisel ilaçlar Covid-19 salgını sırasında Yemen ve Sierra Leone gibi halk sağlığı sistemleri ile mücadele eden ülkelerde yaygın olarak kullanılıyor.