Açıkçası toplumumuzun hukukun çiğnenmesini bu kadar da normal karşılamasına ve hukuk dışılığın böyle normalleşmesine gerçekten de çok şaşırıyorum.
Bugünlerde Anayasamızın amir hükmü olan “Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir” konusunu kiminle konuşsam, hangi yorumu okusam ya da dinlesem hemen hemen herkes “Erdoğan anayasa manayasa dinlemez aday olur” diyor.
Bir ülkenin cumhurbaşkanının o ülkenin anayasasını takmamasını beklemek zaten yeterince absürt bir olaydır fakat bir de “ama yargıçlardan oluşan bir Yüksek Seçim Kurulu var, bu adaylığın yasalara ve anayasaya uygunluğunu onlar denetleyecek, nihai kararı onlar verecek” dediğimizde ise aldığımız cevap genellikle “oraya onları kim atadı, emir demiri keser en nihayetinde onlar da anayasayı çiğnerler” oluyor.
Sizi bilmem ama bana bir ülkede anayasanın çiğnenebilirliğinin bu kadar da kanıksanması gerçekten de çok tuhaf geliyor.
Bakınız Anayasamızın ve Cumhurbaşkanı Seçim Kanununun koyduğu hükümler çok açık ve net hiç yoruma yer bırakmamış, burada deniyor ki:
ANAYASAMIZIN İLGİLİ MADDELERİ:
Madde 101 – Cumhurbaşkanı, kırk yaşını doldurmuş, yükseköğrenim yapmış, milletvekili seçilme yeterliliğine sahip Türk vatandaşları arasından, doğrudan halk tarafından seçilir. Cumhurbaşkanının görev süresi beş yıldır. Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir.
Madde 116 – Türkiye Büyük Millet Meclisi, üye tamsayısının beşte üç çoğunluğuyla seçimlerin yenilenmesine karar verebilir. Bu halde Türkiye Büyük Millet Meclisi genel seçimi ile Cumhurbaşkanlığı seçimi birlikte yapılır.
Cumhurbaşkanının seçimlerin yenilenmesine karar vermesi halinde, Türkiye Büyük Millet Meclisi genel seçimi ile Cumhurbaşkanlığı seçimi birlikte yapılır.
Cumhurbaşkanının ikinci döneminde Meclis tarafından seçimlerin yenilenmesine karar verilmesi halinde, Cumhurbaşkanı bir defa daha aday olabilir.
CUMHURBAŞKANI SEÇİMİ KANUNUNUN İLGİLİ MADDELERİ:
Madde 3 – Bu maddenin 2. Fıkrasında da Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir. “Ancak Cumhurbaşkanının ikinci döneminde Meclis tarafından seçimlerin yenilenmesine karar verilmesi hâlinde, Cumhurbaşkanı bir defa daha aday olabilir.” denmektedir.
Yanıt bulmamız gereken temel sorular aslında şunlar:
1. Erdoğan anayasa ve yasanın bu kadar açık bir hükmünü çiğneyerek kendisini gayrimeşru aday konumuna düşürür mü?
2. Anayasamız ve kanun bu kadar açık ve net ifade etmişken Yüksek Seçim Kurulu üyeleri Erdoğan’ın siyasi iktidarı ve ikbali uğruna kişisel risk alarak anayasa ve kanunları açıkça çiğnemeye ve bir anayasal suç işlemeye cesaret edecekler midir?
3. Erdoğan aday olur, Yüksek Seçim Kurulu da bu adaylığa geçit verir ve Erdoğan 3. kez seçilirse bu gayrimeşru durumu yurt içinde ve yurt dışında kabul ettirebilir mi?
4. Diğer önemli bir soru ise Erdoğan, Yüksek Seçim Kurulu’na, buradaki bürokratlara kayıtsız şartsız güvenip boynunu onlara uzatacak mı sorusudur.
Eğer anormalliği normalleştirmeden şimdi ne olacak diye sorarsak yanıt bulmamız gereken asıl husus, Cumhur İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayının kim olacağı sorusudur.
