: “BOĞAZLAR ÜZERİNDEKİ EGEMENLİĞİMİZ MONTRÖ İLE BAĞLIDIR SÖZÜNÜ HASIMLARIMIZ DAHİ DİLE GETİRMEMİŞTİR”
Gündem, ANKARA08.04.2021 10:46 ~ 08.04.2021 10:52
104 emekli amiral tarafından yapılan, “Kanal İstanbul’un yapılması ve Montrö Sözleşmesi’nin tartışmaya açılması endişe yaratmaktadır” açıklamasının ardından Montrö Boğazlar Sözleşmesi yeniden gündeme geldi. Bahçeşehir Üniversitesi Denizcilik ve Global Stratejiler Merkezi Başkanı Doçent Doktor, emekli Tümamiral Cihat Yaycı’dan uyarı geldi. Yaycı, “’Boğazlar üzerindeki egemenliğimiz Montrö ile bağlıdır’ sözünü bizim hasımlarımız dahi dile getirmemiştir. Bu anlaşma çok önemlidir. Ama bunları dillendirirken çok dikkatli olmak gerekir” uyarısında bulundu.
MEHTAP BELEN
104 emekli amiral tarafından yapılan, “Kanal İstanbul’un yapılması ve Montrö Sözleşmesi’nin tartışmaya açılması endişe yaratmaktadır” açıklamasının ardından Montrö Boğazlar Sözleşmesi yeniden gündeme geldi. Bahçeşehir Üniversitesi Denizcilik ve Global Stratejiler Merkezi Başkanı Doçent Doktor, emekli Tümamiral Cihat Yaycı’dan uyarı geldi. Yaycı, “’Boğazlar üzerindeki egemenliğimiz Montrö ile bağlıdır’ sözünü bizim hasımlarımız dahi dile getirmemiştir. Bu anlaşma çok önemlidir. Ama bunları dillendirirken çok dikkatli olmak gerekir” uyarısında bulundu.
BAU DEGS Başkanı Doç. Dr. Cihat Yaycı, merkezin Twitter hesabı üzerinden “’Montrö bizim yumuşak karnımız, anlamıma gelecek ifadeler imzacı, bağıt devletlerden bir tanesinin (biri de Yunanistan) bize bunu tehdit olarak kullanmasının yolunu açabilir. Marmara Denizi ve Boğazlar bizim toprağımızdır. Montrö kalkarsa İç Su Rejimi uygulanır. O zaman tüm kurallar Türkiye tarafından konulur. Diğer devletlerin bunu bilmesi gerekir” dedi.
EMEKLİ AMİRALLERİN BİLDİRİSİNE YANIT MI VERDİ?
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in sert tepki gösterdiği emekli amirallerin açıklamasında şu ifadelere yer verilmişti:
“Son zamanlarda gerek Kanal İstanbul, gerekse Uluslararası Antlaşmaların iptali yetkisi kapsamında Montrö Sözleşmesi’nin tartışmaya açılması endişe ile karşılanmaktadır. Türk Boğazları, dünyanın en önemli suyollarından biri olup, tarih boyunca çok uluslu antlaşmalara göre yönetilmiştir. Bu antlaşmaların sonuncusu ve Türkiye’nin haklarını en iyi şekilde koruyan Montrö; sadece Türk Boğazlarından geçişi düzenleyen bir sözleşme değil, Türkiye’ye İstanbul, Çanakkale, Marmara Denizi ve Boğazlardaki tam egemenlik haklarını geri kazandıran, Lozan Barış Antlaşmasını tamamlayan büyük bir diplomasi zaferidir. Montrö, Karadeniz’e kıyıdaş ülkelerin güvenliğinin temel belgesi olup Karadeniz’i barış denizi yapan sözleşmedir. Montrö, Türkiye’nin herhangi bir savaşta, savaşan taraflardan birinin yanında istemeden savaşa girmesini önleyen bir sözleşmedir.”
YAYCI: MONTRÖ BİZİM YUMUŞAK KARNIMIZ DEĞİL, BİZİ KİMSE TEHDİT ETMESİN
Bildirinin yayınlanması öncesinde bir televizyon kanalında Cihat Yaycı’nın, Kanal İstanbul ve Montrö Sözleşmesi konusunda yaptığı açıklama da dikkat çekmişti. Yaycı’nın söz konusu açıklaması şöyle:
“Kanal İstanbul, deniz hukuku açısından Montrö sözleşmesini etkilemez. Türkiye 1936’nın Türkiye’si değil artık. Türkiye orta ölçekli güçlü bir devlet. İstanbul Boğazı uluslararası bir boğaz değil. Marmara denizi iç su rejimine tabi Türk gölüdür. Montrö feshedilmeye kalkılırsa diğer ülkeler zarar eder. Siz bir şeye benim yumuşak karnım şurası derseniz herkes buraya saldırır. Bizim yumuşak karnımız yok. Montrö bizim yumuşak karnımız değil. Bizi bununla kimse tehdit etmesin. Türkiye eski Türkiye değil. Çok güçlü devlet. Safsata var hikaye şu.. Diyor ki ‘ABD batılılar Karadeniz’e girmek istiyorlar’. Karadeniz’de Montrö sözleşmesine göre bulundurabileceği kuvvet ve gün sayısının ancak %12’si %13’ü kullanılıyor şu an. Zaten daha fazlasını kullanırlar, ama kullanan yok.”