Eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar, Türkiye’nin bir “beka” meselesi olduğunu belirtip, ABD’nin bunu anlaması için “tüm partilerin Hükümet’in yanında yer almasını gerektiğini” dile getirdi.
Irak’ın kuzeyindeki Gara bölgesinde icra edilen Pençe Kartal-2 Harekatı’nda polis ve asker 13 kişinin terör örgütü PKK tarafından şehit edilmesiyle ilgili tartışmalara eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar da dahil oldu.
Mehmet Ağar, iktidara yakınlığıyla bilinen Yeni Şafak Gazetesi’nden Nedret Ersanel’e konuştu.
“Türkiye’nin bir beka meselesi var. Bu beka meselesinin temel başlıklarından birincisi PKK/YPG/PYD’dir. Şimdi bunlara başka konular da eklendi; Doğu Akdeniz, S-400 konusu, Yunanistan-Ege sorunları ve bunun gibi” diyen Ağar, “Bunların hepsi için, Amerika Birleşik Devletleri’nin anlaması için müşterek bir tavrın ortaya konması gerekiyor. ABD artık kendi isteklerini, kendi istediği gibi râm edecek, boyun eğip, itaat edecek bir hükümet beklememelidir. Bunu şu gün Cumhur İttifakı ile yapacağını, yapması gerektiğini anlaması gerekiyor. Ve beklememesi için, bunu anlaması için TBMM içinde ve dışında tüm partilerin -tabii HDP’nin böyle bir tutum sergilemesini beklemek iyimserlik olur- artık ortak bir pozisyon geliştirmesi/getirmesi gerekiyor. Öyle artık terör örgütünün adını zikretmeme vs. gibi tutumların terk edilmesi lazım” ifadelerini kullandı.
“ORTADAN OLMAZ”
Kendi görevde olduğu dönemi örnek veren Ağar, “değerlendirme”lerine şöyle devam etti:
“Bizim dönemimizde Amerikalı yetkililerden destek gördüğümüz zamanlar oldu. Bu desteği vermelerinin ana sebebi -ki o zaman DYP/SHP iktidarı vardı- karşılarında top yekûn bir siyasi duruşun bulunmasıydı. İktidarıyla, muhalefetiyle. Böyle olduğu için o dönem Amerika bu konunun üzerine gidemedi ve hatta istediğimiz bazı konularda destek verdi.
Şu an sıkıntının temel nedeni budur. Yani, TBMM içindeki ve dışındaki tüm partilerin bu konuda tek vücut olarak, tek dil kurarak hükümetin yanında olmaları gerekiyor. Unutulmaması gerekiyor ki, nihayetinde bu mesele tarihi görevdir. Muhalefet konusu değildir. Kim hükümet olursa olsun bu saydığımız başlıklarda sağlam durulacak.
Ortadan konuşmakla olmaz. Millet, kim varsa siyasette yekvücut olmasını bekliyor. Eğer bu olaylar neticesinde başka siyasi beklentiler var ise o olmaz, açık söyleyelim. Beklentileri olmaz. Halk ona müsaade etmez. Diğer hangi konularda muhalefet yapılacaksa yapılsın. Ama bu konular olmaz”