Avrupa Uzay Ajansı (ESA), önümüzdeki 20 yıl içerisinde uzay ajansları ve özel şirketler tarafından planlanan 400’den fazla Ay görevine hizmet sağlamak için Moonlight Ay İletişim ve Navigasyon Hizmetleri (LCNS) programını resmen başlattı. Bu program sayesinde Dünya ile Ay arasındaki yaklaşık 400.000 kilometre boyunca yüksek hızlı iletişim ve veri aktarımının kolaylaşacağı kaydedildi.
ESA, Ay’ın keşfini desteklemek üzere yeni bir program başlattığını duyurdu.
LCNS, önümüzdeki 20 yıllık süreçteki 400’den fazla Ay görevine hizmet sağlayacak.
ESA’ya göre Moonlight, Dünya ile Ay arasındaki yaklaşık 400.000 kilometre boyunca yüksek hızlı iletişim ve veri aktarımını kolaylaştırırken, birlikte hassas, otonom inişler ve yüzey hareketliliği sağlayacak beş ay uydusundan oluşan bir takımyıldızı olacak.
ESA Genel Müdürü Josef Aschbacher, Milano’daki Moonlight imza töreninde yaptığı konuşmada, “ESA, gelecekteki ticari ay pazarının yanı sıra devam eden ve gelecekteki ay görevlerini desteklemek için çok önemli bir adım atıyor” dedi.
İLK HİZMETİ 2028’İN SONUNDA
Moonlight’ın ilk hizmetlerinin 2028 yılı sonunda başlaması ve sistemin 2030 yılına kadar tamamen faaliyete geçmesi planlanıyor.
Moonlight, benzersiz ve faydalı aydınlatma koşulları ve kalıcı olarak gölgelenen kraterlerde depolanan su buzu olasılığı nedeniyle birçok görevin odak noktası olan ayın güney kutbundaki kapsama alanına öncelik verecek.
NASA liderliğindeki Artemis programı, önümüzdeki yıllarda astronotları Ay’a geri götürmeyi ve orada sürdürülebilir bir varlık oluşturmayı amaçlıyor.
2031’DE AY’A İNİŞ HEDEFİ
Avrupa ayrıca Argonaut uzay aracını 2031 yılı civarında Ay’a indirmeyi planlarken, Ay için çok sayıda özel görev de planlanıyor.
ESA’nın navigasyon direktörü Javier Benedicto “Bu Avrupa için çok özel bir an. Bugün imzaladığımız Moonlight anlaşması, Ay’ın çevresinde ve yüzeyinde gelecekteki navigasyon sisteminin bel kemiğini oluşturuyor.” dedi.
Moonlight’ı kilit bir ay hizmeti haline getirme arayışındaki en büyük faydalarından biri, iletişim yeteneklerinin bireysel iletişim sistemlerine olan ihtiyacı azaltarak müşterilerin görevlerinde yer alan astronotlara ve robotlara daha fazla odaklanmalarına olanak sağlamasıdır.
Pieralli, “Çok büyük bir şeye başlıyoruz. Bugün olan bitenin öneminin farkında bile olmadığımıza inanıyorum ama gelecek önümüzde duruyor.” diye konuştu.
Kaynak: NTV