Mersin’de işlenen Hakan Turan cinayeti, tetikçilerin soğukkanlılıkla kaydettiği görüntülerle Türkiye’deki organize suçların ve güvenlik sorunlarının geldiği tehlikeli boyutu gözler önüne serdi. Cinayet emrinin Rusya’dan geldiği tespit edilirken, tetikçiler yakalanmış olsa da arkasında karanlık bağlantılar hâlâ çözülmeyi bekliyor.
Mersin, Mezitli ilçesinde işlenen ve güvenlik kameralarına yansıyan bir cinayet, Türkiye’de derinleşen güvenlik sorunlarını ve çeteleşmenin ulaştığı tehlikeli boyutu bir kez daha gözler önüne serdi. 34 yaşındaki Hakan Turan, 29 Ocak 2024 sabahı evinden çıkıp otomobiline doğru yürüdüğü sırada tetikçi Berkant Özgündüz tarafından soğukkanlılıkla vurularak öldürüldü. Cinayetin en çarpıcı yönü, saldırının tetikçilerin talebi üzerine video kaydına alınmış olmasıydı. Bu korkunç olay, sadece bir bireyin ölümünü değil, Türkiye’nin organize suçlarla mücadelesinde karşı karşıya olduğu zorlukları da özetliyor.
CİNAYET EMRİ OKAN ÇEÇE TARAFINDAN VERİLDİ
Birgün’de yer alan habere göre, olayın soruşturması derinleştikçe, cinayetin sadece yerel bir suikast olmadığı, uluslararası bağlantıları olan bir organize suç faaliyeti olduğu ortaya çıktı. İddianamede yer alan bilgilere göre, cinayet emri, Rusya’da yaşayan ve meyve-sebze ticareti yaptığı iddia edilen Okan Çeçe tarafından verildi. Olayın gelişimi ise kan dondurucu detaylar içeriyor.
Aralık 2023’te İstanbul’da bir alışveriş merkezinde dolaşan Hasan Kayalı ve Berkant Özgündüz, Okan Çeçe’den gelen bir mesajla tetikçilik teklifini kabul ettiler. Kayalı, bu teklife önce kendisinin gönüllü olduğunu belirtmiş, ancak Çeçe tarafından reddedilince Özgündüz devreye girmişti. Planın merkezinde, Mersin’de yaşayan Hakan Turan’ı öldürmek vardı.
TETİKÇİLER AMATÖR İZLENİMİ VERMEYE ÇALIŞTI
Okan Çeçe, tetikçilere önce bir araç kiralamaları için talimat verdi. İstanbul İkitelli’de bir buluşma noktasında tanımlanmayan bir kişiden cinayet için kullanılacak silahı aldılar. Tetikçilerin, cinayetin ardından Şanlıurfa üzerinden kaçma planları da hazırdı. Ancak polis tarafından kısa sürede yakalanmaları, suikastın arkasında profesyonel bir hazırlık olduğuna işaret ederken, tetikçilerin davranışları amatörce izlenimi vermeye çalıştıkları izlenimini oluşturdu.
Cinayetin gerçekleştiği sabah, Hakan Turan evinden çıktığında, Berkant Özgündüz otomobilin arkasına saklanarak onu bekliyordu. Bu sırada Hasan Kayalı da suikastın videosunu çekmekle meşguldü. Turan, otomobiline doğru yürürken Özgündüz ona yaklaştı ve yakın mesafeden dört el ateş etti. Cinayetin görüntüleri, sadece tetikçilerin değil, olayın arkasındaki acımasız yapının soğukkanlılığını da gözler önüne serdi.
CİNAYETİN ARDINDAKİ MOTİVASYON PAYLAŞILMADI
Cinayetin azmettiricisi olduğu öne sürülen Okan Çeçe hakkında Kırmızı Bülten çıkarılması talep edilmesine rağmen, iddianamede bu cinayetin ardındaki motivasyonun net bir şekilde ortaya konmamış olması dikkat çekiyor. Cinayetin bir “alacak verecek” meselesi olduğu belirtilse de, Okan Çeçe’nin Türkiye ve Rusya’daki suç bağlantıları daha kapsamlı bir araştırmayı gerektiriyor.
Berkant Özgündüz ve Hasan Kayalı ise yakalandıktan sonra yaptıkları savunmada, Hakan Turan’ı sadece bacağından vurmak amacıyla talimat aldıklarını iddia etti. Ancak olay anına dair bulunan videolar, öldürme niyetini açıkça gözler önüne serdi. Tetikçilerin bu cinayeti, borçlarını kapatmak için para karşılığı işledikleri ifade edildi.
Bu korkunç cinayet, Türkiye’deki çeteleşme ve organize suç faaliyetlerinin geldiği tehlikeli noktayı bir kez daha gözler önüne serdi. Yurt dışından verilen ölüm emirleri, tetikçilerin kolayca bulunabilmesi ve cinayetin soğukkanlılıkla kayda alınması, toplumda güvenlik konusundaki endişeleri derinleştiriyor. Ayrıca, Okan Çeçe gibi figürlerin yurt dışı bağlantıları ve bu tip suçların Türkiye sınırları dışından yönetiliyor olma ihtimali, uluslararası organize suçlarla mücadelede daha güçlü adımlar atılması gerektiğini gösteriyor.