Bilim insanlarına göre Satürn’ün uydusu Enceladus’ta yaşamın oluşması için gereken herşey mevcut olabilir
Satürn’ün uydusu Enceladus’la ilgili toplanan son verilerin analizi, uydunun Dünya dışında yaşam aramak için en iyi yerlerden biri olabileceği fikrini destekleyen yeni kanıtlar sundu.
Satürn’ün kalın, buz kaplı kabuğunun altında bir okyanus barındıran uydusu Enceladus’a dair ilginç veriler Amerikan Havacılık ve Uzay Ajansı NASA’nın 2004-2017 yılları arasında Satürn ve uydularının yörüngesinde dolanan Cassini uzay aracı tarafından toplandı.
Enceladus ilk olarak 2005 yılında buz taneleri ve su buharı bulutlarının uydunun buz kabuğundaki çatlaklardan yükseldiği ve uzaya yayıldığı gözlenmesi üzerine bilim insanlarının dikkatini çekti.
Cassini uzay aracı duman bulutlarının içinden geçerek örnekler topladı. Bu veriler dumanların içinde bazıları yaşam için anahtar olan organik bileşiklerin varlığına işaret etti.
Nature Astronomy dergisinde yayınlanan son veri analizi, insanlar için zehirli olan, ancak yaşamın kökenini yönlendiren süreçler için önem taşıyan hidrojen siyanür adlı bir molekülün tespit edildiğini ortaya koydu.
Hidrojen siyanür, yaşamın yapı taşlarından biri olan amino asitlerin oluşmasını sağlayan çok yönlü bir molekül olarak kabul ediliyor.
Harvard Üniversitesi’nde biyofizik doktora öğrencisi olan çalışmanın başyazarı Jonah Peter hidrojen siyanürün keşfinin, yaşamın köklerine ilişkin çoğu teorinin başlangıç noktası olması sebebiyle özellikle heyecan verici olduğunu belirtti.
Analiz süresince kanıtların giderek daha da güçlendiğini belirten Peter “Sonunda, hidrojen siyanürü dahil etmeden duman bulutu bileşimini eşleştirmenin bir yolu olmadığı anlaşıldı.” diye açıkladı.
Daha önce Enceladus’un dumanlarında karbondioksit, metan, moleküler hidrojen, su ve amonyak gibi moleküller tespit edilmişti. Bu da dumanları oluşturan buz kabuğunun altındaki okyanusun bileşimini yansıtıyor.
Bu unsurların bir araya gelmesi, Enceladus’ta metanın metabolik yaratımı olarak adlandırılan “metanojenez” sürecinin işliyor olabileceğini düşündürüyor. Bilim insanları metanojenezin Dünya’nın erken dönemlerinde de gerçekleşerek yaşamın kökenine katkıda bulunmuş olabileceğinden şüpheleniyor.
Ekip, çalışma sonucu ayrıca, Enceladus okyanusunun bir kimyasal enerji kaynağı sağlayan organik bileşiklere sahip olduğunu destekleyen kanıtlar da buldu. Bu organik bileşiklerin herhangi bir yaşam biçimi tarafından güçlü bir yakıt olarak kullanılabileceği sanılıyor.
Dünya’daki yaşam için gerekli bileşenler arasında su, enerji ve kimyasal elementler yer alıyor. Peter’a göre yeni araştırma ile izine rastlanan birçok kimyasal bileşen, okyanus dünyasında yaşamı sürdürmenin birden fazla yolu olduğunu gösteriyor ve bu da bilim insanlarına laboratuvarlarda test edilebilecek kimyasal yol haritası sunuyor.
Peter bu durumu “Enceladus yalnızca yaşanabilirlik için temel gereklilikleri karşılıyor gibi görünmekle kalmıyor, artık orada karmaşık biyomoleküllerin nasıl oluşabileceği ve ne tür kimyasal yolların söz konusu olabileceği hakkında bir fikrimiz var.” sözleriyle açıkladı.
Enerji açısından metanojenezi “saat piline”, kimyasal bileşenleri ise mevcut olabilecek herhangi bir yaşama büyük miktarda enerji sağlayabilen “araba aküsüne” benzeten bilim insanları, gelecekte organik bileşiklerin okyanus yüzeyinin altında ne kadar seyreldiğini ve bu şekilde Enceladus’un yaşamı destekleyip destekleyemeyeceğini belirlemeyi amaçlıyor. Kaynak: euronews