Durmadan hayali icraat peşinde koşan iktidar finanssız finans merkezi oluşturacağım hayaline kapılıp İstanbul’da bir finans merkezi inşa etme derdine düştü ve gene milyarları betona, asfalta gömüyor.
Son olarak da Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nı da bu yıl içinde bu finans merkezine taşımayı planlıyorlarmış.
Kafalarının arka planında Ankara’nın başkent olmasını hazmedemeyen bir Osmanlıcı hayal dünyası olduğunu düşündüğümüz bu girişim son derecede anlamsızdır, bakın:
* Amerikan Merkez Bankası olan FED’in merkezi Eccles Building, Washington’dur.
* İngiltere Merkez Bankası Bank of England; BoE merkezi Threadneedle Caddesi, Londra’dadır.
* Japonya Merkez Bankası Nippon Ginkō merkezi Tokyo’nun Chûô semtinde yer almaktadır.
* Çin Halk Bankası Zhōngguó Rénmín Yínháng Çin’in merkez bankasıdır Merkezi Pekin’de yer almaktadır.
* Rusya Federasyonu Merkez Bankası, Rusya’nın merkez bankasıdır. Merkezi Moskova’dadır.
* İran İslam Cumhuriyeti Merkez Bankası, İran’ın merkez bankasıdır. Merkezi Tahran’dadır.
* Mısır Merkez Bankası, Mısır’ın merkez bankasıdır. 1961 yılında kurulmuş olup merkezi Kahire’de yer almaktadır.
* Fransa Bankası Banque de Franceýý Fransa’nın merkez bankasıdır. 18 Ocak 1800 tarihinde kurulmuş olup 1998 yılında Avrupa Merkez Bankası’na katıldı. Merkezi Paris’te yer almaktadır.
Tarih boyunca para basmak ve parayı yönetmek en önemli hükümranlık haklarından biri olmuştur, bugün de bu sistem aynı şekilde devam etmektedir. Hükümranlığın bir diğer önemli göstergesi olan başkent ile parayı basan ve yöneten yapının aynı şehirde olması devlet olmanın doğal gereğidir.
AKP iktidarının kafa yapısını elbette biliyoruz arka planda hep bir cumhuriyet ile hesaplaşmak, cumhuriyetin içini boşaltmak, sembol ve değerlerini önemsizleştirmek bunların yerine Osmanlı sembol ve değerlerini ikame etmek gibi bir hayalleri var. Ellerinden gelse Osmanlı düzenini hortlatmak, saltanat ve hilafeti ihya etmek isteyecek bir sürü Orta Çağ heveslisi bu kadrolarda bulunuyor.
Merkez Bankası’nın merkezini Ankara’dan İstanbul’a yani Cumhuriyet’in başkentinden Padişahlığın Başkentine taşımak da bu hayal dünyasının bir ögesidir.
Anayasayı değiştirip başkenti Ankara’dan İstanbul’a taşıyamayan bu kafa Ankara’nın içini boşaltıp önemsizleştirecek adımlar atıyor ve başkenti taşıyamasalar da Cumhuriyet’in temel kurumlarını İstanbul’a taşımaya çalışıyor.
Önce şunu söyleyeyim finans merkezi beton ve asfalt dökerek oluşmaz, bir yerin finans merkezi olabilmesi için önce o yerde finans olması, paranın göllenmesi gerekir. Türkiye’de malum, para yok. Eskiden bir aralar 70 sente muhtaçtık şimdi 70 sente muhtaç olabilmemiz için 50-60 milyar dolar daha para bulmamız lazım. Üstelik para olmadığı gibi paranın gelmesini ve birikmesini sağlayabilecek hukuki ve siyasi altyapı da yok!
Kamu bankalarının genel merkezlerinin İstanbul’a taşınması ve İşbankası gibi bazı özel bankaların da merkezlerini İstanbul’a taşıması bu hevesin bir parçasıdır ama Merkez Bankası’nın Ankara’dan taşınması sadece ekonomik değil siyasi ve sembolik bir anlam da taşımaktadır.
Herkes biliyor bu iktidar son demlerini yaşamakta ve artık topal ördek konumuna düşmüş bulunmaktadır. Önümüzdeki seçimlerde iktidarın değişmesi ve Cumhuriyet değerlerine bağlı yeni bir iktidarın kurulması çok büyük bir olasılıktır.
Bu iktidar Merkez Bankası ve kamu bankalarının merkezlerini İstanbul’a taşısa da bu durum kalıcı olmayacak, yeni iktidar muhakkak ki Başkent Ankara’nın değer ve sembollerine sahip çıkacaktır, çıkmalıdır.