Makedonya Türk Sivil Toplum Teşkilatları Birliği (MATÜSİTEB), bugün Üsküp’te düzenlenen törenle Yücel Şehitleri Anıtını, Tefeyyüz ilkokulunda dikti. Bunun yanı sıra Yücel Şehitleriyle ilgili bir anma programı da gerçekleşti. Yücel Şehitleri, Nazmi Ömer, Abdurrahman Ali, Ali Adem ve Şuayip Aziz, 73 yıl önce bugün idam edildi.
Programa, Türkiye Cumhuriyeti Tarım ve Orman Bakanı Dr. Bekir Pakdemirli, T.C. Üsküp Büyükelçisi Hasan Mehmet Sekizkök, MATTO Başkanı Aydoğan Ademoski, İHH Mütevelli Heyeti Üyesi Osman Atalay, T.C. Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Sabri Demir, Çayır Belediye Başkanı Visar Ganiu, TDP Genel Başkanı Beycan İlyas, TMBH Genel Başkanı Erdoğan Saraç, KTDP Genel Başkanı Fikrim Damka, TİKA Üsküp Program Koordinatörü Halim Ömer Söğüt, Üsküp Yunus Emre Enstitüsü Müdürü Serhat Kula ve çok sayıda davetli katıldı.
T.C. Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, dedesi Hasan Çetin’in 28 Ekim 1923 günü Türkiye’ye göç ettiğini söyleyerek konuşmasına başladı. Bakan Pakdemirli, “Burada rahat olsaydı Türkiye’ye gider miydi? 200-250 sene vatan toprağı bildiği yerden ayrılır mıydı? Ayrılmazdı diye düşünüyorum” diyerek Balkanlardaki Türk toplumunun yaşadığı zorlu sürece vurgu yaptı.
Osmanlı İmparatorluğunun asimilasyon politikalarına her zaman karşı olduğuna dikkat çeken Bakan Pakdemirli, “20. Yüzyıl boyunca Türkler ve İslam coğrafyasında birçok toplum göçle karşı karşıya kaldı ve hakikatten ciddi bir zulme uğradılar. Bu çok fazla dile getirilmese de doğrusu budur. İnşallah bundan sonra böyle olaylar olmaz” dedi.
Bakan Pakdemirli sözlerini şöyle sürdürdü:
“Makedonya’da yaşayan Türklerin milli ve manevi değerlerini koruyan, haklarını savunan Yücel teşkilatı çalışanlarına bu faaliyetlerinden dolayı teşekkür ediyorum. 1941 yılında başlayan bu hareketin öncüleri, 73 yıl önce bugün Yugoslavya hükümeti tarafından kurşuna dizilerek idam edildiler. Şuayip Aziz İshak, Adem Ali Adem, Ali Abdurrahman Ali ve Nazmi Ömer Yakup. Hepsine Rabbimden rahmet diliyoruz. Yapmış oldukları gerçekten çok büyük bir davranıl. Kendi canlarını hiçe sayarak zorba bir yönetime karşı da mücadele etmeyi doğru buldular. Bu anıtın açılışına katılmaktan dolayı büyük bir memnuniyet duyuyorum.”
“Yücelciler, Türk kimliğinin Balkanlardan sökülüp atılamayacağını gösterdi”
Türk kimliğinin var olması için canlarını feda eden Yücelcilerin hatıraların yad etmek üzere bir araya geldiklerini belirten T.C. Üsküp Büyükelçisi Hasan Mehmet Sekizkök, “Yücelciler, İkinci Dünya Savaşı sırasında ve sonrasındaki zorlu yıllarda Makedonya’da Türklüğün yaşatılması için büyük mücadele verdiler. Türk kimliğinin ecdad toprağı Balkanlardan sökülüp atılamayacağını kahramanca ortaya koydular. Makedonya Türklerinin, siyasi, ekonomik ve kültürel haklarını yılmadan savundular. Eğitim alanında Türk toplumuna büyük hizmetler verdiler. Her zaman barışsever oldular. Günümüzde Makedonya’da Türkleri toplumsal hayatın her alanında varlığını güçlü bir şekilde ortaya koymaktadır. Bunda Yücelcilerin sergilediği kararlı duruşun büyük etkisi vardır” ifadelerini kullandı.
Büyükelçi Sekizkök, Üsküp Büyükşehir Belediyesinin caddelere dört Yücel şehidini ismini vermesi kararı vesilesiyle duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Çayır Belediye Başkanı Visar Ganiu, belediye olarak her toplumun önemli tarihi günlerini anmalarına önem verdiklerini söyledi. Ganiu, bu anlamlı günde Türkiye, Kosova ve Makedonya’dan gelen misafirlere teşekkürlerini sundu.
İHH Mütevelli Heyeti Üyesi Osman Atalay, 500 yıldır bu topraklarda varlığını sürdüren Müslüman Türk toplumunun geçmişte yaşadığı trajedileri unutmadıklarını söyledi. Atalay, “Bundan sonraki kuşaklara aktaracağımız bir şey var. O da vefalı olmak. Yücelci kardeşlerimizin verdiği tek bir mücadele vardı. Dört Yücelci aydın şehit kardeşlerimiz, buradaki toplumun kültürünü, milli, manevi değerlerini muhafaza etmek için fikri bir mücadele verdiler ve sonucunda hayatlarını feda ettiler” ifadelerini kullandı.
Kalkandelen Devlet Üniversitesi Şarkiyat Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Süleyman Baki, Yücel hareketi hakkındaki çalışmalarını ana hatlarıyla katılımcılar paylaştı. Baki, özellikle düzmece yargı sürecinin tek hedefinin Türk ve Müslümanları korkutmak olduğuna dikkat çekti.
Yücelcilerin büyük fedakarlıklar yaparak kimliklerini korumaya çalıştıklarını söyleyen MATÜSİTEB Başkanı Hüsrev Emin, “Dönemin rejimi, politikalarıyla teşkilat üyelerini sırf Türkçeyi öğretmek, İslam’ı daha iyi öğrenmek ve öğretmek, Türkçe radyo, Türkçe eğitim, Türkçe gazete, Türkçe kültür varlıklarını devam ettirmek için başlattıkları mücadelede bundan tam 73 yıl önce, düzmece bir mahkeme süreci neticesinde kurşuna dizerek idam etmiştir” dedi.