İsrail’in Gazze’ye yönelik bombardımanında 1000’i aşkın yaralı çoğu Türkiye’de eğitilen doktorlar tarafından Şifa Hastanesi’nde binbir zorlukla tedavi edilmeye çalışılıyor. Burada gönüllü olarak çalışan sağlık görevlilerinin üyesi olduğu Yeryüzü Doktorları’nın Yönetim Kurulu Başkanı Uzm. Dr. Yahyahan Güney, Gazze’deki son durumu RS FM’de Atilla Güner’le Akşam Postası’na anlattı. Dr. Güney, “İnsani bir dram var. Temel hedef Gazzeliler’in umutlarını yok etmek. Dizlerinden vurularak sakat bırakılan yüzlerce insan var” dedi.
İşte Dr. Güney’in açıklamalarından satırbaşları:
“Gazze dediğimiz yer, İstanbul’u düşünürsek Gebze’den Küçükçekmece’ye kadar olan bir bölüm. Bir yere bomba düştüğünde çevresindeki tüm yerleri de etkiliyor. Bir hastanenin kadın doğum ve çocuk bölümü bombalandı. Bölgenin en büyük hastanesi Şifa Hastanesi’ne giden bütün yollar bombalanıyor o yüzden hastaneye ulaşmak gerçekten çok zor. Şifa hastanesi yaralılarla dolmuş durumda hatta bazı hastaları daha sonra müdahale edebilmek için evlerine gönderiyorlar. Refah sınırı açıldı Mısır da yaralıları kabul ediyor. 200 yaralının Mısır’a götürülmesi için izinler alındı. İnsani bir dram var.
“Bilerek sakat bırakıyorlar”
Yapılan zaten caydırma amaçlı bir şekilde umutları yok etme amaçlı bir operasyon. Keskin nişancı tarafından dizinden vurulmuş yüzlerce hasta var, yani bilerek sakat bırakıyorlar. Öldürmüyor ama hayatı boyunca muhtaç hale getiriyorlar. Temel hedef zannediyorum tarafın dayanma gücünü ortadan kaldırmak. Hastanelere giden yolları bombalamak kabul edilebilir bir şey değil.
Biz defalarca Türkiye’den akademisyen, ortopedi uzmanı, beyin ve genel cerrahları defalarca Gazze’ye götürdük, ameliyatlar yaptık. Gazze’den insanlar getirip burada eğittik. Şu anda oradaki sağlık bakanlığı ile birlikte insani yardım faaliyetlerini koordineli gerçekleştiriyoruz. Gazze’nin aslında yetişmiş insan gücü yetersiz değil. Filistinliler, üretici ve çalışkan bir toplum ama ambargo zorluyor. İlaç yok, malzeme yok. Şu anda bizim orada 20 civarı personelimiz var ama Türk vatandaşı yok.”