AKP ve FETÖ tarafından Ergenekon kumpas operasyonları sırasında sahte belgelerle hedef alınan Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) Başkanı Prof. Dr. Türkan Saylan, 13 yıl önce bugün hayatını kaybetti. Yaşamı boyunca gericiliğe karşı aydınlanma mücadelesi veren Saylan, bugün tüm Türkiye’de anılıyor.
Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ve o dönemki ortağı AKP iktidarı tarafından Ergenekon kumpası ile hedef alınan tıp doktoru, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) ve Cüzzamla Savaş Derneği’nin kurucusu Prof. Dr. Türkan Saylan, 13 yıl önce bugün yaşamını yitirdi.
1990’da kurulan Öğretim Üyeleri Derneği’nin kurucuları arasında da yer alan, yine aynı yıl kurulan İ.Ü. Kadın Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi’nin kuruluşunda görev alan Saylan, aydınlanmacı kimliğinden dolayı, gericilerin, laiklik ve aydınlanma düşmanlarının her dönem hedefinde yer aldı.
Düzmece mahkemelerde sahte delillere dayalı hukuksuz yargılamalarla mücadele etmek zorunda kalan Saylan, ölüm yıldönümünde sevenleri, yakınları ve tüm Türkiye tarafından anılıyor.
KARA GÜN: 13 NİSAN 2009
Atatürkçü ve Cumhuriyetçi kimliğiyle bilinen Türkan Saylan, hayatı boyunca çeşitli sivil toplum kuruluşlarında aktif rol almış; sağlık, eğitim, siyaset alanlarında önemli faaliyetler gerçekleştirmişti.
FETÖ ve AKP’nin organize ettiği Ergenekon kumpası dahilinde düzmece suç isnatlarıyla 13 Nisan 2009 tarihinde oturduğu ev ve başkanlık ettiği ÇYDD’nin çeşitli merkezlerinde aramalar yapıldı, bazı ÇYDD yöneticileri gözaltına alındı, birçok bilgisayar ve belgeye el konuldu.
2009 yılında hayatını kaybeden Türkan Saylan, kumpasın çökmesiyle 2019 yılında davadan beraat etti.
“KAN TAHLİLİ ALINIYORKEN POLİS GELDİ…”
13 Nisan 2022 tarhinde, gazetemiz için bir yazı kaleme alan ÇYDD Genel Başkanı Prof. Dr. Ayşe Yüksel, kumpasın resmen başladığı 13 Nisan sabahını şöyle anlatmıştı:
“13 Nisan sabahı ÇYDD Genel Merkez ve şubeleri, yöneticilerin ev ve işyerleri polis baskınına uğradı, gün boyu süren aramalar yapıldı. Efsane Genel Başkanımız Prof. Dr. Türkan Saylan, hasta idi. O sabah kemoterapi öncesi kan tahlili için eve hemşire gelmiş, kan örneği alıyorken kapısı çalındı, eve çok sayıda polis girdi. Ben de, hafta sonu Türkan hocamızı görmeye gelmiş, o günün sabahında, Sabiha Gökçen Havalimanı’nda gözaltına alınmıştım.”
“BURADA NE İŞİMİZ VARDI?”
“Türkan Hocamızla da konuşurken kapının çaldığına geldiklerine tanık olmuştum” ifadelerine yer veren Yüksel, yazısında “Vatan Emniyet Müdürlüğü’nde yalnız olmadığımı anladım, 37 kişi idik aramızda ÇYDD bursu alan gençler de vardı. Hepimiz masumduk, burada ne işimiz vardı” diye sormuştu.