Caner Kara, kaçakların Türkiye’ye kolayca girmesine ateş püskürdü!
Sosyal medya hesabından açıklama yapan Caner Kara, “Ortadoğu kaçaklarının, Türkiye’ye toplu şekilde akın etmesi, organize bir eylemdir. Türkiye’ye girerken kolaylık, çıkarken zorluk gösterilmesi, bu işin organize ve kötü niyetli olduğunu açıkça gösteriyor.” Dedi.
1- Suriyeli, Afgan, Bangal, Peştun gibi Ortadoğu kaçaklarının, Türkiye’ye toplu şekilde akın etmesi, organize bir eylemdir. Türkiye’ye girerken kolaylık, çıkarken zorluk gösterilmesi, bu işin organize ve kötü niyetli olduğunu açıkça gösteriyor.
2- Bu kaçakların iyi ya da kötü insan olması, müslüman ya da gayrimüslim olması, masum ya da suçlu olması, kadın, erkek ya da çocuk olması, kötü niyetli bir organizasyonun parçası oldukları gerçeğini değiştirmez.
3- Türkiye’de başka ülkelerin göçmenleri olması, Alman ya da İngiliz gibi göçmenlerin tatil beldelerine yerleşmesi, milyonlarca Ortadoğulu kaçağın organize istilasına göz yummak için gerekçe olamaz.
4- Ortadoğu ülkelerinde emperyalist güçlerin paralı askerliğini yapmış, iç savaşlarda taraf olmuş, ülkesini işgale gelenlerin silahını taşımış bir takım başıbozuk kitlelerin, devir değişince sığındığı ülke olmak, hiçbir aklı başında devletin kabul edeceği şey değil.
5- Savaş suçlusu kaçakların, cinsi sapıklıklar, organize suçlar, çete faaliyetleri yapması, belli mahallerde toplanması, entegre olmaya karşı direnç göstermesi, her normal hükümeti rahatsız eder. Art niyetli olmayan her hükümet, bunlara karşı tedbir düşünür.
6- Hiçbir asayiş olayına karışmasa, hiçbir ekonomik ya da sosyal soruna sebep olmasa bile, Türkiye Cumhuriyeti’nin vatandaşları, bu kaçakları istememekte, onlardan rahatsız olmakta özgürdür. Türkiye Türklerindir. Hükümet partilerinin değil.
7- Devletler, vatandaşların güvenini ve huzurunu tesis etmekle görevlidir. Bu görevi yerine getirmeyen sorumlular, kanunlar önünde suçludur ve işgal ettikleri makamlardan alınmaları gerekir.
8- Görev ve sorumluluklarını yerine getirmeyen hükümetler, görev ve sorumluluklarını yerine getiren vatandaşlar bekleyemez. Hükümet olmak demek, suç işleme özgürlüğü kazanmak değildir. Kanunların dışına çıkan bir hükümet, kanunlara saygılı bir toplum beklememelidir.
9- Batılı ülkelerin verdiği rüşvet paraları karşılığında, doğulu kaçakları yurda dolduran bir hükümet, açıkça suç işlemektedir. Suçun da bir cezası olmalıdır. Vatandaşı korumaktan aciz kanun, esaret anlaşmasından başka bir şey değildir.
10- Vatandaşların rızası alınmadan, fikri sorulmadan yurdumuza doldurulan milyonlarca kaçak, milli bekâmızı tehdit eden bir sorundur. Vatandaşlar, hükümetin önlem almadığı sorunlar karşısında, meşru müdafaa hakkını kullanmakta özgürdür.
Meşru müdafaa hakkı, hükümetlerin iznine tabi değildir. Toplum, kendi menfaatlerini ve gelecek nesillerin huzurunu korumak için hükümet partilerinin keyfini beklemez.
Bu meseleyi ölüm- kalım meselesi haline getirmemek, sorumluluk makamlarını işgal edenlerin sorumluluğudur.
Sorumluluklarını yerine getirmeyen otorite, çiğnediği kanunların arkasına sığınamaz. Kanun, çeteleri, kaçakları, organize suç örgütlerini değil; adını taşıdığı devletin kanunudur. Toplamın menfaatine hizmet etmezse, varlık sebebi kalmaz.
Sevgiler.”