Sanatçı Ali Poyrazoğlu, ‘devlet sanatçısı’ unvanıyla ilgili olarak “Ben kabul ettim. Benim anlayışıma göre devlet sana elini uzatırsa sen o eli sıkmalısın” dedi.
Ali Poyrazoğlu: Devlet sana elini uzatırsa sen o eli sıkmalısın
Sanatçı Ali Poyrazoğlu, kendisine dair merak edilenlerle ilgili olarak Sabah gazetesi yazarı Tuba Kalçık’ın sorularını yanıtladı .
Poyrazoğlu, Kalçık’ın “Devlet sanatçısısınız ancak bu unvanı kabul etmeyenler de olmuştu” ifadesi üzerine “Evet, ama ben kabul ettim. Benim anlayışıma göre devlet sana elini uzatırsa sen o eli sıkmalısın. Devlet ile sanat arasında sıkı bir bağ olmalı. Mesela geçtiğimiz günlerde Kültür Bakanımız, Beyoğlu Kültür Yolu Festivali için teklif getirdi. Ben de bunu severek kabul ettim” diye konuştu.
Devlet sanatçısı unvanını reddedenler arasında Sezen Aksu, Selim İleri, Fikret Otyam, Nilüfer, Neşet Ertaş, Gazanfer Özcan ve Müşfik Kenter gibi isimler bulunuyor.
Kendisini ‘muhalif’ olarak tanımlayan Poyrazoğlu, Kenan Evren döneminde de Bülent Ecevit döneminde de Süleyman Demirel döneminde de muhalif olduğunu söyledi.
‘HİÇ YIKICI MİZAH YAPMADIM’
“Yani iktidar ne olursa olsun sanatçı muhaliftir. Ama kimisi bunu yıkıcı kullanır, kimisi de yapıcıdır” diyen Poyrazoğlu, şöyle devam etti:
“Ben hiç yıkıcı mizah yapmadım. Eleştirilerimi hep ülkemiz daha iyi olsun, daha iyi bir dünya olsun diye yapıyorum. Sanat yeni bakış çıkarmaktır. Eskiyi eleştirerek bunu yapabiliriz ancak.”
‘STAND-UP AYAĞA DÜŞTÜ KEBAPÇIDA BİLE YAPILIYOR’
Poyrazoğlu, Türkiye’de stand-up yapan ilk isim olarak biliniyor. Stand-up’çıların birer antropolog olduğunu dile getiren Poyrazoğlu, şunları kaydetti:
“Yani insanları sadece güldürmek amacıyla yapılmaz. Toplumu mercek altına alıp, insanların aksaklıklarını, alışkanlıklarını yakalayıp bunları öyküleştirme sanatıdır. Ben bu işi yapabilmek için cebimden para harcadım, risk aldım. Standup çok ciddi bir iştir ancak şimdi artık kebapçılarda bile stand-up yapılıyor. Ne yazık ki stand up ayağa düştü. İşini iyi yapanlar da var ama kendini cilalayıp ortalara atanlar da.”