Çin’in inşası devam eden Tiangong Uzay İstasyonu’na parça taşımak amacıyla 31 Ekim’de fırlattığı roketin görevini tamamlamasının ardından önümüzdeki saatlerde kontrolsüz şekilde dünyaya düşmesi bekleniyor. Roketin nereye düşeceği henüz tam olarak bilinmiyor olsa da uzmanlar Türkiye’nin de içinde bulunduğu çok sayıda ülkenin risk altında olduğunu söylüyor.
Kontrolden çıkmış şekilde taklalar atarak Dünyaya yaklaşan devasa roketin Dünya atmosferine girdiğinde tamamen yanmayacağını belirten uzmanlar, rokete ait parçaların henüz nereye düşeceğinin tam olarak belirlenemediğini, bunun roketin düşmesine çok kısa bir süre kala belirlenebileceğini açıkladı.
Uzay araştırmaları alanında ABD hükümetinden aldığı fonla araştırmalar ve analizler yapan Aerospace Corporation isimli kar amacı gütmeyen kuruluşun yaptığı açıklamalara göre, saatte 28 bin kilometre hızla ilerleyen Çin roketi önümüzdeki saatlerde dünyaya düşecek. İlk modellemelere göre roketin Pasifik Okyanusu’na düşeceği tahmin ediliyor olsa da araştırmacılar yapılan tahmindeki en ufak bir sapmanın roketin düşeceği yeri tamamen değiştireceğini vurguladı.
Türkiye Uzay Ajansı, Çin’e ait Long March 5B isimli fırlatma aracının Türkiye’ye düşeceği yönünde yayınlanan haberler üzerine resmi Twitter hesabından yaptığı açıklamada Çin makamları ile iletişim halinde olduğunu duyurdu.
Yapılan açıklamada “Long March 5B fırlatma aracının dünyaya geri dönüş parametreleri hakkında resmi duyuru henüz yapılmamıştır. Çin tarafından fırlatma aracının inişi hakkında kesin tahminler gerekli durumda verilecektir. Türkiye Uzay Ajansı (TUA) olarak Çin Ulusal Uzay İdaresi (CNSA) ile iletişim halinde olduğumuzu ve karışıklığa meydan vermemek adına resmi ve güncel bilginin paylaşılacağı hususunu bilgilerinize arz ederiz” ifadeleri kullanıldı.
“ENDİŞE EDİLECEK BİR DURUM OLDUĞUNU SANMIYORUM”
James Webb teleskobunun uzaya fırlatılmasında kullanılan “Ariane 5” roketinin birinci ve ikinci kademe motorlarının iyileştirmesinin yapıldığı laboratuvarı kuran, ODTÜ Makine Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İskender Gökalp, Çin roketinin dünya yörüngesine girmesinin endişe edilecek bir durum olmadığını vurgulayarak “Aslında bu bilinen bir süreç. Roket parçaları görevlerini tamamladıktan sonra düşerler. Atmosfere girişte oluşan sıcaklık sebebiyle bu parçaların önemli bir eriyerek küçük parçalara dönüşür. Özetle genel olarak çoğu zaman tehlike teşkil etmezler ancak bazen atmosfere büyük parçalar girer. Bunların birine zarar verme ihtimali çok düşüktür çünkü dünyamızın önemli bir kısmı sularla kaplı. Yani bu parçalar çoğu zaman okyanuslara düşerler. Ben yapılan haberlerin Çin ve ABD arasında yaşanan rekabete bağlı olarak abartı olduğunu düşünüyorum. Ayrıca atmosfere geri dönüşü hesaplamasını biliyoruz. Olası bir tehlike olsaydı bunu önceden tespit edebiliriz” şeklinde konuştu.
The Aerospace Corporation yetkilisi Gregory Henning, Çin roketinin irtifası azaldıkça düşeceği alanın netleştiğini dile getirerek “Tahminlerimiz var ama roketin nereye düşeceğini gerçek anlamda öğrenmemiz roket düşmeden çok kısa zaman önce olacak” dedi. Dünya nüfusunun yüzde 88’inin roketin düşme ihtimali olan alanlarda yaşadığını ifade eden Henning, bu duruma rağmen düşen roketin birine zarar verme ihtimalinin çok düşük bir ihtimal olduğunun altını çizdi.
“Şans oyunlarından zengin olma şansınız Çin roketi tarafından vurulma ihtimalinizden daha yüksek” şeklinde konuşan ve Aerospace Corporation’da danışmanlık yapan Dr. Ted Muelhaupt, roketin yerleşim yerlerine düşme ihtimalinin çok düşük olduğunun altını çizdi. Dünyadaki yaklaşık sekiz milyar insanın tamamının zarar görmeden hayatta kalma ihtimalini yüzde 99,5 olduğunu belirten Muelhaupt “Birinin zarar görme ihtimali çok düşük fakat bu ihtimal üzerinden yapılacak hazırlık ve alınacak önlemler yüksek ve gereksiz maliyet oluşturuyor” dedi.
Kaynak: Milliyet