Vatandaşlar arasında deprem endişesi artarken, uzmanlar deniz çekilmesi ile depremler arasında doğrudan bir bağlantı olmadığını vurguladı.
Yunanistan’ın ünlü adası Santorini çevresinde 26 Ocak’ta başlayan ve devam eden sismik hareketlilik, bölgedeki endişeleri artırırken, Ege ve Marmara kıyılarında dikkat çeken doğa olayları yaşanmaya devam ediyor. İzmir Seferihisar, Muğla Akyaka ve İstanbul Silivri’de deniz suyunun aniden çekilmesi, çevre halkı arasında tedirginliğe yol açtı. Ancak uzmanlar, bu olayın beklenen büyük bir depremle doğrudan bağlantılı olmadığını belirterek paniğe gerek olmadığını açıkladı.
SEFERİHİSAR VE AKYAKA’DA DENİZ ÇEKİLDİ
Bölgede her gün onlarca deprem meydana gelirken, İzmir’in Seferihisar ilçesinde ve Muğla’nın Akyaka sahilinde deniz suyunun çekilmesi dikkat çekti. Ula ilçesine bağlı Akyaka’da deniz yaklaşık 30 metre çekilirken, Seferihisar’da deniz seviyesinin kıyıdan 200 metre kadar geriye çekildiği gözlemlendi. Deniz çekilmesi sonucu Seferihisar’da birçok balıkçı teknesi karaya oturdu, teknelerinden uzaklaşan balıkçılar şaşkınlıklarını gizleyemedi.
Görüntülerin hızla yayılmasıyla birlikte, sahil kesimlerinde yaşayan vatandaşlar deniz çekilmesinin büyük bir depremin habercisi olup olmadığı konusunda endişe duymaya başladı. Özellikle 2020 yılında İzmir’de yaşanan 6.6 büyüklüğündeki deprem sonrası Seferihisar sahillerinde meydana gelen tsunami akıllara gelince, bu olay kamuoyunda büyük yankı uyandırdı.
SİLİVRİ’DE DE AYNI GÖRÜNTÜLER ORTAYA ÇIKTI
Sadece Ege’de değil, Marmara Bölgesi’nde de benzer bir olay yaşandı. İstanbul’un Silivri ilçesinde deniz suyunun çekilmesiyle sahilde adacıklar oluştu. Çevre sakinleri, daha önce böyle bir manzarayla karşılaşmadıklarını belirterek tedirgin olduklarını ifade etti.
Deniz çekilmesinin yaygın olarak tsunami veya büyük depremler öncesinde görüldüğü düşüncesi, sosyal medyada büyük tartışmalara neden oldu. Ancak uzmanlar bu iddialara açıklık getirerek, panik yaratacak bir durum olmadığını vurguladı.
UZMANLAR AÇIKLADI: KORKULACAK BİR ŞEY YOK
Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) İklim Bilimi ve Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Toros, olayın kuvvetli rüzgarlardan kaynaklandığını ve olağan bir durum olduğunu söyledi.
“Bu, sıkça karşılaşılan doğal bir süreçtir” diyen Prof. Dr. Toros, kuzeydoğu yönünden esen kuvvetli poyraz rüzgarlarının, kıyılardaki su seviyesini etkileyerek denizi açık bölgelere çektiğini ifade etti. Bu durumun, suyun bir bölgede azalmasına ve başka bir noktada yükselmesine neden olduğunu belirten Toros, şu açıklamalarda bulundu:
“Rüzgarlar kıyılarda su seviyesini düşürebilir. Kuvvetli ve uzun süreli rüzgarlar, suyu açık denize doğru iterek kıyı şeridinde geçici bir çekilmeye yol açar. Öbür tarafta ise suyun kıyıya doğru itilmesiyle seviyede yükselme yaşanır. Silivri’de su çekilirken, muhtemelen Bandırma tarafında su seviyesi artmıştır.”
Bu tür olayların sahil kesimlerinde yaşayanlar için olağan olduğunu vurgulayan Toros, “Bu bir gelgit değil, tamamen rüzgarın etkisidir. Çarşamba gününe kadar rüzgar etkisini sürdürecek. Endişe edilecek bir durum yok” ifadelerini kullandı.
DRONE KAMERALARIYLA GÖRÜNTÜLENDİ
Özellikle Seferihisar ve Akyaka’daki deniz çekilmesi, drone kameralarıyla havadan görüntülendi. Görüntülerde, kıyıdan metrelerce geriye çekilen deniz suyu ve çamur tabakasının ortaya çıktığı görülüyor. Teknelerin suya erişiminin kesildiği bölgedeki manzara, olayın boyutunu gözler önüne serdi.
Yetkililer, vatandaşlara resmi açıklamalara itibar etmeleri çağrısında bulunarak, sahil kesimlerinde yaşayanların bu tür doğa olaylarının düzenli olarak yaşanabileceğini bilmeleri gerektiğini vurguladı.