Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Üyesi İlhan Taşcı, yurt dışından fon alan medya kuruluşlarının “milli güvenlik sorununa yol açabileceği” yönünde açıklama yapan Üst Kurul’un, Avrupa Konseyi’nden “ifade ve basın özgürlüğünün geliştirilmesi” amacıyla 3,6 milyon avro fon alacağını açıkladı. Taşcı, “Onların bakış açısı ile RTÜK de o zaman bir ‘milli güvenlik sorununa’ dönüşmüştür” dedi.
SİNAN TARTANOĞLU
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Üyesi İlhan Taşcı, yurt dışından fon alan medya kuruluşlarının “milli güvenlik sorununa yol açabileceği” yönünde açıklama yapan Üst Kurul’un, Avrupa Konseyi’nden “ifade ve basın özgürlüğünün geliştirilmesi” amacıyla 3,6 milyon avro fon alacağını açıkladı. Taşcı, “Onların bakış açısı ile RTÜK de o zaman bir ‘milli güvenlik sorununa’ dönüşmüştür” dedi.
RTÜK’ün CHP kontenjanından seçilen üyesi İlhan Taşcı, bugün, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda; Üst Kurul’un Avrupa Konseyi’nden fon alacağını açıkladı. Taşcı’nın, mesajı şu şekilde:
“Yurt dışından fon alan medya kuruluşlarını, ‘milli güvenlik sorunu’ olarak gören RTÜK, Avrupa Konseyi’nden 3,6 milyon avro fon alacak. Mesele fon değil, kimin aldığı.”
Taşcı’nın mesajında işaret ettiği projenin amacı, RTÜK belgelerinde, “Avrupa standartlarıyla uyumlu olarak ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğünün geliştirilmesi” olarak ifade ediliyor. Finansman anlaşması henüz imzalanmadığı için uygulama takvimi henüz kesinleşmeyen, ancak 36 ay sürmesi planlanan projenin katkısı, 3 milyon 600 bin avro.
“İFADE VE MEDYA ÖZGÜRLÜĞÜNÜN GELİŞTİRİLMESİ”
RTÜK belgelerinde projenin kısa tanımı ve amaçları ise şöyle aktarılıyor:
“Kolluk kuvvetleri, yargı mensupları, basın çalışanları ve sivil topluma Avrupa Konseyi standartları ve araçları konusunda eğitimler verilerek yaratılacak farkındalık ile ifade ve medya özgürlüğünün geliştirilmesidir.”
“GAZETECİLERİN HAKLARINA İLİŞKİN EĞİTİMLER”
Projeden beklenen çıktılar ise şöyle sıralanıyor:
“. Dijital çağda gazetecilerin ve diğer medya aktörlerinin Avrupa standartları bağlamındaki rolleri üzerine seminerler düzenlenmesi.
. Kolluk kuvvetleri ve yargı mensuplarına yönelik Avrupa standartları bağlamında medya mensuplarının ve gazetecilerin haklarına ilişkin seminerler düzenlenmesi.
. Düzenleyici kurum ve kuruluşlara yönelik gazetecilerin ve diğer medya aktörlerinin Avrupa standartları bağlamındaki rolleri ve demokratik bir toplumdaki haklarına ilişkin eğitimler düzenlenmesi.
. Düzenleyici kurum/kuruluşlar, STK’lar ve medya çalışanları arasında sürdürülebilir diyaloğu temin etmek üzere yuvarlak masa toplantıları düzenlenmesi ve sürdürülebilir bir iletişim platformu oluşturulması.
. Medya mensupları için Avrupa Konseyi standartları bağlamında rehberler hazırlanması.”
RTÜK RAPORUNDAN: AB FONLARINDAN FAYDALANABİLMEK İÇİN…
RTÜK’ün 2020 yılı Faaliyet Raporu’nun “Kurumsal Kaynakların Geliştirilmesi” ile ilgili bölümünde, insan kaynağının niteliğini artıracak eğitim politikalarının oluşturulması hedeflendiği belirtiliyor. Bu bölümde, şu amaç tanımlanıyor:
“Kurum çalışanlarının, AB, TÜBİTAK gibi fonlardan faydalanabilmek için proje temelli çalışma üretmesini sağlamak.”
TAŞCI, “MİLLİ GÜVENLİK SORUNU” AÇIKLAMASINA DİKKAT ÇEKTİ
RTÜK Üyesi Taşcı, kısa süre önce, Türkiye’deki bazı basın ve yayın kuruluşlarının yurt dışından fon alması ile ilgili tartışmada Üst Kurul’un yaptığı açıklamaya dikkat çekti. RTÜK Başkanlığı’ndan yapılan açıklamada şu değerlendirme yapılmıştı:
“Bazı örnekleri eskiye dayanan, dışarıdan fonlanan medya konusu bugün de ayan beyan ortaya çıkmıştır. Türkiye’yi dışarıdan dizayn etme çabasında olanların kullandığı en önemli argümanların başında da maalesef medya gelmektedir. Basın özgürlüğü adı ve görüntüsü altında Türkiye düşmanlığı şifreleri üretilmekte ve algı operasyonlarıyla negatif propagandalar topluma pompalanmaktadır. Yabancı kurum ve kuruluşların fonlarıyla Türkiye’de faaliyet gösteren medyanın olası milli güvenlik sorunlarına yol açabileceği gerçeğiyle hareket ederek Üst Kurul olarak, gerekli düzenleme ve denetleme faaliyetlerini titizlikle ele almaktayız.”
“MESELE KİMİN FON ALIP, ALMADIĞI DEĞİL”
Taşcı, RTÜK’ün proje ve fon tartışması sırasında yaptığı bu açıklama için şu değerlendirmede bulundu:
“Projenin asıl amacı, Avrupa standartları ile uyumlu bir basın özgürlüğü. Bunu bir tarafa bıraktık. Türkiye, basın özgürlüğü alanında onlarca yıllık kazanımlarını kaybetti. Bunların yerine getirilmesi, ancak ivedi adımlarla mümkün olabilir.
RTÜK Başkanı, Saray’ın işaret fişeğinin ardından, yurt dışından fon alan medya kuruluşları ile ilgili ‘milli güvenlik sorunudur’ açıklamasını yapmıştı. Bu fon anlaşması ile birlikte, onların bakış açısı ile RTÜK de o zaman bir ‘milli güvenlik sorununa’ dönüşmüştür. Buradaki mesele kimin fon alıp, almadığı değildir. Kendileri dışında herkesi suçlu, dış mihrakların piyonu gibi gören bir anlayış sorunu var. Demek ki neymiş, yurt dışından fon alanların derdi ne hükümeti devirmek ne de milli güvenlik sorunu olmakmış.
RTÜK’ten beklenti, Türkiye demokrasisinin gelişmesi, basın özgürlüğü önündeki engellerin kaldırılması, baskıcı anlayışa son verilmesi, halkın haber alma hakkına saygı gösterilmesi. Kimsenin ülkenin birliği bütünlüğü ile, milli güvenlikle sorunu yok.”