Kovid-19 salgını sonrasında dünyanın, iklim değişikliği ve gıda güvenliği problemleriyle karşı karşıya kalabileceği, kıtlık yaşanabileceği uyarısında bulunuluyor. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü Orta Asya Alt Bölge Koordinatörü ve Türkiye Temsilcisi Viorel Gutu ‘Şiddetli ve uzun süreli kuraklıklar kıtlıklara, dolayısıyla gıda güvenliğine yönelik ciddi tehditlere yol açabilir’ dedi. Uluslararası Un Sanayicileri ve Hububatçılar Birliği Avrasya Başkanı Eren Günhan Ulusoy ise açıklamasında ‘Türkiye için bir kıtlık senaryosu beklemiyoruz’ ifadelerini kullandı.
Yeni tip koronavirüs (Kovid19) salgını nedeniyle yaşanan zorlu sürecin ardından dünyanın, iklim değişikliği ve gıda güvenliği problemleriyle karşı karşıya kalabileceği, kıtlık yaşanabileceği uyarısında bulunuluyor.
Pandemi sebeblyle 2020’de birçok ülke kendi vatandaşlarının gıda güvenliğini sağlamak adına daha korumacı politikalara yönelirken, Rusya gibi büyük buğday üreticileri ihracata limit ya da yasaklar koydu, Çin, Pakistan ve Suudi Arabistan gibi ülkeler de buğday stoklarını artırma yoluna gitti.
Kovid-19 ekonomik ve sosyal hayatı olumsuz etkilerken iklim değişikliği ve kuraklık da küresel çapta tarımsal üretimi tehdit ediyor.
Dünya Gıda Programı (WFP) Direktörü David Beasley, bir süre önce yaptığı açıklamada, 2021’de korkunç boyutta bir kıtlık olacağı iddiasında bulundu. Kovid 19 salgınının gıda güvenliği üzerinde çok yıkıcı etkileri olduğuna işaret eden Beasley, gıda sorunu ile karşı karşıya kalan insan sayısının artacağını savundu.
PANDEMİ TARIMSAL ÜRETİMİN ÖNEMİNİ GÖSTERDİhttps://82f6c5cfb6bf50ee0d25f2e77954fdf6.safeframe.googlesyndication.com/safeframe/1-0-37/html/container.htmlhttps://82f6c5cfb6bf50ee0d25f2e77954fdf6.safeframe.googlesyndication.com/safeframe/1-0-37/html/container.html
İklim değişikliği, gıda güvenliği, kıtlık ve Türkiye‘ye etkileri konusunda AA muhabirine açıklamada bulunan Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) Orta Asya Alt Bölge Koordinatörü ve Türkiye Temsilcisi Viorel Gutu, dünyanın en büyük yedinci tarımsal üretim ülkesi Türkiye’nin ürün çeşitliliği açısından da çok zengin olduğunu söyledi.
Gutu, uzun dönemli eğilimlere bakılınca yıllar içerisinde Türkiye’de tarımsal arazilerin azalmakta olduğunu gördüklerine işaret ederek, “Her ne kadar tarımsal üretimde verim belirli ürün gruplarında artıyor olsa da uzun dönemli ve büyük miktarlardaki tarımsal arazi kayıpları gelecekte gıda güvenliği açısından sorunlara yol açabilir.” dedi.
Hükümetin tarım arazilerini korumak, amaç dışı ve yanlış kullanımların önüne geçmek için bazı adımlar attığına dikkati çeken Gutu toprağın çevreci ve sürdürülebilir kullanımının önemine işaret etti. Gutu, “Tüm dünyayı etkisi altına alan Kovid-19 salgını, tarımsal üretim ve tedarik zincirlerinin devamlılığının önemini bir kez daha idrak etmemizi sağladı.” dedi.
Gutu ayrıca Türkiye’nin, sahip olduğu tarımsal üretim avantajları sayesinde, zamanında ve etkili politik müdahale ve önlemlerle üretim ve tedarik zincirlerinin devamlılığını sağlayarak gıda arzı sorunları yaşanmasını önlediğini anlattı.