Hasan Atilla Uğur’dan canlı yayında gündem olacak sözler! İşte Abdullah Öcalan’a kurduğu ilk cümle
Emekli Albay Hasan Atilla Uğur, Habertürk’te yayınlanan Teke Tek programına katıldı. Uğur, terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan’la yaptığı sorguyu ve Öcalan’a kurduğu ilk cümleyi açıkladı.
Hasan Atilla Uğur’un konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
Cezaevine girdiğimiz süreç içerisinde Doğu Perinçek’le cezaevinde tanıştım. Cezaevinde baktım, parayla pulla işleri yok, Atatürk diyorlar. Kendilerinin de bir teklifi oldu cezaevinde çıkmaya yakın. Bizim hayatımız mücadele ile geçti. Partide bir süre görev yaptıktan sonra orada görev yapmanın artık bir fayda sağlamayacağı için istifamı verdim.
NEDEN KİTAP YAZDI
Şuna kanaat getirmiş biriyim, yaşadıklarınızı gerçekleriyle bu milletin hizmetine vermezseniz ben kendimi görevimi tam olarak yapmış hissetmem, o yüzden kitap yazdım. Kitabı yazarken cezaevi koşulları belli, çok kısa yazmıştım. Yakın tarih konusunda sıkıntımız var.
ÖCALAN’LA GÖRÜŞME
Türkiye’ye Öcalan geldikten sonra başlatılan çözüm sürecinde ABD’nin tabii ki desteği var. İlk gün sorguda 8 kişiydik. İlk günden sonra sadece biz kaldık. Sorgu süreci bittikten sonra da mülakatlara başladılar. ‘Ben emrinizdeyim’ dedi. ‘Devletimin eriyim, devletin hizmetindeyim, bana güvenin’ diyor. Biz gereğini yaptık. Ben 8 ay adada kaldım. Birebir görüştüm. Çok önemli görevler icra etmeye çalıştık. 1999-2000-2001 yıllarında şehit sayısı 0’a indi. O dönem cezaevi müdürü beni aramıştı, PKK’lılar Apo posteri yakmaya başlamıştı. Ne oldu sonra? Öcalan buna katkı verdi mi? Verdi.
ÖCALAN’A SÖYLEDİĞİ İLK SÖZ
Gözleri bağlıydı, kulağına eğildim dedim ki ‘Apo bir varmış bir yokmuş’ dedim. Aklımızdan o dönem birçok şey de geçti. Fakat sonra düşündüm, biz Türk devletiyiz. Türk devletinin genetiğinde böyle bir şey yok. Aldım götürdüm, 1961 yılında kullanılmış bir hücre vardı, oraya koyduk. Birinci gün böyle karşılıklı oturduk. Biz bir şey soruyoruz, o cevap veriyor. Biz akşam üzeri arkadaşımla dışarı çıktık, burada ters giden bir şey var. Sonra hücreye döndüm, ‘Sen dedim buradaki lavaboyu tuvaleti kullanmıyor musun’ dedim. ‘Pis kokuyor burası’ dedim. ‘Burayı temiz kullan’ dedim. Bir anda suratı değişti. ‘Ya olur mu dedi, sifonu çektim’ dedi. Ertesi günden itibaren Öcalan ‘Ben devletin eriyim, devletin hizmetindeyim’ diyen bir profile dönüştü.