Martı, New York Borsası’na (NYSE) açılma stratejisiyle ilgili ayrıntıları ve gelecek dönem planlarını İstanbul’da düzenlediği basın toplantısında paylaştı. Martı Kurucu ve CEO’su Oğuz Alper Öktem basın mensuplarının sorularını cevaplarken Rekabet Kurulu’nun başlattığı soruşturmaya ilişkin “İşin başından beri işimizi kanunlara ve etik değerlere uygun şekilde yapmaya çok dikkat ettik” dedi.
Bugün düzenlenen basın toplantısı ile basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Martı Kurucusu ve CEO’su Oğuz Alper Öktem, Rekabet Kurulu tarafından başlatılan soruşturmadan İstanbul Borsa yerine neden New York Borsası’nın tercih edildiğine kadar pek çok soruyu yanıtladı.
‘KANUN VE ETİK’ DEĞER VURGUSU
Martı’nın 1 Ağustos’ta New York Borsası’na gireceğini duyurmasından 10 gün sonra Rekabet Kurulu tarafından Martı İleri Teknoloji AŞ’ye yönelik soruşturma açılmasını kararlaştırılmıştı.
Gazetecilerin soruları üzerine konuya ilişkin açıklama yapan Öktem “İşin başından beri işimizi kanunlara ve etik değerlere uygun şekilde yapmaya çok dikkat ettik. Devlet kurumlarının işini iyi yapmasını sağlamak da bizim bir görevimiz. Süreç boyunca yardımcı olacağız” dedi.
İşlemlerin tamamlanmasının ardından New York Borsası’nda MRT sembolü ile işlem görecek Martı’nın bilançosuna maksimum 280 milyon dolar nakit girmesi bekleniyor.
NEDEN İSTANBUL BORSA DEĞİL DE NEW YORK BORSASI?
Gazetecilerin “Neden Borsa İstanbul yerine NYSE?” sorusunu cevaplayan Öktem şu ifadelere yer verdi:
“Paylaşımlı yolculuk ve mikromobilite hem dünyada hem ülkemizde sürekli büyüyen bir sektör. Bu büyümeyi karşılayacak sermayeyi sağlamak için de ABD sermaye piyasalarına erişme ayrıcalığını yakalamayı ve üst düzey yatırımcıların desteğini almayı hedefledik. New York Borsası’na açılan bir Türk şirketi olmaktan gurur duyuyoruz. Bu hamlemizin de uzun vadeli büyüme ve sürdürülebilir başarı için bir temel oluşturduğuna inanıyoruz. Birleşme amaçlı ortaklıklar süreci hızlandırıyor, bizim amacım paylaşımcı çevreci ulaşımı hızlı bir şekilde ülkenin her tarafına taşımak olduğu için biz bu yolu tercih ettik.”
“LÜKS DEĞİL GEREKLİLİK”
Projelerini global düzeye taşımadıklarını ve Türkiye odaklı çalışmalar yaptıklarını belirten Öktem, Türkiye’yi çok ciddi bir mobilite pazarı olarak görüdüğünü ifade etti.
Türkiye’nin G20 ülkelerinin arasında ulaşım Super App’i olmayan tek ülke olduğunu söyleyen Ökten “Zorlu pandemi süreci, ulaşım fiyatlarındaki hızlı yükseliş, ülkemizde paylaşımlı mikromobilite araçlarının önemini ve bu hizmete olan ihtiyacı gösterdi. Yani günümüz dünyasında mobilite ve ulaşım harcamaları bir lüks değil, bir gereklilik” dedi.
YIL SONU DOLAR TAHMİNİ SORUSU CEVAPSIZ BIRAKILDI
2022 yılı sonu için 27 milyonluk yolculuk hedeflerini olduğunu belirten Öktem, yıl sonu ciro hedefini ise 23 milyon dolar olarak açıkladı. Türk lirasıyla para kazandığı halde dolarla işlem görecek bir borsaya giriş yaptığı ve dolar bazında hedef koyduğu hatırlatılarak Öktem’e “Sizin yıl sonu dolar tahmininiz nedir? Merkez Bankası verilerini mi baz alıyorsunuz?” sorusu yöneltildi. Öktem “Bizim işimiz elektirikli çevreci ulaşımı Türkiye’ye getirmek” diyerek soruyu cevapsız bıraktı.