- Kaynak: VOA Soner Kızılkaya
- Oğulcan Bakiler
Türkiye’deki büyükşehirlerin sınırları içindeki köylerin statüsü, 12 Kasım 2012’de çıkartılan bir yasayla mahalleye dönüştürüldü. 16 binden fazla köyü etkileyen bu düzenleme 30 Mart 2014 yerel seçimlerinden sonra yürürlüğe girdi. Aynı düzenlemeyle köylerin yanı sıra 1053 belde de mahalleye dönüştürüldü.
Köylerin mahalleye dönüştürülmesiyle birlikte köy tüzel kişiliğinin ortak mallarının, meralarının mülkiyeti bağlandıkları belediyelere geçti. Bazı belediyeler bu taşınmazları sattı. Kimi yerlerde belediyelerin yaptığı imar değişikliğiyle tarım alanları imara açıldı. Mahalleye dönüştürülen köylerde Büyükşehir Yasası geçerli hale gelince ahır yapmak zorlaştı. Şikayet olması durumunda hayvancılık yapanlar köy dışına çıkmaya zorlandı. Köyde yaşayan vatandaşlar su faturalarını merkez mahalle bazında ödemek zorunda kaldı. Emlak vergisi muafiyeti kaldırıldı. Çevre temizlik vergisi köylüleri de kapsar hale geldi.
Yaşanan olumsuzluklar üzerine Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 21 Kasım 2019’da açıkladığı Tarım ve Orman Şurası sonuç bildirgesinde “Büyükşehir belediyelerinde mahallelerin kırsal ve kentsel olarak yeniden yapılandırılması, kırsal mahallelerde köy tüzel kişiliği yapısının korunması, kırsal yaşamın Tarım ve Orman Bakanlığı bünyesinde bütüncül ve entegre bir bakış açısıyla koordine edilmesi” maddesi yer aldı.
Yeni yasa ne getiriyor?
16 Ekim 2020’de Resmi Gazete’de yayımlanan bir kanunla mahalleye dönüştürülen köy ve beldelere kırsal mahalle statüsü verilmesinin önü açıldı. Yeni düzenlemeyle kırsal mahalle statüsü kazanacak yerleşim birimlerinde gelir vergisinden muaf esnaf ile basit usulde gelir vergisine tabi mükellefler tarafından bizzat işyeri olarak kullanılan bina, arsa ve arazilerle mesken amaçlı kullanılan binalar ve zirai istihsalde kullanılan bina, arsa ve araziler emlak vergisinden muaf olacak. Bu yerlerde, ticari, sınai ve turistik faaliyetlerde kullanılan bina, arsa ve araziler için emlak vergisi yüzde 50 indirimli uygulanacak. Bina inşaat harcı ve imarla ilgili harçlar kalkacak, diğer vergi, harç ve harcamalara katılım payı yüzde 50 indirimli uygulanacak. İçme ve kullanma suları için alınacak ücretler en düşük tarifenin konutlarda yüzde 25’ini, işyerlerinde yüzde 50’sini geçmeyecek şekilde belirlenecek.
Yeni düzenleme mahalleye dönüştürülen köylerin kırsal mahalle statüsü kazanması için bağlı bulunduğu belediyeye resmi başvuruda bulunmasını gerektiriyor. Bu başvurunun önce ilçe belediye meclisinde daha sonra da büyükşehir belediye meclisinde kabul edilmesi gerekiyor.
İzmir’de kırsal mahalle statüsü için başvurular başladı
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, tarım ve hayvancılıkla geçinen yerleşim birimlerini bu başvuruda bulunmaları için teşvik ediyor. Soyer, kırsal bölgelere yaptığı gezilerde muhtarlara “kırsal mahalle” statüsü için başvuruda bulunmaları çağrısında bulundu.
İzmir’in birçok ilçesindeki köyler başvurularını yapmış durumda. Bu köylerden biri de Seferihisar’a bağlı olan Ulamış. VOA Türkçe’ye konuşan Ulamış Muhtarı Kadir Girginer, kendilerinin diğer köylerden yaklaşık on yıl önce, 2004’te çıkartılan bir kanunla mahalle statüsüne dönüştüklerini söyledi. Girginer, muhtarlığın tüzel kişiliğinin ortadan kalkmasıyla köye ait olan kahve, dükkan, büfe gibi işyerlerinin yanı sıra tarım arazilerinin de belediyeye devredildiğini belirtti.
Orman köyü statüsü kazanmak için çaba harcadıkları sırada 2012 yılında çıkartılan yasayla bütün büyükşehirlerdeki köylerin mahalle statüsüne dönüştürüldüğünü hatırlatan Girginer, şimdi kırsal mahalle statüsüyle köylülerin yeni imkanlara kavuşacağını vurguladı: “Emlak vergileri yüzde 50 azalacak. Az ödeyeceğiz. Su fiyatlarımız yüzde 50 daha ucuzlayacak. Küçük esnafımız çöp vergilerinden muaf olacak. Yani getirisi elbette çok.”
Belediyelere devredilen köy varlıkları
Yaptıkları resmi başvurunun Seferihisar Belediye Meclisi’nde kabul edilmesinden sonra İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’nde görüşüleceğini ifade eden Girginer, daha önce köye ait iken belediyeye devredilen mallarla ilgili olarak da şunları söyledi: “Şu anda bilemiyoruz. Ama inşallah onlar da geri döner. Atalarımızın imece usulüyle diktiği bir mandalina bahçemiz var mesela. İnşallah onu da muhtarlığımıza kazandırırız.”
Ulamış köyünde esnaflık yapan Cihan Yeşilkaya da köy iken mahalleye dönüşmeleriyle su faturalarının yükseldiğini, emlak vergisi ödemek zorunda kaldıklarını belirtti. Yeşilkaya, “Evvelden mahalle aralarında herkesin hayvanları vardı. Mahalle olduktan sonra istenmeyen durumlar oluştu. Daha dışarılara gitmek zorunda kaldılar” dedi. Yeşilkaya kırsal mahalle statüsünün alınmasıyla giderlerin azalacağını ve insanların ekonomik olarak rahatlayacağını da sözlerine ekledi.
Ancak, bir günde merkezi düzeyde alınan bir kararla köyden mahalleye dönüşen yerleşim birimlerinin kırsal mahalle olabilmek için resmi başvuruda bulunmak zorunda olmaları ve farklı belediyelerin bu konuda farklı kararlar alma ihtimali yeni yasaya yöneltilen eleştiriler arasında. Ayrıca belediyelere devredilen köy varlıklarından geri kalanların ne olacağı da belirsizliğini koruyor.