Kehribar ve Amber’ in aynı kelimeler olduğunu çok geç öğrendim. MÖ 600 ler de Miletli Thales kehribarın yünlü kumaş, post gibi yüzeylere sürtüldüğünde kıvılcım çıkarttığını ve saç teli, odun kıymığı, saman gibi maddeleri kendine çektiğini anlatması ile literatüre geçmiş KEHRİBAR.
Osmanlıda takı, mürekkep imalatı ve koku (parfüm) imalatında kullanılmış Amber. Antik Roma’ da akıl hastalıklarına karşı kullanılmış, tozu bal ile karıştırılınca boğaz, kulak ve göz hastalıklarına karşı kullanımı ise İbni Sina tarafından önerilmiş ve reçetelenmiş.
Farsça “Samankapanı” anlamına gelen kelime sürtünme sonrası elektriklenen sarı madde olarak tanımlanmış. Kehribar’ ın 256 rengi vardır derler amma sarı ve kahverengi dışındakiler sahtedir.
Tedavi dışında Kehribar tesbih te ibadet amacıyla kullanılır. 33 kere “Suphanallah”, 33 kerre “Elhamdilüllah” ve 33 kerre “Allahüekber” tekrarlanır ve güzel kokusunun yarattığı mistik ortam ile yaratır.
Kehribar, çamgillerden PİNUS Succinifera ağaçlarının fosilleşmiş reçinesidir. Bazı süs eşya yapımında kullanılan açık sarıdan kızıla kadar çeşitli renklerde yarı saydam, kolay kırılabilen ve bir yere gömüldüğü zaman ufak cisimleri kendine çekme özelliği kazanan bir FOSİLdir. Baltık denizinde çıkarılan kehribar taşı oldukça popüler olmuştur. Parlaklık ve renk açısından onu hiçbir saydam taş ile kıyaslamak mümkün değildir. Kehribara yapışan böcekler ve yabani bitkiler çeşitliliğini artırır.
İskandinavya ve Baltık kıyıları kehribarın ilk vatanlarıdır. Kehribar 25-40 metre arasında ki derinlikte ve eski zamanlarda oluşan denizaltı çökeltilerin iki tabakası arasında damarlar şeklinde bulunur. Kehribar amorf (şekilsiz) olup, saydam, yarısaydam, opak olabilir. Mineral olmadığı için sabit bir kimyasal formülü yoktur. Özgül ağırlığı 1,1 gr/ cm3 olup, kimyada C10IH16IO4 olarak tanımlanabilirler.
Ruaya’nın Baltık’ta ki Kaliningrad bölgesi Kehribar’ın merkezidir. Kaliningrad’ ta ki kehribar 50 milyon yaşındadır. Ukrayna ve Litvanya kehribarları ağırlıkta sarı olurken Polonya kehribarları kahverengidir.
Kehribarın rengi ve kokusu Türk edebiyatında ön plana çıkarılmış. Kimi merciler kehribarı değerli taş statüsüne sokuyorlar. Değerli taşları özetlersek; 4 çeşit değerli taş bulunuyor.
ZÜMRÜT (Emerald) Yeşil renk olup Be3Al2SiO6 Beril olup saf Zümrüt bulmak çok nadirdir.En kalitelisi Kolombiya’ da olmakla beraber, en önemlisi URAL Grena zümrütüdür. Brezilya Zümrütü yeşil TURMALİN. İlk maden MÖ 1650 Mısır’ da. Zümrüt Mayıs ayının doğum taşidır. Bazı kültürlerde 55. Yıl evlilik taşıdır. Yani 15 sene sonra ki yaşarsak zevceme vermek zorunda kalacağım bir taş.
ELMAS (Diamond) Bilinen en sert madde, karbon elementinin katı halidir. Saydam olan bu maddenin saf karbon olduğunu keşfeden Fransız kimyacı LAVOISIER (1743-1794) oldu. Sekiz yüzlü olan bu ürünü DuPont firması Zirkon adıyla sahte olarak üretti. Yani dünya da ençok bulunan karbonu katı hale getiren bir yöntem bulunursa elmas güncel değerini tamamen yitirecektir.
YAKUT (Ruby) Kırmızı rengini karışımında ki krom verir. Ergime derecesi 2050 dir. Zor bulunur, mor ve kırmızı tonları vardır.
SAFİR (Sapphire) Türkçe gökyakut denen kırmızı(Korondon) renk bir taş. Al2O3 aluminyum oksitin kristal formudur.
MOHS derecelerine bakarsak sertlik Zümrüt 7.75, Elmas 10, Yakut 9, Safir 9
Napolyon’un tacında aliminyum vardı 1810 yıllarında aliminyum az ve özeldi. Dünya’ da en çok bulunan karbon kolay bir yöntemle katı hale getirilirse ELMAS ta sıradan ve ucuz bir ürün olabilir
Taşlar size sıcaklık, sağlık ve mutluluk versin
Sevgilerle
M.Ünvan ATLI