FIFA’nın futboldan men edilen tartışmalı eski başkanı Sepp Blatter, Aralık 2010’da İsviçre’nin Zürih kentinde düzenlenen törende 2022 ilk kış Dünya Kupası’nın ev sahibi olarak Katar’ı ilan etmişti. Çölün ortasında yükselen Katar – FIFA Dünya Kupası 2022 turnuvasında sadece futbolun güzellikleri konuşulacağına, seneler öncesinden gündem saha dışına taşınmıştı.
İlk düdük bile tartışmaların odak noktasında kasvetli bir ortamda çalındı. Arjantin’in Suudi Arabistan’a karşı ilk yenilgisi, Dünya Kupası’nın futbol adına en büyük şoklarından birini yaşattı. Arkasından Almanya’nın Japonya’ya karşı aldığı şok yenilgi geldi. Turnuvanın ilk haftası tamamlanmasına rağmen, sizleri bilmem ama yazılan çizilenlerin etkisinde kalarak, televizyon karşına geçerek ‘Güzel oyunu ‘ekranlardan izlemek içimden gelmiyor.
‘Güzel oyunun’ yani futbolun, Katar 2022’de sömürü üzerine kurulu olduğu, hatta eli kanlı olduğu yazılıyor çiziliyor. Ciddiye alınacak derecede çirkin rüşvet iddiaları ortalığa saçılınca ; kısacası ‘Güzel oyun’ ‘Çirkin – leşen oyun’ haline getiriliyor.
Mangal yürekli İngiliz Muhabir Andrew Jennings –
Hatırlarsanız, Sepp Blatter’ın Dünya Kupası’nın ev sahibi olarak Katar’ı açıklaması yani 2010 senesi sonunda futbol dünyasını yöneten FIFA içinde ki kirli ilişkiler yumağı haberleri spor medyasında su yüzüne çıkmıştı. Bu konuda ilk öne çıkan ve dikkat çeken ilk isim İngiliz Muhabir Andrew Jennings oldu.
Yıllarca dünya futbolundaki yolsuzlukları özellikle bıkmadan usanmadan Sepp Blatter’ın Fifa’sını araştırdı durdu. BBC ekranlarından soluksuz gıpta ederek izlediğim ve unutamadığım gazetecilik örneklerinden biriydi.
Tecrübeli ve korkusuz Andrew Jennings Fifa yöneticilerinin kirli bağlantılarını tek tek ifşa etti ve defalarca başkan Blatter’a itiraf etmesi için adeta meydan okudu. Fifa binasına girişi yasaklanan tek isimdi, mangal yürekli araştırmacı İngiliz Muhabir Andrew Jennings.
BBC kamera ekibi ile birlikte Fifa binasına giremiyor ama önemli kararların alınacağı tüm toplantıları yakından takip ediyordu. Yolsuzluklara adı karışan isimleri lüks oteller önünde bekliyor, dimdik ayakta durduğu karşı kaldırımdan bağırarak sorularını yöneltiyordu. Utanç verici sorulara karşı sessiz kaçış anları tek tek ekranlara geliyordu. Kısacası Andrew Jennings, onlarca yıl futbolun yönetim organı FIFA’nın baş belasıydı. 2006’da yayınlanan kitabında hedefte FIFA ve başkanı vardı. BBC Panorama’nın 11 Haziran 2006 Pazar günü yayınlanan özel programında, FIFA Başkanı Sepp Blatter’ın futbol yetkilileri tarafından cebe atılan 1 milyon Sterlin değerindeki rüşveti geri ödemeye yönelik gizli bir anlaşmadaki rolü nedeniyle İsviçre polisi tarafından soruşturulduğunu ilk kez ifşa etti. Ayrıca 2010 ve 2018’de yayınlanan ve ses getiren BBC Panorama programlarında, ülkelerin Dünya Kupaları için ev sahipliği görevlerinin nasıl verildiğine dair kapsamlı yolsuzluk zincirleri bağlantılarını tek tek ortaya koydu.
Andrew Jennings haberlerinde derlediği dosyada para akışının FBI soruşturmasına ilişkin bir içgörü de içeriyordu. Deliller ekranlarda yayınlanınca önce çeşitli ülkelerde utanç verici istifalar gerçekleşti. Sonrasında ise Sepp Blatter ve Michel Platini ikilisi FIFA tarafından Aralık 2015 tarihinde 8 yıl futboldan men edildi. Sepp Blatter yaptığı kısa açıklamada ‘Futbol adına üzgünüm, pişmanım ama utanmıyorum’ demiş ve ortalardan kaybolmuştu. Hatırladığım kadarıyla bu gelişmeler sonrasında Andrew Jennings, BBC programları nedeniyle İngiltere’nin 2018 Dünya Kupası’na ev sahipliği yapma şansını bozmakla suçlanmıştı.
8 Ocak 2022 tarihinde 78 yaşında aort anevrizmasından ölen başına buyruk araştırmacı muhabir Andrew Jennings, ne yazıkki Katar – FIFA Dünya Kupası 2022 turnuvasında yaşanan son rezaletlerini göremedi. Ne yapar, nasıl bir dosya ortaya koyardı bilemiyorum ancak yeri geldi bu vesileyle onu saygıyla bu satırlar arasında anıyorum. The Dirty Game kitabında ortaya koyduğu hikayeyi takip etmesiyle tüm dünyada takdir toplayan araştırmacı muhabir ve BBC Panorama sunucusu Andrew Jennings, FIFA’nın merkez binasında kalbindeki göz yaşartıcı dolandırıcılık ve suç faaliyetlerini ortaya çıkarması, yüzyılın en büyük spor skandalı olarak nitelendirildi. O yıllarda çalıştığım Türk televizyon spor kanalına FIFA’nın baş belası Andrew Jennings dosyalarıyla ilgili detayları haberleştirerek geçmiştim, spor gündemi içinde değerlendirildiğini pek hatırlamıyorum.
Halbuki Dünya kupası turnuvaları – önemli oyuncu ve anları – futbol maçları, denilince zihnime adeta mıhlanmış farklı güzel anılar da gelir. Örneğin 9 yaşındayken Halit Kıvanç’ın anlatımıyla radyodan dinlediğim 1966 İngiltere – Batı Almanya final maçını unutamam. Doğduğum büyüdüğüm Üsküdar evimizin sobalı ufacık oturma odasında duran, ceviz kaplama ampullü radyomuzdan babamla dinlemiştim.
Babamla birlikte dinlediğimiz diğer önemli radyo anımlarım arasında Muhammed Ali Clay boks maçları ve Ay yüzeyine yapılan insanlı Apollo 11 ilk inişini unutamam. Daha sonra ki yıllarda ise televizyon yayıncılığı ülkemizde tam olarak yayılmadan, Dünya Kupası maçlarının özet görüntüleri sinema perdelerinden izlenirdi. Üsküdar Halk Caddesi’ndeki eski Sunar Sinemasının ön koltuklarından siyah – beyaz perdeye çizik hatlarıyla maçları merakla izlemişimdir. Güzel günlerdi.
Aradan geçen onca senedir İngiltere Dünya Kupasını kazanıp Londra’ya tekrar getirmeyi bekliyor. Dün gece ABD ile golsüz berabere kalan İngiltere’nin çeyrek finale kalacağı anlaşılıyor.
Verilen son mesaj ise şu: Panik yapmayın.
Katar Dünya Kupası 2022 turnuvası bir iklim felaketimi! – Katar küçük körfez devletinin dünyanın en büyük spor etkinliklerinden birine ev sahipliği yapma teklifini kazanmasından bu yana geçen 12 yıl içinde farklı bir görünüme dönüştü. Katarlıların rüyasının gerçekleşmesi için bir çöl kabusu üzerine nasıl inşa edildiği üzerinde çok şey yazıldı çizildi. Bilenler biliyor!
FIFA yönetim organı, turnuvayı Katar’a götürdükten sonra Dünya Kupası gelirlerini 1 milyar Dolar’dan (Yani £840 milyon Sterlinden) fazla artırdığını övünerek açıkladı. Ama çöl üzerinde inşasına yardım ettikleri stadyumlara gidemeyen yüzlerce göçmen işçi, güzel oyunu Doha’nın dışındaki çölde bir kriket stadyumunda toplanarak izlemek zorunda bırakıldı. Bu utanç verici diğer bir konudur, göçmen işçilerin boş tribünlere geçmeleriyle ekranlara getirilmesi istenmedi.
Fifa, esasen Katar – FIFA Dünya Kupası 2022 turnuvasında bir şehirde turnuvayı planlamaktan önemli ölçüde tasarruf sağlamış olduğu iddia edildi. Sekiz adet klimalı Dünya Kupası stadyumunun tümü Doha’nın 50 km’lik yarıçapı içinde yer alıyor ve organizatörlerin medya tesisleri ve oteller de dahil olmak üzere tek bir turnuva altyapısı seti kullanmasına ve Fifa’nın sorumlu olduğu seyahat masraflarını önemli ölçüde azaltmasına olanak tanıyor denildi.
Katar, arazi büyüklüğü ve nüfusa göre FIFA Dünya Kupası’na ev sahipliği yapan en küçük ülke konumunda. Kurak çöl koşulları nedeniyle Katar’ın futbol sahalarının bakımı için normalden daha fazla suya ihtiyaç var. Sekiz adet klimalı Dünya Kupası stadyumu çimlerini ve yüzlerce antrenman tesisleri zeminini gür ve yeşil tutmak için her saha için günde yaklaşık 10.000 litre tuzdan arındırılmış deniz suyu kullanıldı.
Katar’daki stadyumlardaki ve antrenman sahalarındaki çim sahalar, son üç aydır Dünya Kupası’na hazırlanmak için milyonlarca litre su püskürtüldü ve bu da turnuvanın çevresel etkisine ilişkin başka soruları gündeme getirdi.Karbon emisyonlarını azaltma ve net sıfır hedeflerine ulaşma konusundaki ulusal taahhütlere rağmen, bölge, 2027 yılına kadar %37’ye çıkarılması planlanan kapasite ile daha az değil, daha fazla tuzdan arındırılmış kullanılacak su yapmayı bekliyor.
Kısacası “Katar’daki Dünya Kupası bir iklim felaketidir” deniliyor. Büyük spor etkinlikleri genellikle karbon nötr olduğunu iddia eder. Ancak çoğu zaman bu iddia yeşil aklamadır ve gerçekte yarattıkları inanılmaz miktardaki kirliliğide gizler. Katar – FIFA Dünya Kupası 2022 turnuvasında bu gizliliğe uyuluyor.