Ian Fleming’in kitap olarak ilk çıktığında yok satan ve daha sonra sinemaya uyarlanan James Bond efsanesi 70 yaşına girdi. Pahalı içkiler ve arabalar, egzotik yerler ve yüksek bahisli kumarların olduğu lüks dünyada bir ajanın maceraları, günümüzde hala sinemanın en ilgi uyandıran hikayeleri arasında.
İngiliz gazeteci ve yazar Ian Fleming‘in ilk James Bond romanı “Casino Royale”i çıkardığı 13 Nisan 1953’ten bu yana tam 70 yıl geçti.
1908-1964 yılları arasında yaşayan Fleming’in “Casino Royale” kitabı, çıktığı dönemde haftalar içinde yok sattı.
Fleming tarafından hayata geçirilen kurgusal karakter James Bond, yalnızca tarihin en tanınan ajanı değil, en tanınan karakterlerinden biri oldu.
İkinci Dünya Davaşı’ndan sonra hala kıtlık içinde yaşayan İngiliz okuyucular, ilk James Bond hikayesini hevesle aldı. Bond dünyasındaki pahalı içkiler ve arabalar, egzotik yerler ve yüksek bahisli kumarların olduğu dünya, çoğu insanın ulaşamayacağı lüks şeylerdi.
Fleming’in savaş sırasında tanıştığı bütün gizli ajanların birleşimi olarak tanımladığı Bond, çok sayıda insan tarafından ilgiyle takip edildi.
Romanın ana kötü adamı, Sovyet istihbarat teşkilatı SMERSH tarafından kontrol edilen bir Fransız sendikasının ödeme sorumlusu Le Chiffre idi. Le Cipher, Sovyet parasını kaybettikten sonra onu geri almak için yüksek bahisli kumar masalarına gider. Bond’un görevi, Le Cipher’e karşı oynamak ve hem Fransız’ı hem de sendikayı iflas ettirerek kazanmaktır.
Oyun masalarında geçen zorlu bir gecenin ardından Bond kısa sürede kendisini suikastçılardan kaçarken ve acımasız işkencecilerle savaşırken bulur ve güzel kadın meslektaşı Vesper Lynd’in hayatını kurtarmak için her şeyi riske atmak zorunda kalır. Kısa ve öz, yoğun ve çabalamadan tarz sahibi olan Ian Fleming’in ilk James Bond macera kitabı, serinin nesiller boyunca okuyucuların elinden düşmemesine neden olan tüm özellikleri taşıyor.
Yazarın asıl ünü ise 1950’lerin sonuna doğru arka arkaya yayımladığı eserleriyle geldi: “Rusya’dan Sevgilerle”, “Dr. No” ve “Altınparmak”.
007 kod adıyla bilinen Bond’un maceraları yazılı olarak “Casino Royale” ile 1953’te başlarken beyazperdeye ise 1962’de aktarıldı.
1962’den itibaren tam beş Bond filminde rol alan Sean Connery birçok eleştirmen tarafından, bu karakteri en iyi canlandıran oyuncu olarak kabul edildi.
Bond’u Connery’den sonra George Lazenby oynadı. Avusturalyalı Lazenby, bu rolü oynayan ikinci ve son yabancı oldu. Daha sonraki bütün Bond aktörleri İngilizler arasından seçildi. Roger Moore, Timothy Dalton, Pierce Brosnan ve son olarak da Daniel Craig, 007 karakterine hayat verdi bugüne dek.
Daniel Craig, en son 2021’de çekilen “No Time to Die” (Ölmek İçin Zaman Yok) adıyla gösterilen 25’inci James Bond filminde beşinci kez karakteri canlandırdı ve artık bıraktı.