Yurt Partisi Genel Başkanı Tantan, Türkiye’nin bulunduğu coğrafyada sert istihbarat savaşları yaşandığını belirterek, “Türk kimliğini ortadan kaldırmak isteyen Batılı ülkeler gelinen noktada Türk kimliğine muhtaç oldu” dedi.
KAZAKİSTAN’da olaylarla başlayan gelişmeler tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de kaygı ile izleniyor. Konu ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Yurt Partisi Genel başkanı Saadettin Tantan, Türkiye’nin bulunduğu bölgede sert istihbarat savaşları yaşandığını bunun merkezinde ise Türk kimliğinin bulunduğunu söyledi. Tantan, Irak ve Suriye’de özellikle Türkmenlere yönelik olarak büyük katliamlar yapan ABD’nin, Kafkaslarda, Orta Asya’da, Ön Asya’da, Afrika’da Türk kimliği olmaksızın etkin olamayacağını savundu. Tantan, “Bu nedenle Türkiye içeride ve dışarıda her zamankinden daha güçlü olmak durumunda” dedi. ABD, İngiltere ve İsrail başta olmak üzere dünyada yeni bir güç dengesinin oluşumunun ortaya çıkmaya başladığını kaydeden Tantan, “Kazakistan’da Rusya’nın Çin’in, İngiltere’nin sert bir istihbarat savaşı oldu açıkçası. Buna rağmen tam olarak istediklerini elde edemediler. ABD küresel rekabette kuzey kutbuna kadar genişleyen bir coğrafyada Rusya’yı kuşatmak istiyor içinden geçtiğimiz süreçte. Rusya’da çarlık Rusya’sından bugüne egemen olduğu coğrafyada kontrolü elden bırakmak istemiyor. Ukrayna’da bunu açıkça görüyoruz. Türkiye’nin öncelikle bölgesindeki bu güç mücadelesini görerek politikalar belirlemesi gerekiyor” diye konuştu. Türkiye’nin geniş bir coğrafyadaki Türk kimliğine sahip çıkarak, ortaya koyduğu imkan ve kabiliyetten bütün Türk cumhuriyetleriyle birlikte yararlanmasının önemli olduğunu belirten Tantan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türk kimliğini ortadan kaldırmak isteyen Batılı ülkeler gelinen noktada Türk kimliğine muhtaç oldu. Irak ve Suriye’de özellikle Türkmenlere yönelik olarak büyük katliamlar yapan ABD, Kafkaslarda, Orta Asya’da, Ön Asya’da, Afrika’da Türk kimliği olmaksızın etkin olamayacağını da gördü. Bu nedenle Türkiye içeride ve dışarıda her zamankinden daha güçlü olmak durumunda. Nursultan Nazarbayev ülkesi için çaba sarfetse dahi hukuk zemininde kurumsal alt yapılar halkın çıkarları üzerine inşaa edilmediği için, içeriden ve dışarıdan müdahaleye açık hale geldi. Buna özellikle dikkat etmek gerekiyor. Bu bütün Türk devletleri ve Türkiye için geçerli”
