Orman Genel Müdürlüğü Konferans Salonu’nda düzenlenen ‘2020 Yılı Yeşilin En’leri Ödül Töreni’ne katılan Haluk Levent’in Kirazlı köyü halkı adına yaptığı konuşmaya, köy sakinlerinden tepki geldi. Açıklama yapan köy muhtarı, “50 yıldır bu köydeyim. Haluk Levent diye birini görmedim” ifadelerini kullandı.
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin de katıldığı ‘2020 Yılı Yeşilin EN’leri Ödül Töreni’ Orman Genel Müdürlüğü Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Törende sanatçı Haluk Levent‘e ‘En etkin orman gönüllüsü’ ödülü verildi.
Bakan Pakdemirli’nin elinden ödülü alan Haluk Levent, yaptığı konuşmada maden projesinin fotoğrafını göstererek “Sayın Bakanımız daha önce bir söz verdi ve yerine getirdi. Ona teşekkürlerimizi sunduk. Şimdi bu ödülü hak etmem için Kazdağları’ndan, Kirazlı’dan geliyorum. Buradaki firmanın yetkilerine son verdi Sayın Bakanımız. Bizler teşekkürlerimizi ilettik. Ama dedim ki ‘bu ödülü hak etmem için şuraların ağaçlandırılması müjdesini ne zaman verebiliriz.’ Sizden 350 bin ağaç dikim sözünü istiyoruz” dedi.
“KONUŞMASI HAYRETLER İÇİNDE İZLEDİM”
Kirazlı köyü muhtarı Erkan Can ise Haluk Levent’in köy adına yaptığı açıklamaya tepki göstererek şunları söyledi: “50 yaşındayım. 50 yıldır Kirazlı’dayım. Kirazlı’nın yerlilerindenim. Ben, Kirazlı köyünde Haluk Levent diye birinin yaşadığını duymadım, görmedim de bilmiyorum da. Bu nasıl böyle bir röportaj verdi, hayretler içerisinde izledim. Görevim gereği internete bakarken ben de gördüm. Çok üzüldüm.”
“İŞ SAHASI AÇILSIN DİYE MADENE KARŞI DEĞİLİZ”
Haluk Levent’in, Kirazlı köylüleri adına konuşarak rehabilite edilmesini istediği sahadaki maden şirketini desteklerini de söyleyen Can, “Şirketin köyümüze çok faydaları olduğunu bizzat görmüşüzdür. Gelen kişilere de gösterebiliriz. Her işte, köyde yapılan işlerde yardımcı oldu. Maden çalışsın mı çalışmasın mı? Biz çalışsın istiyoruz. Köylü olarak da hiçbir zaman madene karşı olmadık. Olmayacağız da. Neden olmayacağımızı da söyleyelim ki, arkadan hakaret etmesinler. Ha bana hakaret edebilirler ama iş sahası açılsın, millet evine ekmek götürebilsin. Köyde 20 den fazla insan çalışıyordu. Bunlar işsiz kaldı. Arabalar vardı. Kirazlı köyünde, köy yerinde 6 tane servis arabası vardı. Diğer katma değerleri de düşününce, madene karşı olmak hakikaten bilemiyorum yani” dedi.
“İŞSİZLİK VAR DİYEN YALAN SÖYLER”
Türkiye’de çalışan altın madenlerin olduğunu da hatırlatan Muhtar Can, “Mesela çalışan madenler var. Bergama’daki maden de çalıştı kapandı. Ama kimse ölmedi. Hiçbir zehir de olmadı. Ama son zamanlarda maden kapanacak diyorlar. Ama biz madenin çalışmasını canı gönülden istiyoruz. Yatırım olacak köylere. Madenin etrafında 7-8 tane köy var. Hepsine yatırım yapıyor. Dediğim gibi 20 kişiyi geçti erkeklerde, artık işsiz kalmadı. Sıra kadınlara gelmişti. Ama maden kapanınca onlar da boşta kaldı ki teminat verdiler. Açıldığı zaman kadınlara öncelik verileceğini bizzat söylediler. Bu taahhüdü aldığımız için son derece mutluyum kadınlarımız için. Civarlarda da madenler çalışıyor. Biz de aynı hakkı istiyoruz. Şimdi diğer madenlerde çalışan kişiler evine ekmek götürürken, benim Kirazlılar çalışmıyor. Dediğim gibi, çalışsaydı, millet belki de şu saatte, kravatını takıp ütülü pantolonla sahilde gezecekti. Neden? Nereden baksan, az olabilir ama köy yerinde asgari ücret yeter. Şimdi buna ket vuruyorlar, ondan sonra işsizlik var diyorlar. Ben diyorum ki, işsizlik yok. İşsizlik var diyen kişi bilin ki yalan söylüyordur. İşsizlik var diyor, maden sahasına gelip karşıyım diyor” diye konuştu.
“AĞAÇLAR İHTİYAÇ OLDUĞU İÇİN KESİLİYOR”
Bu konunun ağaç sevgisiyle alakası olmadığını da belirten Can, “Ağacı herkes seviyor. Biz de çok seviyoruz. Gidin bakın öteki madenlere, o madenlerde de kesik. Belki daha fazla kesik. Mesela rüzgar gülleri. Bu ağaçları da kesiyorlar ama ihtiyaç için kesiyorlar. Kimse ihtiyaç olmadan kesmez. Bunun da belli standartı. Fazlasını kimse kesemez. Zaten orman buna müsaade etmez” dedi.
ERDOĞAN’A ÇAĞRIDA BULUNDU
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a da seslenen Kirazlı Muhtarı Erkan Can, şunları söyledi; “Biz, Türkiye’de yaşayan bir insanız. Kimsenin bir şey demesine gerek yok. Derse bize Cumhurbaşkanımız ‘Bu maden açılacak, çalışacak.’ Eyvallah. ‘Çalışmayacak’ derse de saygıyla eğiliriz. Biz, ülkesini seven, milletini seven insanların. Cumhurbaşkanımıza güveniyoruz.”