Kadim Medeniyetlerin Merkezi Afganistan
Uluğ Türkistan’ın güney bölümünü teşkil eden Afgan Türkistan diğer adıyla Güney Türkistan, eski çağlardan bu yana Türkçe konuşan topluluklara ev sahipliği yapmaktadır. Bu coğrafya birinci yüzyılda yaşamış olan eski Türk boylarından olan Yueh-Çi’lerden başlayarak 1747’de Nadir Şah’ın ölümüne kadar geçen sürede Türk idareciler tarafından yönetilmiştir.
Akhunlar, Göktürkler, Gazneliler, Büyük Selçuklular, Emir Timur Devleti, Şeybani Özbekleri, Harzemşahlar, Avşarlar ve Babürler Afganistan üzerinde kurulmuş olan başlıca Türk devletleridir.
Afganistan’da Türklerin yoğunlukta olduğu ülkenin kuzey bölgeleri tarihi Güney Türkistan olarak bilinmektedir. Hazar Denizi’nden Kaşgar’a, Urallardan Hindikuş Dağları’na kadar uzanan güzel Türkistan’ın doğal parçası görünümü vermektedir. Tarihte binlerce yıl boyunca bu bölgede pek çok Türk Devleti kurulmuş ve etnik ve dini kökenlerine bakılmaksızın tüm halkalara adaletle hükmetmişlerdir.
Afganistan’ın bütününde MÖ 125 -MS 40 Saka Türkleri, MS 40 -425 Kuşanlar, MS 425-566 Akhunlar hüküm sürmüşlerdir. Emeviler döneminde 7. asrın sonlarına doğru burada İslamiyet çok hızlı bir şekilde yayılmıştır. 10. asırda Gazne’de gene bir Türk Devleti kurulmuştur. Gazneli Sultan Mahmut zamanında (999-1030) Afganistan Müslümanları İslam dinini bugünkü Hindistan, Pakistan ve Bangladeş’e kadar yaymıştır. 1040 yılında Gazneli hakimiyeti yerini birbaşka Türk Devleti olan Selçuklulara bırakmıştır.
12.asırda bölgede Harzemşahlar daha sonraları ise Büyük Timur Devleti, Babür Devleti, Avşarlar, Türkistan Beylikleri, Astrahanlar ile yakın zamana kadar Afganistan’da mutlak Türk hakimiyeti yaşanmıştır. Ancak bölgede en son Türkistan Beylerinden olan Şerif Han öldürülünce (1887) Türk hakimiyeti zayıflamaya başlamaktadır.
19. Yüzyılda İngiltere ve Rusya arasında Asya’da egemen olma mücadelesinden Afganistan’da nasibini almıştır. Rus İmparatorluğu Türkistan’ı adım adım işgal ederek güneye doğru ilerlerken Hindistan’da bulunan İngiliz İmparatorluğu’nun işgal kuvvetleri de kuzeye doğru ilerlemiştir.
Böylece Güney Türkistan’da karşı karşıya gelen İngiltere ve Rusya bu coğrafyada uzun süre çatışmış sonunda Afganistan’ı tampon bölge olarak kullanmışlardır. Kuzeyi Türkistan, güneyi de Peştunistan ve Belucistan’dan koparılarak oluşturulan Afganistan Devleti, Peştun idaresine bırakılmıştır. Ruslar ve İngilizler tarafından çizilen bu suni sınırlar Afganistan’da bugüne dek devam eden istikrarsızlığın önemli nedenlerinden biri olmuştur.
Bu kaotik durumdan en fazla zarar gören unsurlardan biri de Afganistan Türkleri olmuştur. Afgan Kralı Emanullah Han’ın 1919-1929 yılları arasındaki iktidarda bulunduğu dönemi hariç Türkler, Afganistan’da ciddi sorunlarla karşı karşıya kalmıştır. Bilhassa Afgan Kralı Emanullah Han’ın 1929’da devrilmesinin ardından sırasıyla Habibullah Kalakanî, Nadir Şah, Zahir Han, Davut Han ve Marksist Nur Muhammed Tarakî iktidarları dönemlerinde dönemde Türklere yönelik asimilasyon politikaları uygulanmıştır.
Türkler Bolşevik Rusya’da olduğu gibi İngiliz sömürü bölgelerinde de Özbek, Türkmen, Kırgız vb. şeklinde isimlendirilerek küçük gruplara ayrılmaya çalışılmıştır.
Türkçe resmî dairelerde yasaklanırken, Türkçe konuşanlar resmi makamlarca dışlanmıştır. Türk tarihi ve kültürel varlığı mevcut yönetimlerce örtülmeye çalışılmıştır. Fakat tüm bunlara karşın dil ve kültürlerini muhafaza eden Afganistan Türkleri, siyasi ve kültürel varlıklarını devam ettirebilmiştir. Afganistan esas itibari ile Peştun, Tacik ve Türk halkalarından oluşmaktadır. Ülkedeki ikinci büyük etnik grubu oluşturan Türklerin nüfusu, yaklaşık 9 milyondur.
Afganistan Türkleri
Özbekler; genellikle esnaf ve çiftçi olarak çalışırlar ve Afgan Türkistan’ı denilen bölgede yaşarlar. Bugün Özbek nüfusunun 5 milyonu geçtiği tahmin edilmektedir. Belh, Cevizican, Kunduz, Tahar, Faryab, Saripul, Katagon ve Bedahşan, Özbekler’in yaşadığı bölgelerdir.
İkinci büyük Türk grubunu oluşturan Afganistan Türkmenleri, Özbekler’den farklı olarak hayvancılık yaparlar. Afganistan ihracatında canlı hayvanın önemli bir kalem teşkil etmesinden ötürü Türkmenler, ülke ekonomisine büyük katkı sağlamaktaydı. Halıcılık geleneksel geçim kaynağıdır. Özellikle Türkmen-Andkhoy Bilçik halıları çok tutulmaktadır.
Herat, Faryab, Cevzican, Parwan, Kunduz, Belh, Badgis Türkmenlerin yaşadığı bölgelerdir. Türkmenler, nüfusunun 3 milyonu geçtiği tahmin edilmektedir. Afganistan’da yaşayan Türkmenlerin çoğunluğunu Alieli boyu ile Teke, Salur, Sarık, Çavdar ve bilhassa Ersarı boylarından oymaklar teşkil etmektedir.
Afganistan’daki üçüncü büyük Türk grubunu teşkil eden Kızılbaş Türkleri’nin sayıları, 400.000 dolayında tahmin edilmektedir. Bu Türkler, 1738’de Herat – Kabil arası güvenliği sağlamak için Nadir Şah tarafından yerleştirilen Türkmenler’in torunlarıdır. Yukarıda belirtilenlerin dışında en kalabalık Türk grubunu Kırgızlar oluşturmaktadır.
Büyük ve Küçük Pamir dağlık bölgesinde yaşayan Kırgızlar’ın sayıları, 1950’lerde Doğu Türkistan’daki zulmünden kaçanlarla birlikte 100 bini geçmiştir. Ayrıca Hazara, Kazak, Aymak, Tatar gibi diğer küçük Türk gruplarıda Afganistan’ın çeşitli bölgelerinde parçalanmış olarak yaşamaktadır.