Herkese merhaba sevgili okurlarım,
Eğitim sezonu açıldı.Sabahın erken saatlerinde maraton başlıyor. Okulların açılmasıyla birlikte veliler ve ilköğretim servis sorumluları dertli.
Sıkıntı araçların artmasıyla birlikte, trafiğin daha artması, öğrencilerin evlerinden alınmasında servis sürücülerin adres bulmada zorluk çekmesi. Veliler mutsuz. Kaygılar ister istemez oluyor. Nasıl çözüm bulunacaktır. Zaman hızlı geçiyor. Zaten iki yıl boşa geçti. Şimdide bu sorunları aşmaya çalışıyoruz konuşmaları uzayıp gidiyor…
Üniversite gençliğinde ise, ev bulamama ve kiralarda büyük artış sorun. Öğrenciler yüksek kira ödemek istemiyor. Ev sahibi mutlu. Çünkü fırsatı kara geçirmek için, evinin odalarını öğrencilere tek tek vermesiyle ekonomi yapıyor. Ev sahibi bu ekonomik krizde bir iki yılda olsa kar yapacağının telaşında.
Hani derler ya, kasap et derdinde, koyun can derdinde…
Dünya basınında ise, gündem Afganistan ve Aşı.
Covitten kurtulmanın tek çaresi aşı diye açıklama yapılıyor.
Türkiye adına da aşı istatistiği yayınlandı. İlginç rakamlar ortaya çıkıyor. Çoğunluk 2. doz aşısını vurdurmuş.
Rakamlara bakıldığında, aşıya inanan, inanmayan herkes birgün aşıyı mutlaka vurduracaktır konuşmaları halk arasında çok yaygın.
Vakalarda sayı gittikçe yükseliyor. Önlem ve tedbir şart. Tek çare aşı.
Bir grup konuşuyor. İşimiz ve kurum gereği zorunlu belirli günlerde PCR yapılacakmış.
Aşı zorunluluğu, mobing konuşmaları vatandaşın ekonomik kaygılarıyla birlikte ençok konuştuğu konu olarak bu haftada kulak misafiri oluyorum.
Siyasette, klasik iktidar ve muhalefet atışması gündem erken seçim olur mu.. Olmaz mı.. Vatandaşta benim karnım doyar mı.. Doymaz mı teleşında..
….
Gelelim iki yıl önce, 2019’un ilk aylarında hayatımıza giren yeni tip Corona virüs enfeksiyonu (COVID-19) hem sağlığımızda, hem de hayatımızda birçok değişikliklere neden oldu. Genç-yaşlı birçok insanımızı kaybettik. Uzak doğuda yaşayan insanlarda görmeye alışkın olduğumuz cerrahi maskeler her birimizin vazgeçilmez aksesuarı haline geldi.
Hastalığa yakalanan kişilerin birçoğunda şikayetler haftalar içinde iyileşirken bazı hastalarda uzamış ya da sonradan ortaya çıkan şikayetler görülebilmektedir.
Peki, bu süreçte nelere dikkat etmeliyiz, Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Murat SEZER, post-COVID adı verilen durumla alakalı kafamıza takılan soruları sizler adına sordum.
Post COVID nedir ve kimlerde görülüyor?
Şikayetlerin 4 haftadan uzun sürmesi, başlangıçta olmayan ya da iyileştiği halde yeniden başlayan şikayetler post-COVID durumlar olarak adlandırılmaktadır. Kimlerde ve neden bu tablonun oluştuğu araştırılmakta ve bazı durumların bu tabloya zemin hazırlayabildiği düşünülmektedir.
Hastanın yaşı, genetik yapısı, kronik hastalıklarının varlığı, hastalık oluşturan virüsün vücuda alınan miktarı, kişinin bağışıklık sistemi, kullanılan ilaçlar, daha önce geçirilen enfeksiyonlar gibi pek çok faktör post-COVID sendromu açısından risk faktörü olarak araştırılıyor. Kadınlarda, obez kişilerde, astım ve KOAH öyküsü olan kişilerde, klinik tablosu ağır olanlarda, çok sayıda yakınması olanlarda ve hipertansiyon, kalp hastalığı, diyabet, immün yetmezlik gibi kronik hastalıkları olan kişilerde bu tablo daha sık ve uzun süreli görülmektedir.
Post-COVID geçiren kişilerde hangi hasarlar görülüyor?
COVID-19 başta üst ve alt solunum yolları ve akciğerler olmak üzere, dolaşım sistemi, gastrointestinal sistem, sinir sistemi gibi birçok organ ve sisteme ait bulgular verebilmektedir. Yine birçok hastada ruhsal bozukluklar görülebilmektedir. Post-COVID sendromunda da halsizlik, nefes darlığı, öksürük, kas ve eklem ağrıları, baş ağrısı, tat ve koku kaybı, terleme, ateş, çarpıntı, dikkat eksikliği, uyku sorunları, konsantrasyon bozukluğu, hafıza problemleri, anksiyete, depresyon, saç dökülmesi, kan damarlarının pıhtı ile tıkanması gibi vücudumuzun hemen tüm sistemlerine ait bulgular görülebilmektedir.
Tedavisinde nasıl bir yol izleniyor?
Hastalık ile ilgili şikayetleri birkaç haftadan uzun süren, başlangıçta hiç ya da çok az şikayeti varken ilerleyen gün ve haftalarda post-COVID düşündüren ve şikayetleri başlayan hastaların Göğüs Hastalıkları, Kardiyoloji, İç Hastalıkları, Nöroloji, Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon gibi şikayetlerini ilgilendiren bölümlere başvurması, gerekli görülmesi durumunda kan ve görüntüleme tetkiklerinin yapılması ve medikal tedavi gereken durumlarda tedavilerinin ilgili bölüm tarafından düzenlenmesi gerekmektedir. Hastaların çoğunda bu şikayetler zamanla azalmaktadır.
Medikal tedavi yanında solunum fizyoterapisi yani nefes egzersizleri ile solunum kapasitesinin arttırılması birçok akciğer hastalığında olduğu gibi COVID-19 ve post-COVID sendromunda da şikayetlerin azalmasında önemli bir tedavi seçeceğidir.
Doğal bağışıklığı güçlendiren ve vücudun detoks kapasitesini arttıran Ozon tedavisinin COVID-19 tedavisinde, şikayetlerin giderilmesinde ve enfeksiyonun hasar bırakmadan atlatılmasını sağlamada katkıları olduğu çalışmalarla ortaya konmuştur.
Vücudun iyileşme gücünü arttıran Homeopatik tedaviler virüsün oluşturduğu fiziksel ve ruhsal hasarın iyileşmesinde bütüncül bir destek sağlar. Diğer tamamlayıcı tıp yöntemleri de iyileşmeyi hızlandırmak ve şifa için medikal tedavinin yanında elimizi güçlendiren tedavi yöntemleridir.
Post-COVID sendromu düşündüren şikayetlerinizin değerlendirilmesi için hastanemiz Göğüs Hastalıkları bölümüne başvurabilirsiniz.
……
İzmir’in kurtuluşu’nun 99. yıl dönümü kutlu olsun .
Sağlıkla, güzel haberleri paylaşmak dileğiyle.