Zonguldak’ın Ereğli ilçesine bağlı TTK Armutçuk Müessesesi’nde yaşanan facianın yıldönümünde maden şehidi ailelerinden çağrı var. Acı olayın yıl dönümünde şehit ailelerinin eşit sayılması taleplerini yenilediler.
Maden Şehitleri Aileleri Derneği Başkanı Çetin Yiğit, Başkan Yardımcısı Rıza Kılıçarslan ile birlikte Kozlu ve Armutçuk’ta yaşanan maden kazalarının yıl dönümünde, maden şehidi ailelerini ziyaret etti. Ailelere çiçek ve maden şehitlerinin isimleri yazılı olan forma takdim eden Yiğit, acılarını paylaştı.
10 Mart 2015’te TTK Armutçuk Müessesesi’nde yaşanan göçükte hayatını kaybeden Nevzat Candan’ın eşi Ayşe Candan, eşinin ölüm haberini aldığı günü anlattı. Yeşim (24), Erdem (18) ve Onur Berk (8) isimli 3 çocuğu ile yaşayan Ayşe Candan şehit ailelerinin eşit değerde olmalarını istedi.
“ŞEHİT AİLELERİ EŞİT GÖRÜLSÜN”
6 yıl önce göçükte babasını kaybeden Yeşim Candan yetkililere çağrıda bulundu. Candan açıklamasında,
“Babamız 2015 yılında vefat etti. O zamandan bu zamana münakaşa var. Bütün şehit aileleri eşit görülsün. Herkesin eşit bir şekilde sayılmasını istiyoruz. Hak hukuk bir, eşit şartlarda olması gerekiyor herkesin. Hala daha mücadelemiz devam ediyor.” dedi.
YİĞİT, “MÜCADELEMİZ KAMUDA İŞ İSTİHDAMI”
Nevzat candan ile 15 yıl beraber çalıştıklarını anlatan Maden Şehitleri Aileleri Derneği Başkanı Çetin Yiğit, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Ailesinin her zaman yanında olmaya devam edeceğiz. Nevzat kardeşimin eşi ve çocukları bize emanet. Ben de maden şehidi çocuğuyum. Bizim tek derdimiz, bu kardeşlerimizden bir tanesinin kamuda iş istihdamı. Biz bunun mücadelesini veriyoruz. En azından ailelerin yaraları sarılmış olacak, aileler de mutlu olacak”
BABASINI KAYBETTİĞİ OCAKTA MADENCİLİK YAPIYOR
29 yıl önce grizu faciasında kaybettiği babası Recep Aldırtmaz ile aynı yerde görev yapmanın duygularını paylaşan Madenci İsmail Aldırtmaz, 3 erkek kardeşi ile birlikte madencilik yaptığını söyledi. İsmail Aldırtmaz açıklamasında, “Babamı kaybettiğimde Kozlu’da oturuyorduk, orta bire gidiyordum. Akşam haberlerde gördük, mahallede bir hareketlilik oldu. Babam da 4 vardiyasında işteydi. Komşulardan vefat ettiğini öğrendik. Kardeşlerim ile birlikte 3’ümüz de madene girdik. En büyüğümüze 2000 yılında babamdan dolayı hak verildi. Ben de 2009’da nasip oldu, Kozlu’da çalışıyorum. Babamla aynı yerde çalışmak farklı bir duygu, herkes babasının kaldığı yerde çalışmak istemez. Biz her gün babamızın öldüğü yerde geçiyoruz, görüyoruz oraları.” İfadelerini kullandı.
“BU DÜNYAYA YENİDEN GELSEM ONUNLA EVLENİRİM”
Kazayı telefonla öğrendiğini anlatan eşi Fatma Aldırtmaz, madende ölen eşini duygu yüklü sözlerle anlatarak şunları söyledi:
“Çocuklar yemek yiyorlardı, telefon geldi. Recep 4’e gitti dedim. Ahh gülüm ah dedi, ocakta grizu patlamış bütün ölmüşler dedi. Yataktan kalkarak bağıra bağıra dışarı attım kendimi. Ölemez, gidemez dedim. Çok iyi bir eşti, çocuğuma iyi bir babaydı. Emekliliği gelmişti, 4 tane çocuk var, köye ev yapacağım dedi. Çocuklarımın madende çalışmasını hiç istemedim. İsmail’e çok yalvardım gitme oğlum gitme diye. Bir fırında çalış oğlum dedim. Anne biz madencinin oğluyuz, bizi maden kurtarır dedi gitti. Recep’in zoru köye ev yaptırmaktı. Bu dünyaya yeniden gelsem yine onunla evlenirim.”