El Kaide lideri Eymen El-Zevahiri, hafta sonu CIA’in Afganistan’da insansız hava aracı ile düzenlediği saldırıda öldürüldü. ABD Başkanı Joe Biden, televizyonlardan canlı yayınlanan konuşmasında, “Adalet yerini buldu ve bu terörist lider artık yok” dedi.
Haberi ilk olarak Associated Press haber ajansı duyurdu.
New York Times, Washington Post ve CNN’in de aralarında bulunduğu ABD merkezli basın kuruluşları da isimlerini belirtmedikleri kaynaklara dayanarak Zevahiri’nin öldürüldüğünü bildirdi.
Daha sonra ABD Başkanı Biden, kameraların karşısına geçti ve canlı yayınlanan konuşmasında Zevahiri’nin Afganistan’da öldürüldüğünü doğruladı.
Konuşmasında operasyonun detaylarına da yer veren Biden, “Başkan Bush, Obama ve Trump dönemlerinde bıkıp usanmadan Zevahiri’yi aradıktan sonra, istihbarat ekibimiz bu yılın başlarında Zevahiri’nin yerini tespit etti. Aile üyeleriyle yeniden bir araya gelmek için Kabil’in merkezine taşınmıştı” dedi.
Biden konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bu görev dikkatle planlandı, diğer sivillere zarar verme riskini titizlikle en aza indirdi ve bir hafta önce, koşulların uygun olduğu söylendikten sonra, onun işini bitirmek için son onayı verdim ve görev başarılı oldu.”
Biden, operasyonda aile üyelerine zarar gelmediğini ve sivil can kaybı yaşanmadığını da sözlerine ekledi.
2011’de ABD güçlerinin Usame bin Ladin’i öldürmesinin ardından El Kaide’nin başına Zevahiri geçti. Zevahiri, yaklaşık 3.000 sivili öldüren 11 Eylül 2001 saldırılarının beyni olmakla suçlanıyordu.
- Eymen El-Zevahiri kimdir?
Uluslararası haber ajanslarına konuşan üst düzey bir Beyaz Saray yetkilisi, Zevahiri’nin Kabil’de bir evin balkonunda bir insansız hava aracı saldırısında öldürüldüğünü söyledi.
Sahada Amerikan askerlerinin olmadığını sözlerine ekleyen yetkili, Zevahiri’nin Afganistan’daki varlığının, Taliban’ın 2020’de Doha’da ABD ile imzaladığı ve ABD’nin Afganistan’dan çekilmesinin yolunu açan anlaşmanın “açık bir ihlâli” olduğunu kaydetti.
Biden’ın konuşmasından önce bir Taliban sözcüsü, Pazar günü Kabil’in bir yerleşim bölgesinde bir ABD insansız hava aracı saldırısının gerçekleştiğini bildirmişti.
Bunu, uluslararası ilkelerin açık bir ihlali olarak nitelendirdi.
Sözcü, “Bu tür eylemler son 20 yılın başarısız deneyimlerinin tekrarıdır ve ABD’nin, Afganistan’ın ve bölgenin çıkarlarına ters düşmektedir” dedi.
ANALİZ: John Sudworth, BBC News, Washington
ABD’nin Afganistan’dan çekilmesinin yarattığı kaostan neredeyse bir yıl sonra, bu anın Joe Biden için sembolik anlamı büyüktü. 2011’de başkan yardımcısı olarak, Usame Bin Ladin’i öldürme operasyonu sırasında o ünlü Durum Odası fotoğrafında yer alan kişi, şimdi başkan olarak mevcut El Kaide liderinin insansız hava aracıyla öldürüldüğünü ilan ediyor.
Ancak, kendisine yönelik desteği artırmanın dışında bunun ne anlama gelebileceği sorgulandığında, daha stratejik bir soru beliriyor. Üst düzey Taliban liderlerinin Zevahiri’nin Kabil’deki varlığı hakkında ne kadar bilgiye sahip oldukları ve ne tür yardımlar sağladıkları konusunda spekülasyonlar olacak.
Arka plan brifinglerinde, üst düzey ABD’li yetkililer, insansız hava aracı saldırısından sonra Taliban üyelerinin, oradaki varlığına dair kanıtları gizlemek amacıyla evini ziyaret ettiğini söyledi.
Zevahiri’nin planlamaya yardım ettiği ve Başkan Biden’in bu geceki konuşmasında yoğun bir şekilde atıfta bulunulan 11 Eylül saldırılarından yirmi yıldan fazla bir süre sonra, bir Taliban hükümeti yeniden iktidarda ve ABD, kara birliklerinin geri çekmesine rağmen, geniş yürütme yetkisi altında ölümcül askeri eylemlerine devam ediyor.
“Terörle mücadele” sürüyor.
El Kaide’nin baş ideoloğu
Eymen El-Zevahiri, Mayıs 2011’de ABD güçleri tarafından Usame Bin Ladin’in öldürülmesinin ardından El Kaide’nin liderliğini devraldı.
Bundan önce Zevahiri, genellikle Bin Ladin’in sağ kolu ve El Kaide’nin baş ideoloğu olarak anılırdı.
Bazı uzmanlar, ABD’deki 11 Eylül 2001 saldırılarının arkasındaki “operasyonel beyin” olduğuna inanıyor.
Zevahiri, 2001 yılında ABD hükümeti tarafından açıklanan ve 22 kişinin yer aldığı “en çok aranan terörist” listesinde Bin Ladin’in ardından ikinci sırada yer aldı ve başına 25 milyon dolar ödül kondu.
Usame bin Ladin gibi o da, 11 Eylül saldırılarının ardından ABD’nin Afganistan’ı işgali sonrası saklanmaya başlamıştı.
Kaynak: BBC