Sabah’tan Abdurrahman Şimşek’in haberine göre; terör örgütü IŞİD (DEAŞ) ‘ın tam 9 bin 952 kişilik ‘Yalnız Kurt’ terörist arşivinin ele geçirildiği daha önce kamuoyuna yansımayan müthiş operasyonu ilk kez kamuoyuna açıklıyor. Milli İstihbarat Teşkilatı, İsrail, Rusya ve İran istihbaratına bağlı Türkiye’de faaliyet gösteren yerli ve yabancı casuslara yönelik başarılı operasyonlara imza atarken, İstanbul Emniyeti de IŞİD (DEAŞ) ‘ın birbirinden habersiz hücrelerinden oluşan yaklaşık 10 bin kişilik kadrosuna erişti.

İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı Terörle Mücadele ve İstihbarat Şubesi, İstanbul’da aylarca takip ettiği İran istihbarat servisine çalışan özel bir hücreye çok gizli operasyon yaptığı ortaya çıktı.

Emniyetin dinlemesine, İran istihbaratına çalışan 5 kişilik hücre ile Özbekistan’daki DEAŞ üyeleri arasındaki ‘kargo’ pazarlığı takıldı. Tercüme edilen dinleme, DEAŞ’ın tüm dünya da uyuyan hücre sistemiyle kendi kendine silahlı ve bombalı eylem planlayıp uygulayan ‘Yalnız Kurt’ adlı terörist savaşçıların deşifre edildiği bir operasyona dönüştü.
İşte o dev operasyonun ayrıntıları; Batılı ABD’li CIA, İngiliz MI6, İsrail’li Mossad ile İran’ın VAJA adlı gizli servisleri yıllardır DEAŞ’a yönelik karşı istihbarat ve örgüte sızabilmek adına espiyonaj faaliyetleri sürdürüyordu. Küresel istihbarat servislerine bağlı 40 özel ajan, Silahlı Terör Örgütü DEAŞ’a ait paha biçilemeyecek nitelik de çok gizli bir kargoyu ele geçirebilmek için yıllardır Tacikistan, Özbekistan ve Pakistan dağlarında farklı kimliklerle görevlendirilmişti. Tek görevleri 27 Ekim 2019 tarihinde öldürülen DEAŞ lideri Ebubekir El Bağdadi’nin yıllardır özenle sakladığı kargoyu ele geçirmekti.
ABD özel kuvvetler operasyonuna karşı eldeki kargo, Kureyşi tarafından görevlendirilen bir canlı kuryeye teslim ettirilerek güvenli bir ülkeye gönderilmeye karar verildi. Kargonun içeriğine vakıf olan kurye, ölümü göze alarak kargoyu satmayı planladı ve kayıplara karıştı. Kendisinden haber alınamayan kurye, aylar sonra uzun uğraşlar sonucu DEAŞ tarafından yakalanarak sorgulandı.
Özbekistan’daki gruplara satılan kargo, batılı istihbarat servislerine de pazarlanmak istendi. İşte İstanbul Emniyet Müdürlüğü İstihbarat ve Terörle Mücadele ekipleri burada devreye girdi.
Konu İstanbul İl Emniyet Müdürü Zafer Aktaş’a özel olarak raporlandı. Raporda; DEAŞ tarafından bir kargoya ilişkin pazarlık yürütüldüğünü sonunda da İstanbul’da bir takas gerçekleştirileceği belirtiliyordu. Ancak kargonun içeriğinde ne olduğu, ve ne zaman takasın gerçekleştirileceği bilinmediği yer alıyordu.
İstanbul Emniyetinin DEAŞ’a yönelik gerçekleştirdiği operasyonun ayrıntılarında, İran devletinin insansız hava araçlarının gizlice geliştirilmesi projesinde yer alan İran uyruklu işadamı görünümlü Seymur Rzayev, Türkiye’den Türki cumhuriyetlere sözde kargo taşımacılığı yapan BUTA Lojistik adlı şirketin sahibi İran uyruklu Hikmet Aliyev, Maden alım satım işleri yapan Zeyneddin Çalışkan, İran asıllı Türk vatandaşı İzmir’de asansör ticareti yapan ( Yaşar Kod ) Mehmet Çelik, İran istihbarat servisine stratejik projelere yedek parça temini için gizli projelerde görev alıyorlardı.
İran’ın batılı devletlerinin ambargosundan kaçmak için Seymur Rzayev ve arkadaşları, Ukrayna’dan İran devleti için silahlı insansız hava araçlarına (SİHA) yağ tankı, yağ pompası temin edip sonra Vietnam üzerinden İran ülkesine parçaları gizlice sokuyorlardı. Seymur Rzayev ve diğer hücre elemanları İstanbul’a geldiği dönemlerde istihbari iz bırakmamak için Türk vatandaşı İlyas Yıldırım adlı şahsın aracını gayri resmi kiraladıkları, araçla İran istihbaratı lehine faaliyetler yaptıkları öğrenildi.
Kargonun varlığından haberdar olan İran istihbaratı, dijital kargodaki bazı dokümanları görmek istediğini ve doğruluğunu ispat ettikten sonra istenen 8.5 milyon euroyu verebileceklerini Rzayev ve adamlarına iletti. Özbekistan-İstanbul hattında aylar süren pazarlıklar sonucunda bazı ön dokumanlar bu ekip tarafından Özbekistan’dan getirtilerek İran İstihbarat Servisi VAJA’ya İstanbul’da sunuldu. İran İstihbarat Bakanlığı, kargonun tamamı için istenen rakamı vermeye hazır olduğunu belirtir. Teslimat yerinin de İstanbul olması kararlaştırıldı.
“Yalnız Kurt” terimi, güvenlik terminolojisinde tek başına karar alabilen, suikast, bombalı saldırı, gibi çeşitli terör saldırıları düzenleme kapasitesine sahip teröristlere yapılan bir isimlendirme. İşte DEAŞ’ın “Yalnız Kurt”larının gerçekleştirdiği bazı eylemler;
12 Haziran 2016: ABD’nin Florida’da Afganistan uyruklu sahsın gece kulübüne gerçekleştirdiği eylemde 50 kişi öldü, 53 kişi yaralandı.
İzini kaybettiren, tanımlanması zor ve öngörülemez olan teröristlere verilen isimlendirme olan “Yalnız Kurt”ların en bilindik isimleri arasında, 2011’de Norveç’te çoğu çocuk 77 kişiyi öldüren aşırı sağcı terörist Anders Behring Breivik geliyor. Breivik, cinayeti işletiği gün internette yaklaşık bin 500 sayfalık bir manifesto yayınlayarak, eylemlerinin Avrupa’yı ele geçirmekte olan İslam’a karşı bir sözde savunma olduğunu ileri sürmüştü.
31 Ekim 2017: ABD’nin New York Manhattan’da Özbek asıllı Sayfullo Habibullaevic Saipov kamyonetini bisikletlilerin üzerine sürdü. Çok sayıda kişiyi ezdi. Daha sonra araçtan inip insanların üzerine silahla ateş etti. 8 kişi öldü 11 kişi yaralandı.
18 Ağustos 2017: İspanya’nın Barcelona kentinde bir minibüs sürücüsü minibüsünü kaldırımda yürüyen yayaların üzerine sürdü. 14 kişi öldü, 100’den fazla kişi yaralandı.