Yapılan analizler , İngiltere, Galler ve İskoçya’da çok sayıda gıda türünde izin verilen pestisit kalıntısının Brexit’ten bu yana hızla arttığını , bazılarının ise binlerce kat daha fazla olduğunu ortaya koydu.Büyük Britanya’da düzenlemelerde yapılan değişiklikler, patatesten – soğana, üzümden – avokadoya ve kahveden – pirince kadar 100’den fazla ürünün halka satıldığında artık daha fazla pestisit içermesine izin verilmesi anlamına geliyor.
Çay için, maksimum kalıntı seviyesi (MRL) hem böcek ilacı klorantraniliprol hem de mantar ilacı boscalid için 4.000 kat artırıldı. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından “ olası insan kanserojeni ” olarak sınıflandırılan tartışmalı yabani ot öldürücü glifosat için, fasulye için MRL 7,5 kat artırıldı. Pestisit MRL rejiminin amacı halk sağlığını, yaban hayatını ve doğal çevreyi korumaktır. Kampanyacılar, pestisit listesinin üreme toksinleri ve kanserojenler içerdiğini ve daha zayıf MRL’lerin Büyük Britanya’daki tüketiciler için korumayı azalttığını söyledi. Kuzey İrlanda ise , AB maksimum kalıntı seviyesi MRL’lerini korudu.
Değişiklikler, önceki Muhafazakar hükümet döneminde 2022 ile 2024 arasında gerçekleşti ve daha güçlü AB maksimum kalıntı seviyesi MRL’lerinin yerini aldı. Büyük Britanya’nın aksine, AB pestisitlerin maksimum kalıntı seviyesi MRL’lerini zayıflatmadı ve bazı durumlarda onları daha da katı hale getiriyor. Kampanyacılar İşçi Partisi lideri ve İngiltere Başbakanı Keir Starmer hükümetinden değişiklikleri geri almasını istedi.49 farklı pestisit için MRL’ler zayıflatıldı; bunlardan 15’i , Pesticides Action Network UK (Pan UK) tarafından ulusal ve uluslararası otoritelerin verilerine dayanarak derlenen ” son derece tehlikeli pestisitler ” listesinde yer alıyor .
Maksimum kalıntı seviyesi MRL’lerin analizi, Birleşik Krallık’taki pestisitleri düzenleyen Sağlık ve Güvenlik Yöneticisi’nden (HSE) alınan veriler kullanılarak Pan UK tarafından yürütüldü ve detaylar İngiliz
İngiltere’nin çevre koruma önlemleri Brexit’ten bu yana tamamen azaldığı iyi biliniyor – Pestisitler konusunu başlıklar altında özetlersek;Yasa değişikliği: Birleşik Krallık, AB’de kullanımı yasaklanmış 36 zararlı pestisiti yasaklamadı. 36’sından 30’u, Birleşik Krallık’ın 31 Ocak 2020’de ayrılmasıyla AB’de kullanımına izin verildi ancak o zamandan beri blok tarafından yasaklandı ve kalan altısı Birleşik Krallık hükümeti tarafından onaylandı ancak o zamandan beri AB tarafından onaylanmadı. Bu pestisitlerin en bilineni, arılar için oldukça toksik olan ve işlenmiş tohumlar ekildikten uzun süre sonra bile toprakta kalabilen bir neonikotinoid olan tiametoksamdır. İngiltere, Brexit’ten bu yana her yıl kullanımına izin verirken, AB bunu yasaklamıştır. Anlamı: Bu pestisitler çoğunlukla çevreye ve içinde yaşayan böceklere, balıklara ve diğer hayvanlara verdikleri zarardan dolayı yasaklanmıştır. Bu, Birleşik Krallık’taki çiftçilerin omurgasız ve böcek popülasyonlarına zarar verdiği gösterilen ürünleri kullanabilecekleri anlamına gelir.Bu satırları okuyunca Büyük Britanya’da yaşayan birisi olarak aklıma gelen soru şu ; Pestisitler konusunda endişelenmeli miyiz? Açık olmak gerekirse, birçok pestisit insanlar için herhangi bir risk oluşturmadığı yazılıyor çiziliyor. Örneğin ‘Kafein’, bitkiler tarafından kendini korumak için üretilen bir böcek ilacıdır; çoğumuz günde üç kez sivrisinek larvaları için ölümcül olabilecek bir dozu farkında olmadan mideye indiririz. Bu konuda akıllara gelen diğer önemli bir soru da şudur: Yiyeceklerinize konan pestisitler konusunda ne kadar endişelenmelisiniz?”