Dünyada eşine az rastlanan Adıyaman’ın Çelikhan Yüzen Adaları’nın içindeki organik karbonların atmosferdeki karbondioksitleri tuttuğu ve atmosferi koruduğu ortaya çıktı.
Tabiat Varlığı olarak tescilli olan, kalınlığı 3 ile 5 metre arasında değişen ve 50 ile 500 metrekare arasında büyüklüğe sahip doğa harikası yüzen adaların kıyıya vurmaması için çalışma başlatıldı. Çelikhan ilçesindeki Çat Baraj Göleti üzerinde 2 bin ile 3 bin yıl arasında meydana gelen ve rüzgarın etkisiyle sürekli yer değiştiren yüzen adaların su altı yapısı görüntülendi. Dalgıç ekipleri tarafından dünyada ilk kez yüzen adaların su altındaki kısmı görüntülendiği açıklandı.
Su yüzeyinde birçok bitki kalıntısının ve toprağın bir araya gelerek oluşturduğu yüzen adalar büyüklüğü ve sayısı bakımından dünyada başka örneği yok. Çelikhan’da ki 60 yüzen adanın 45’i kıyıya vururken, 15’i suda yüzmeye devam ediyor. Göletin su seviyesinin yükselmesiyle kıyıya vuran adalardan suya yakın olanlarının tekrar yüzmesi bekleniyor.
Adıyaman Valiliği’nin himayesinde, Çelikhan Kaymakamlığının kontrolünde, İpekyolu Kalkınma Ajansı’nın destekleri ile Adıyaman Üniversitesi’nin akademisyenleri tarafından yürütülen ‘Yüzen Adaları Kurtarma’ projesi hızlandı. İki aşamalı projenin ilk aşamasında adaların kurtarılması, ikinci aşamasında ise turizme kazandırılması planlanıyor.
Bilim adamları yüzen adalarda incelemeler ve araştırmalar yaptı. Yapılan araştırmada ilginç bir bilgiye ulaşıldı. Yüzen adaları oluşturan bitkisel yapının içinde bulunan organik karbonların atmosferdeki karbondioksitleri tuttuğu ortaya çıktı. Bilim adamlarının yaptığı araştırmada, 50 metre çapında, 4 metre derinliğe sahip bir ada içinde bulunan organik karbonlar sayesinde atmosferdeki 11 ton karbondioksitin hapsedildiği ve atmosferi koruduğu belirlendi.
Yüzen adalar için iki aşamalı proje hazırladıklarını kaydeden Çelikhan Kaymakamı Abdullah Aslantürk, “Çelikhan’ın Çat Barajı’nda ülkemizde ve dünyada az sayıda bulunan, oluşumları 2 bin ile 3 bin yıl süren eşsiz güzelliğe sahip yüzen adalarımız var. Bunların sayısı 60’tır. Bunların 15’i halen su yüzeyinde bulunmakta, 45 adeti de maalesef kıyıya vurmuş durumdadır. Yüzen adalarımızı korumak, yüzen adalarımızı gelecek nesillere en iyi şekilde aktarmak maksadıyla Valiliğimiz himayelerinde, Kaymakamlığımız, Belediyemiz, Adıyaman Üniversitemiz ve İpekyolu Kalkınma Ajansımızla birlikte bir proje geliştirdik. Projemiz iki aşamadan oluşmaktadır. Birinci aşamada yüzen adalarımızın jeolojik yapısını en iyi şekilde koruyarak, kıyıya vurmasını önlemek ve bunu gelecek nesillere en iyi şekilde aktarmaktır. İkinci aşamada ise yüzen adalarımızı koruduktan sonra bölgenin turizmine katkı sağlamak, ülkemizin ekonomisine katkı sağlamak maksadıyla bir çok farklı alanda projeler geliştirmek. Birinci aşamayı şuan halen yürütmekteyiz. Bu kapsamda akademik heyetimizle birlikte, yüzün adalarımız üzerinde gerekli incelemelerimiz yapıldı.
Adıyaman Üniversitesi öğretim üyelerinden oluşan bilim adamlarımızın incelemeleri ve talepleriyle dalgıçlar tarafından su altı fotoğraflar çekildi. Dünyada yüzen adaların su altından fotoğraflama yapılan tek çalışmadır.
Bilim adamlarımız incelemeler ve araştırmalar sonrasında çok önemli bilgilere ulaştı. 50 metre çapında, 4 metre derinliğe sahip bir ada içinde bulunan organik karbonları sayesinde atmosferdeki 11 ton karbondioksiti tutarak küresel iklim değişikliğine karşı kale görevi görmektedir” dedi.