Avrupa Birliği (AB) ile ilaç firması AstraZeneca arasında Covid-19 aşısı teslimatlarının zamanında yapılmaması nedeniyle başlayan aşı krizi büyüyor.
Avrupa Birliği (AB), İngiliz-İsveç ortaklı ilaç şirketi AstraZeneca’nın Avrupa ülkelerine önceden planlanandan daha az korona virüs aşısı teslim edeceğine ilişkin açıklamasına tepki göstermişti. Avrupa ülkelerine aşı tedarikinde yaşanan gecikme ve kısıtlamaların ciddi bir sorun haline gelmesi üzerine AB’ye aşı tedariki süreci çıkmaza girdi.
AB ve AstraZeneca arasındaki sözleşmeye göre, firmanın, AB’nin sipariş ettiği toplam 400 milyon dozun 80 milyonunu bu hafta içinde teslim etmesi gerekiyordu. Fakat AstraZeneca 22 Ocak’ta, tedarik sorunu yaşadığını ve AB’ye öngörülenden daha az aşı temin edebileceklerini duyurdu. Firmanın tedarik kesintisi nedeniyle yılın ilk çeyreğinde 31 milyon doz yani daha önce anlaşılan miktardan yüzde 60 daha az aşı temin edecek olan AB’den konuya dair gelen açıklamada firma tarafından sunulan lojistik gerekçenin inandırıcı bulunmadığı ifadeleri yer aldı. AstraZeneca’nın sözleşmeye uymadığını savunan AB, firmanın başka ülkelere kesintisiz sevkiyat sürdürdüğüne dair şüphelerini dile getirdi.
AstraZeneca’nın CEO’su Pascal Soriot dün yaptığı açıklamada, AB ile yapılan aşı sözleşmesini ihlal etmediklerini savundu. Şirketinin AB’ye belli miktarlarda aşı teslim etmekle yükümlü olmadığını vurgulayan Soriot, “AB, AstraZeneca ile sözleşmeyi İngiltere’den 3 ay sonra imzaladı ama İngiltere ile aynı zamanda aşıya erişim talep ediyor. AB ile yapılan aşı sözleşmesi çok açık. AB’ye taahhüdümüz, elimizden gelenin en iyisini yapacağımız şeklinde” ifadelerini kullandı.
Soriot, AB’nin AstraZeneca’ya aşı geliştirme ve üretim faaliyetleri için 336 milyon euro avans verdiği açıklamalarına yönelik olarak aynı yatırımı İngiltere’nin de yaptığını ve AB’nin sırasını beklemesi gerektiğini söyledi.
“MAHALLE KASABI” BENZETMESİ
AB Komisyonunun Sağlıktan Sorumlu Üyesi Stella Kyriakides ise, AstraZeneca’yı “mahalle kasabına” benzetti. Sözleşme gereği aşılara erişim hakları olduğunu vurgulayan Kyriakides, “Biz ‘ilk gelen malı alır’ mantığını reddediyoruz. Bu mahalle kasaplarında işe yarayabilir ancak sözleşmelerde böyle bir şey söz konusu olamaz. Bizim ön alım anlaşmamızda hiç olamaz” dedi.
AB’DEN NET PLAN TALEBİ
AB, AstraZeneca’nın aşı dozlarını AB’ye nasıl tedarik edeceği konusunda şirketten bir açıklama yapmasını talep etti. Kyriakides, “Aşı teslimat programının net olmaması nedeniyle üzüntü duyuyoruz ve AstraZeneca’dan sipariş ettiğimiz aşıların hızlı teslimatı konusunda şirketin net bir plan sunmasını talep ediyoruz. AB’den yapılan aşı ihracatında netlik ve tam şeffaflık istiyoruz” dedi.
“AB HAKKINDAN FAZLA AŞI ALIYOR”
AB’den gelen sert açıklamaların ardından AstraZeneca da AB’yi “aşılarda hakkından fazlasını almakla” suçladı. Soriot, “Dünya nüfusunun yüzde 5’ine sahip Avrupa, tedarikimizin yüzde 17’sini alıyor” dedi.
“DÜNYA FECİ BİR AHLAKİ BAŞARISIZLIĞIN EŞİĞİNDE”
Dünya Sağlık Örgütü Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, Covid-19’a karşı geliştirilen aşıların dünya genelinde eşit dağıtılmadığı hakkında uyarıda bulunmuştu. İlk aşıların uygulanmaya başladığı sırada verilen eşit erişim vaadinin ciddi risk altında olduğunu kaydeden Ghebreyesus, “Aşıların, dünyadaki eşitsizlik duvarında başka bir tuğla haline gelme tehlikesiyle karşı karşıyayız. 49 yüksek gelirli ülkede 39 milyondan fazla doz aşı uygulanırken, en düşük gelirli ülkede sadece 25 doz aşı yapıldı. Açık konuşmam gerekiyor, dünya feci bir ahlaki başarısızlığın eşiğinde” demişti.
İHRACAT KISITLAMASI ÖNERİSİ
Alman Hasta Hakları Koruma Vakfı Başkanı Eugen Brysch, aşı üreticilerini paragözlükle suçladı. Almanya Sağlık Bakanı Jens Spahn da, AB bölgesindeki aşı üreticilerine ihracat kısıtlaması getirilmesini önerdi. Brysch ise, “AB Komisyonu, tazminat talebi ya da ihracat kısıtlamaları gibi yollara başvurarak bu gidişe bir dur demeli” açıklamasında bulundu. Üretici ülkelerin, sevkiyatta önceliğin kendi ülkelerine verilmesini zorunlu tutması aşıyı ithal eden ülkeler için risk teşkil ediyor.
“AŞI MİLLİYETÇİLİĞİ”
İngiltere’de Aşılamadan Sorumlu Bakan Nadhim Zahawi, AB’yi aşı milliyetçiliği yapmakla suçlayarak, “Aşı milliyetçiliği doğru bir yol değil” dedi.
AstraZeneca aşısının, BioNTech-Pfizer ve Moderna aşılarının ardından AB’de izin verilen üçüncü aşı olması bekleniyor.