Borrell, daha önce aynı görevde bulunan Federica Mogherini ve Javier Solana ile AB Dış İlişkiler Servisi’nin (EEAS) 10. yıl dönümü nedeniyle düzenlenen “Değişen Dünyada AB” başlıklı etkinlikte konuştu.
Borrell, İran’da yaşanan suikastla ilgili, “Bu açık biçimde bir suçtur. Çözüm yolu bu değildir. İran nükleer anlaşmasını, ABD’nin anlaşmadan çekilmesine rağmen hayatta tutmaya çalışıyoruz. Umarım ABD buna tekrar katılır ve İran yeniden yükümlülüklerine tam olarak uymaya başlar. Bu konu bizim güvenliğimiz için çok önemli” ifadesini kullandı.
‘KARARLARDA OY BİRLİĞİ GEREKLİ’
AB’nin dış politikası kararlarında oy birliği gereksinimi hakkında Borrell, “27 ülke arasında oy birliğini sağlamak çok zor. Nitelikli oy çokluğu ile karar almak daha kolay olurdu. Herkes veto hakkının farkında olduğu için oy birliğinde müzakere edilemiyor. Kararların daha esnek biçimde alınabilmesi gerekiyor” dedi.
“AVRUPA İÇİNDE GÜVENLİK, DIŞ GÜVENLİĞE YATIRIMLA SAĞLANABİLİR”
Mogherini, döneminde en büyük başarısının İran nükleer anlaşması ve AB’nin 25 üyesinin savunma alanında iş birliğini daimi hale getirmeyi öngören Yapılandırılmış Daimi İşbirliği (PESCO) olduğunu anımsatarak, “Avrupa içinde güvenlik, dış güvenliğe yatırım yaparak sağlanabilir” diye konuştu.
Bugün dünyanın uluslararası ilişkiler alanında daha “karmaşık” bir hal aldığına işaret eden Mogherini, “Değişik küresel oyuncular ve alanlara göre çeşitli ortaklıklar var. Ticari bir ortakla insan hakları konusunda farklı düşünülebiliyor” dedi.
Avrupa’nın dijital alanlara daha fazla yatırım yapması gerektiğini belirten Mogherini, “Salgın, Avrupa’nın, birlikte hareket etmesi halinde daha güvenli olduğunu ortaya koydu” ifadesini kullandı.