SADAT denilen ucube kuruluşun Türk Silahlı Kuvvetler içindeki İslamcı – Şeri bir düzen isteyen subay ve astsubaylardan türediği malumdur. Bu yönde faaliyet gösteren askerlerin arkasında kimlerin olduğu, FETÖ ile bağlantılarının olup olmadığı ya da ne kadar olduğunu bilmiyoruz. Kendilerine sorduğumuzda, FETÖ ile uzaktan yakından ilişkileri yok. Onlar, Milli Görüş ekolünün (hatta İhvan-ı Müslim) çizgisindeki İslamcı ekolün temsilcileri.
Bu dandik! ordunun ilk tohumları 2000 tarihinde Ankara’da atılmış. İrticai faaliyetlerinden dolayı ordudan atılanların kurduğu Adaleti Savunanlar Derneği, ASDER’dir. Bu derneğin Kurucu Genel Başkanlığını Por. Dr. Tabip Albay Ahmet Alper yapmıştı. 1997 yılında Gülen/Nurcu grup ilişkisinden dolayı Silahlı Kuvvetlerle ilişkisi kesilen Ahmet Alper’in yerine, 2004 yılında emekli Tuğgeneral Adnan Tanrıverdi seçildi. Daha sonra bu göreve Nevzat Tarhan getirildi.
Bu kişileri SADAT’ın yönetiminde de aynen görmekteyiz. Cumhurbaşkanı Başdanışmanlığı görevinde de bulunan Adnan Tanrıverdi ve yandaşları, akıllarınca İslam Dünyası’nda faaliyet gösterecek bir ordu kurma amacındaydılar. Ve bu arzularını devleti yöneten zihniyetin de desteği ile kısmen gerçekleştirdiler.
2012 yılında faaliyete geçen SADAT’ın “göstermelik resmi kuruluş amacını” es geçiyorum. Ancak SADAT’ın bazı ülkelerde faaliyet gösterdiğini biliyoruz. Burada önemli olan, FETÖ ve diğer İslami unsurlarla iş birliği yaptıkları gerekçesi ile Silahlı Kuvvetler’den atılan bu kişilerin yönetimiyle oluşturulan “sözde ordu”. O, ya da bu şekilde, kendilerine bir “yeşil ordu” kurdular. Ve bunu gerçekleştirirken, devletin her türlü imkanlarından yararlandılar. Sıradan vatandaş “mantar tabancası” dahi bulunduramazken, SADAT inanılmaz silahlara ulaşabiliyor. (Ayrıntılı bilgi için bkz. Gölge Ordu. Ersin Eroğlu – Caner Taşpınar) Yine başkanlığını Adnan Tanrıverdi’nin üstlendiği bir de ASSAM var. Stratejik Araştırma Merkezi niteliğindeki ASSAM’ın temelinde ASRİKA yer alıyordu.
Nedir bu ASRİKA? Eminim ki bir çoğunuz ilk kez duyuyorsunuz. ASRİKA… Adnan Tanrıverdi, kaleme aldığı bir kitabında ASRİKA projesini şöyle açıklıyor;
“ Müslüman olan 60 devlettin 28’i Asya, 28’i Afrika ve 4’ü Avrupa kıtalarında yer alıyor. Bu Müslüman ülkeler arasında ittifak kurulması gerekiyor. “
Kısa ve öz olarak ,2017 yılından beri ASSAM ile ASRİKA kongresi düzenleniyor. Şunu da belirtelim; bu ASRİKA İslam ülkelerini birleştirecek ya. Başkentini İstanbul, Dilini Arapça (Türkçe olacak değil ya!), hukukunu da Şeriat olarak belirlemişler.,,, Bu kardeşlere hayırlı işler diliyorum ! Ne güzel dünya! Yurdumun insanı geçim derdinde, memleketin nimetlerini ele geçirenler ASRİKA derdinde! Yani asıl amaçları, İslam dünyasının Sunni Ordu liderliği mi ?
Türk milliyetçileri benzer bir TURAN birliği tasarlasalar aynen içeri girerler mi, girmezler mi? Bu SADAT ve ASRİKA faaliyetlerini “ DEVLETLİMİZ” nasıl değerlendirir acaba ? Tık yok!
Biz kendimize bakalım. Rahmetli Arif ağabeyin dilinden, sazından;
Onlar Bilir Kimdik Biz,
Ayaktayız Dimdik Biz,
Silahları Gömdük Biz,
UNUTTUK SANILMASIN…!
Başlar Bizi Bulmalar,
Kapımızı Çalmalar,
Tekrar Eski Dolmalar,
Bizlere Sunulmasın.
Dolmayı Verirlerde,
Enayi Derler Birde,
OCAKTAN BAŞKA YERDE
Pişen Aş Yenilmesin.
Meşhur Kanun Güçleri,
Halletsinler Piçleri
Sıkışınca K*çları,
Adımız Anılmasın…!