küresel dominasyon hedefine adım adım ilerleyen Çin’e karşı birleşen dört dev ülke, donanmalarını sahaya sürdü. Pekin’in vereceği tepki merakla beklenmeye başladı. Japonya’dan da açıklama geldi.
Dört süper güç birleşti Savaş gemileri bölgeye girdi
Çin’in Tayvan’ı işgal etme niyetini iyiden iyiye açık etmesinin ardından tansiyonun iyice arttığı bölgede, Pekin yönetiminin hiç hoşuna gitmeyecek bir hareketlilik yaşanıyor.
Çin Devlet Başkanı Xi Jinping, “Anavatanla tarihi yeniden birleşme görevi yerine getirilmeli ve kesinlikle yerine getirilecek” demiş, bu açıklama Washington’ın tepkisini çekmişti.
Çin’in önde gelen gazetelerinden biri olan ve genellikle Komünist Parti’nin sözcüsü olarak görülen The Global Times ise, ABD’ye korkunç bir tehdit savurarak ‘ilk onlar ortadan kaldırılacak’ demiş ve ABD özel kuvvetlerinin Tayvan’da bulunmasının, Çin anakarasının “istilası” anlamına geldiğini savunmuştu.
ÇİN’İN ARTAN FAALİYETLERİNE KARŞI ÖNLEM
Hindistan, Japonya, ABD ve Avustralya’dan gelen deniz kuvvetleri, Malabar 2021’in ikinci aşamasına başladı. ABD Donanması tarafından ev sahipliği yapılan ve Bengal Körfezi’nde yürütülen Malabar 2021, iki aşamada gerçekleştiriliyor.
Hint Okyanusu’nun kuzeydoğusundaki Bengal Körfezi’ndeki ortak tatbikat yarına kadar sürecek. Malabar, Çin’in, Hint-Pasifik bölgesinde artan faaliyetlerine karşı bir girişim olarak görülüyor.
Tatbikat, katılımcı ülkeler arasında ileri savaş taktiklerinin planlanması, eğitimi ve istihdamını geliştirmek için tasarlandı. Hindistan Donanması, INS Ranvijay, INS Satpura, P8I uzun menzilli deniz karakol uçağı ve bir denizaltı ile temsil edilecek.
Tatbikata ABD Donanması’nın uçak gemisi USS Carl’ın yanı sıra USS Lake Champlain ve USS Stockdale muhripleri de katılıyor. HMAS Ballarat ve HMAS Sirius, tatbikatta JS Kaga ve JS Murasame tarafından Avustralya Kraliyet Donanması ve Japonya Deniz Öz Savunma Kuvvetleri’ni temsil edecek.
Hindistan Savunma Bakanlığı yaptığı açıklamada, tatbikatın ikinci aşamasının, tatbikatın bu yıl Ağustos ayında gerçekleştirilen ilk aşamasında geliştirilen koordinasyon ve birlikte çalışabilirlik üzerine inşa edileceğini söyledi. Diğer faaliyetlerin yanı sıra, tatbikatlar gelişmiş yüzey ve anti-denizaltı savaş (ASW) tatbikatları ve silahlara odaklanacak.
JAPONYA’DAN AÇIKLAMA GELDİ
Japonya Deniz Öz Savunma Kuvvetleri’ne (MSDF) göre tatbikata ABD donanmasına ait nükleer güçle çalışan uçak gemisi Carl Vinson, bir Avustralya fırkateyni, bir Hindistan destroyeri ve iki Japon gemisi katılıyor.
Japonya’da Kabine Baş Sekreter Yardımcısı Kihara Seiji, düzenlediği basın toplantısında, tatbikatın “serbest ve açık Hint-Pasifik” vizyonunun hayata geçirilmesi için 4 ülkenin ilişkilerini güçlendirmesini umduklarını bildirdi. İlki Hindistan ve ABD donanmalarınca 1992’de düzenlenen Malabar tatbikatlarına Japonya 2015’te dahil olmuştu.
PEKİN MEDYASINDA SAVAŞ ÇIĞLIKLARI
Çin devlet medyası, işgal korkusuyla yaşayan Tayvan’daki ABD birliklerine “her an saldırı” düzenlenebileceğini yazdı. Pekin, Pentagon’un ABD kuvvetlerinin Tayvan’da asker eğittiği açıklamasına öfkeyle tepki verirken, Başkan Xi Jinping ayrılıkçı yerleşim bölgesi ile “yeniden birleşme” sözü verdi.
Çin ve Tayvan arasındaki gerilim, komünist devin kendisine ait olduğunu iddia ettiği adayı geri almaya çalışabileceğinden korktuğu için kaynama noktasında. Çin savaş uçakları, yaygın olarak işgal provası olarak görülen devasa tatbikatların bir parçası olarak Tayvan hava sahasına rekor sayıda uçuş gerçekleştiriyor.
Bir günde 56 savaş uçağıyla ‘işgal’ sinyali veren Çin, dün sabaha karşı beklenen açıklamayı yaptı ve uluslararası haber ajansları gelişmeyi ‘acil’ koduyla dünyaya duyurdu. Çin lideri Xi Jinping, bugün başkent Pekin’deki Büyük Halk Salonu’nda kürsüye çıktı ve bağımsızlığını tanımadıkları güney komşusu Tayvan’a açık mesajlar gönderdi.
‘Tek Çin’ politikasını yineleyen Xi, Tayvan’la yeniden birleşmenin olacağını ve olması gerektiğini söyledi. Çin’de hanedanlığın yıkılıp cumhuriyetin ilan edilmesinin 110’uncu yıldönümünde konuşan Xi Jinping, “Anavatanla tarihi yeniden birleşme görevi yerine getirilmeli ve kesinlikle yerine getirilecek” dedi.
ABD her zaman Tayvan’ı savunma sözü verdi ancak Çin bir saldırı başlatırsa, Washington, Pekin ile potansiyel olarak küresel bir savaşa dönüşecek, yıkıcı bir seçimle karşı karşıya kalacak.
‘İLK ABD PERSONELİ ORTADAN KALDIRILACAK’
Çin’in önde gelen gazetelerinden biri olan ve genellikle Komünist Parti’nin sözcüsü olarak görülen The Global Times, ABD’ye korkunç bir uyarıda bulundu ve ABD özel kuvvetlerinin Tayvan’da bulunmasının, Çin anakarasının “istilası” anlamına geldiğini savundu.
Global Times, “Tayvan Boğazı’nda bir savaş patlak verdiğinde, ilk ortadan kaldırılacaklar bu ABD askeri personeli olacak” tehdidinde bulundu ve Cuma günü yayınlanan başyazıda, “Anakara, onlara karşı her an askeri saldırı düzenleme hakkına sahiptir” dedi.
929 kelimelik makale ayrıca, Afganistan’daki başarısızlıkları nedeniyle Washington’la alay etti ve ABD’nin Tayvan’ı savunmak için bir savaşa katılmaya karar vermesi ve halinde “dayanılmaz” kayıplarla karşı karşıya kalacağını söyledi.
“Savaşı kışkırtmak için ateşle oynadıklarını ve eylemlerinin getireceği sonuçların hem ABD hem de Tayvan için katlanılmaz olduğunu bilmelerini sağlamalıyız. Washington’ın, tehlikeli bir oyun oynadığını ve genç ABD askerlerinin hayatlarını riske attığını anlamasını sağlamalıyız.”
SALDIRI ARTIK ‘DAHA GERÇEKÇİ BİR SEÇENEK’
Başyazı, Tayvan’a askeri bir saldırıyı “giderek daha gerçekçi bir seçenek” olarak nitelendirdi. Başyazı ayrıca, ABD varlığının Çin’in Tayvan’a karşı potansiyel askeri eylemini “hızlandıracağını” çünkü bunun yalnızca “anakaranın zorla yeniden birleşmeyi gerçekleştirme kararlılığını pekiştireceğini” savundu.
Xi’nin açıklamasını 06.01’de ‘son dakika’ koduyla geçen Reuters haber ajansı, Çin liderinin doğrudan bir askeri güç kullanmaktan söz etmediğini kaydediyor. Ancak, Xi’nin Tayvan’ın kesinlikle yeniden Çin toprağı olacağını üstüne basarak dile getirmesi gözden kaçacak gibi değil.
Modern Çin’in Mao’dan bu yana en güçlü lideri olan Xi, Temmuz ayında herhangi bir bağımsızlık girişiminin ezileceğini belirtmişti. 2019 yılında ise doğrudan askeri güç kullanımıyla ada ülkesini tehdit etmişti.
Çin liderinin sözleri dünyada yankı buldu. BBC manşetinden ‘Xi Tayvan’la yeniden birleşme için yemin etti’ başlığını atarken, Al Jazeera ‘Xi Tayvan’la yeniden birleşme için yemin etti ancak güç kullanma tehdidinden kaçındı’ manşetiyle okurlarının karşısına çıktı.
DAKİKALAR SONRA YANIT GELDİ
Pekin’den yapılan açıklamalara Tayvan’dan dakikalar sonra yanıt geldi. Taipei yönetimi, Tayvanlıların kendi ülkelerinin geleceğini ellerinde tuttuklarını, ‘tek ülke, iki sistem’i reddettiklerini vurguladı.
Tayvan’ın müttefikleri ABD, İngiltere ve diğer ülkelerle Güney Çin Denizi’nde karşı karşıya gelen Çin ordusu, yeryüzünün en tehlikeli noktasında seyreden uçak gemilerini gölge gibi takip ediyor.
Çin, kuruluşunun 72. yıldönümünde başlayan sortilerle birkaç gün içinde Tayvan’ın üzerine 150’den fazla savaş uçağı gönderdi. 4 Ekim tarihinde 56 savaş uçağı birden Tayvan hava sahasına girdi.
GİZLİCE TEST EDİLEN FÜZE PEKİN’İ VURABİLİR
Yükselen tansiyonun bir sıcak çatışmaya dönüşmesinden korkulurken, İngiliz medyası, Tayvan’ın Çin’in başkenti Pekin’i de vurma kapasitesi bulunan bir füze geliştirdiğini yazdı.
Yun Feng(Bulut Zirvesi) adlı füzenin menzili, 1930 kilometreyi buluyor. Çin’in birçok büyük şehrine ulaşabilen füze geçtiğimiz yıl gizlice test edildi, fakat hiçbir zaman resmi olarak doğrulanmış değil. Tayvan’ın yeni füzesine karşılık dünyanın en kalabalık ülkesi Çin kendi uçak gemisini üretti. Ayrıca korku salan hipersonik füzeleri, jetleri ve insansız hava araçları bulunuyor.
DENİZALTI HASAR ALDI
USS Ronald Reagan ve USS Carl Vinson uçak gemilerini bölgeye gönderen ABD’nin bir nükleer denizaltısı ise, alev topuna dönen Güney Çin Denizi’nde ‘bilinmeyen bir nesneye’ çarptı. Amerikalı yetkililer, 2 Ekim Cumartesi günü gerçekleşen olayda USS Connecticut denizaltısındaki 15 mürettebatın yaralandığını, yaralıların durumunun hafif olduğunu duyurdu.
ABD ordusu, denizaltının çarptığı nesnenin ne olduğunu bilmediklerini, aracın işler halde olduğunu ve ABD’ye ait Guam adasına doğru ilerlediğini belirtiyor. Bir ordu sözcüsü “Nükleer enerji üretim kısmı hasar görmedi ve denizaltı tüm işlevlerini sürdürebiliyor. Hasarın boyutu değerlendiriliyor. ABD Donanması’ndan yardım talep etmeye gerek olacak bir durum yaşanmadı” dedi.
TÜYLER ÜRPERTEN FOTOĞRAFLAR
Çin’in bölgedeki etkisini dengelemek için yapılan AUKUS Paktı’ndan haftalar sonra düzenlenen tatbikata ABD, Birleşik Krallık, Japonya, Avustralya, Kanada ve Hollanda donanmaları katılıyor.
USS Ronald Reagan, USS Carl Vinson ve HMS Queen Elizabeth uçak gemilerinin yanı sıra Japon helikopter gemisi JS Ise’nin yer aldığı gövde gösterisinde altı ülkeden tam 15 bin asker var. ABD Hint-Pasifik Komutanlığı, uçak gemilerinin de yer aldığı ürpertici fotoğrafları Twitter hesabından yayınladı.
GİDEREK BÜYÜYEN KORKU
Üçüncü Dünya Savaşı endişesi giderek büyürken, Tayvan Çin’le arasında cereyan edebilecek bir çatışma riskine karşı uyarıda bulundu. Tayvan’a göre, Çin’le tırmanan gerilim son 40 yılın en kötüsü. Pekin yönetiminin adayı 2025’e kadar topyekun işgal edebileceğini Tayvan Savunma Bakanı Chiu Kuo-cheng’in yorumları, Çin’in art arda dört gün boyunca ‘rekor sayıda’ savaş uçağı göndermesinin ardından geldi.
ÇİN ADINI BİLE KABUL ETMİYOR
Habere göre ABD, Japonya ve Tayvan’dan yetkililer, müttefik jetleri tanımlamayı kolaylaştıran askeri uçak kodlarını paylaşmak için 2017’de varılan bir anlaşmanın ardından işbirliğinin ‘önemli ölçüde arttığını’ belirttiler. İki müttefikin nihai hedefinin Tayvan için ‘bütünleşik bir savaş planı’ geliştirmek olduğu bildiriliyor. ABD ve Japonya’yı özellikle endişelendiren şey ise, Tayvan’ın hava kuvvetlerinin bulunduğu bölgelerde uçan ve sayıları giderek artan Çin savaş uçakları. Çin’in Haziran ayında onlarca savaş uçağıyla gerçekleştirdiği ‘taciz’ akınından sonra konuşan Tayvan Dışişleri Bakanı Joseph Wu ülkesinin bir çatışmaya hazırlıklı olması gerektiğini söylemişti.
Çin, Tayvan’a 350 kilometre uzaklıkta yer alan Senkaku Adaları’ndaki Japonya hakimiyetini de tanımıyor ve Diaoyü ismini kullanmayı tercih ediyor. Komünist Parti’nin 100. kuruluş yıldönümünde konuşan Çin lideri Şi Jinping, sözü Tayvan’la birleşmeye getirdi ve “Hiç kimse, Çin halkının ulusal egemenlik ve toprak bütünlüğü konusundaki kararlılığını, iradesini ve kabiliyetini hafife almamalı” dedi.
ÇİN’İN EN HASSAS MESELESİ
Tayvan, Çin’in en hassas bölgesel sorunu. Çin’de 2005 yılında Ulusal Halk Kongresi’nin yıllık toplantısında, Tayvan’ın bağımsızlığına karşı gündeme alınan yasa tasarısı oybirliğiyle kabul edilmişti. Söz konusu yasa, resmi olarak bağımsızlık ilan etmesi halinde Tayvan’a karşı askeri güç kullanılmasını öngörüyor.
Çin Tayvan’ı bir gün anakara ile bir araya gelecek bir eyaleti olarak görse de, birçok Tayvanlı ülkelerinin bağımsız olduğunu savunuyor. Çin ayrıca uluslararası alanda tecrit etmeye çalıştığı Tayvan’la, diplomatik ilişkileri olan az sayıdaki ülkeye de baskı uyguluyor.
Pekin yönetimi 2019’un başında Tayvan’ın bağımsızlığının bir felaket olacağını duyurmuş, Şi Jinping ada ülkesinin egemenliklerini kabul etmemesi halinde saldırabileceklerini söylemişti. Ada ülkesindeki bağımsızlık yanlılarını tehdit eden Çin lideri Şi, “Tayvan’daki herkes, bağımsızlığın, büyük bir felaket olacağını anlamalıdır” demişti:
“Ayrılıkçı herhangi bir adıma izin vermeyeceğiz. Kuvvet kullanmamak noktasında bir söz vermeyeceğimiz gibi, tüm gerekli adımları atmak konusunda da hakkımızı saklı tutacağız”. Şi Jinping’in açıklamalarından sonra Çin ordusu Tayvan adası yakınlarında savaş uçakları ve gemilerin katıldığı gövde gösterilerine girişmişti.
Tayvan lideri Tsai Ing-wen ise, Pekin yönetimine verdiği yanıtta ülkesinin asla ‘Tek ülke, iki sistem’ düzenine geçmeyi kabul etmeyeceğini ilan ederek “Çin’in imzaladığı 1992 Mutabakatı ‘Tek Çin’ düzenine işaret ediyor. Şi Jinping’in sözleri kaygılarımızın yersiz olmadığını gösterdi” diye konuşmuştu.
Tayvan ordusu, aynı yılın Mayıs ayında gerçek füzeler ve mermilerle Çin işgaline karşı arka arkaya tatbikatlar düzenlemişti. Güney kenti Pingtung kıyılarındaki tatbikatta savaş gemileri ateş açmış, tank ve top atışları yapılmış, jetle ve helikopterler füze fırlatmıştı.
Aynı hafta içinde üç savaş uçağı muhtemel bir Çin saldırısına karşı bir otoyola iniş yapmış, görüntüler günlerce dünyada konuşulmuştu. Doğudaki Hualien açıklarında gerçekleşen bir başka tatbikatta ise savaş gemisinden anti denizaltı füzeleri ateşlenmişti.
ABD DESTEĞİ
Tayvan’ın en önemli müttefiki ise, ABD. Washington, Nisan ve Mayıs 2019’da Çin’in muhalefetine rağmen Tayvan Boğazı’na savaş gemileri gönderdi. ABD Tayvan’la diplomatik ilişkisi kurmasa da çeşitli anlaşmalar gereği Tayvan’ı koruma altında tutuyor ve bu ülkeye silah satıyor. Pentagon’un açıkladığı verilere göre, son 10 yılda Tayvan’a 15 milyar dolardan fazla silah satışı yapıldı.
Tayvan Boğazı, Çin’le Tayvan’ı birbirinden ayırıyor. Boğazın genişliği ise, 180 kilometre. 1949 yılında Çin iç savaşı sırasında, komünistlere yenilen milliyetçiler, Tayvan adasına kaçmışlardı. Kaynak:Milliyet.com.tr