IKEA, pandemi döneminde küresel olarak yaşanan üretim ve sevkiyat kesintilerinin yanı sıra artan navlun maliyetlerinin ardından, Türkiye’den daha fazla alım yapmak için harekete geçti.
İsveç merkezli mobilya devi, Türkiye’deki mevcut üretimine ek olarak koltuk, kanepe, kitaplık, gardırop ve mutfak dolapları kategorilerini de büyük montanlı olarak Türkiye’de ürettirerek Türkiye üzerinden ihraç etmeyi planlıyor.
IKEA halihazırda tekstil, cam, seramik ve metal başta olmak üzere birçok kategorideki ürünleri Türkiye’de ürettirip dünyanın çeşitli ülkelerindeki Ikea mağazalarında satılmak üzere ihraç ediyor. İkea mevcut durumda Türkiye’de 20-25 civarı üretici ile çalışıyor.
IKEA Türkiye Genel Müdür Vekili ve CFO’su Kerim Nişel Reuters’a yaptığı açıklamada, “Son dönemde pandemi ile birlikte gelen lojistik krizi ile Türkiye’de üretim yaptırma konusunda çok ciddi bir hareketlenme var. IKEA’nın özellikle mobilya kategorisinde kitaplıklar, gardırop, mutfak dolapları vb. ürünlerin de Türkiye’de üretilmesine ilişkin birtakım girişimleri mevcut. Bunların büyük montanlı olarak Türkiye’de üretilmesi için çalışmalar devam ediyor” dedi ve ekledi:
“IKEA olarak üzerinde çalıştığımız bir diğer kategori de koltuk-kanepe grupları. Bunlarla ilgili de Türkiye’den alım yapılabilmek için girişimlerimiz sürüyor.”
Nişel, IKEA’nın Türkiye’den dünyaya yaptığı ihracat tutarı ile ilgili bilgi vermedi. Ancak IKEA’nın Türkiye’den ihraç ettiği ürün miktarının Türkiye’ye ithal ettiği ürün miktarının yaklaşık 3 misli olduğunu belirtti.
Nişel, “IKEA tüm dünyada en yüksek standartta ürün ürettirmeye çalışıyor. Bu sadece ürün kalitesi açısından değil, çalışan haklarından, kullanılan malzemelerin sürdürülebilir olmasına kadar birçok alanı kapsıyor. Bu nedenle bir ülkede yeni bir kategori açmaya karar verdiğinde o standartları yerleştirmek açısından süreç bir hayli uzun olabiliyor. Bununla beraber, Türkiye’den alımı çok daha büyütmek üzere yoğun bir çalışma olduğunu ifade edebiliriz” diye konuştu.
NAVLUN MALİYETLERİ BÜYÜK ÖNEM KAZANDI
Navlun maliyetlerinin şu anda büyük önem kazandığını vurgulayan Nişel, Uzakdoğu’dan bir konteynerin pandemi öncesinde 2,000 dolara geliyorken şu anda bu fiyatın 12,000 dolara çıktığına işaret etti.
Üretimde bölgesel çeşitlendirmenin öneminin de bu dönemde ortaya çıktığını belirten Nişel, “Eskiden firmalar bir ürün en ucuz nerede üretiliyorsa orada üretiyordu. Ama dünya değişiyor, navlun fiyatları artıyor, hava kirliliği artıyor. Bu malları tek bir yerde üretip bütün dünyanın dört bir yanına göndermenin doğru bir strateji olmadığı anlaşıldı. Artık firmalar bunu görüyor…Büyük hacimli ürünlerin satıldığı yere yakın bir yerde üretilmesi en makul olanı, o yüzden biz de Türkiye’deki üretimin daha da arttırılmasını istiyoruz”diye konuştu.
ÖNÜMÜZÜ GÖRMEK İÇİN KURU 3-6 AYLIK KONTRATLARLA SABİTLİYORUZ
Nişel, ekonomideki gelişmelerin perakende sektörüne yansıması ile ilgili yaptığı değerlendirmede ise, “Kurların ve faizlerin nispeten yüksek gittiği bu dönem perakende sektörünü ziyadesi ile etkilemekte. Faizlerin %20’lerin üzerine çıktığı bir dönemde döviz pozisyonunu hedge etmek de hayli zor oluyor. Bizim son zamanlarda yaptığımız şey, önümüzü görerek 3-6 aylık kontratlarla döviz kurunu sabitlemek” dedi ve ekledi:
“Bu da bizi kısa vadeli kur hareketlerine karşı koruyarak dövizde bir miktar stabilite sağlıyor. Bu sayede sert kısa vadeli kur hareketlerini müşteriye yansıtmaktan kaçınabiliyoruz. Ama burada TL faizi de önemli. Finansman maliyet çok yüksek. Çok az şirket %20 ile borçlanıp ayakta kalabilir. Dolayısıyla bu da mutlaka yatırım kararlarını da etkiliyor.”
Maya Holding çatısı altında 2003’te kurulan IKEA Türkiye perakende faaliyetlerine 2005’te başlamıştı. İstanbul, Ankara, İzmir, Bursa ve Antalya’da toplam 7 mağaza, Bodrum ve Adana’da Sipariş ve Teslimat Noktaları ile faaliyet gösteren İkea Türkiye internet sitesi üzerinden de online satış hizmeti veriyor.