Ateşli Silahlar Yönetmeliği 19’uncu kez değişti ve ruhsatlı silah alabileceklerin sayısı artırıldı. Silah alma yasağı olanlara ruhsat verilmesinin önü açıldı. Milliyet’e konuşan uzmanlar, değişiklik bireysel silahlanma açısından tehlike oluşturmasının yanı sıra silahla ilgili suçlarda artış olacağı görüşünde.
“Ateşli Silahlar Ve Bıçaklar İle Diğer Aletler Hakkında Yönetmelik”te geçen hafta değişiklik yapıldı. Resmi Gazete’de yayımlanan yeni yönetmeliğe göre, ruhsatlı silah alabileceklerin kapsamı genişletildi. Silah ruhsatı verilmesini engelleyen hallerle ilgili maddede de önemli değişikler yapıldı. Yeniden silah verilmesi “sakıncalı” olanlardan uygun bulunanlara da taşıma veya bulundurma ruhsatı verilecek. Belirli suçlardan (kadına karşı şiddetin önlenmesi bağlamında haklarında tedbir kararı verilenler dahil) haklarında kovuşturma yapılanların silahları dava sonuna kadar emanete alınacak. Uzmanlar yönetmeliği Milliyet’e anlattı.
25 milyon silah var
Umut Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi Psikiyatr Dr. Ayhan Akcan, yapılan değişiklikte en önemli noktalardan birinin, ateşli silahla işlenen suçlardan mahkûm olanların infazının üzerinden 5 yıl geçtikten sonra ruhsat başvurusu yapabilecek olması olduğunu belirterek, “5 yıl sonra bu kişilerin tekrar ruhsat alabilecek olması sakıncalı. Keşke Türkiye’de polis ve jandarma dışında kimsede silahı olmasa. Taşıma ruhsatını arttırdığınızda maalesef silahla ilgili suçlarda artış oluyor” dedi. Yönetmelikte yapılan değişikliğin bireysel silahlanmanın önüne geçecek bir düzenleme olması gerektiğine işaret eden Akcan, şu eleştirilerde bulundu:
“Bireysel silahlanmaya ilişkin tedbirler alınması gerekiyor. Yüzde 85’i ruhsatsız 25 milyon silahın bulunduğu Türkiye’de şiddet vakalarının son 4 yılda yüzde 69 arttı. Yeni yönetmelik için cinayet, yaralama, gasp gibi olaylarda caydırıcı olan hiçbir madde yok. Yönetmelik silahla ilgili şiddeti azaltmıyor. Eve silah alırken eş rızası eşine sorma düzenlemesi yok.”
‘Bu bir facia’
İzmir Foça’da 18 yıl önce kör kurşunun isabet etmesi sonucu 2.5 yaşındaki torunu Alistair’i kaybeden ve daha sonra Bireysel Silahlanmaya Tepki Platformu’nu kuran avukat Tuncer Eşsizhan yönetmelikteki değişikliğe isyan etti. Yönetmelikteki değişikliği bir facia olarak kabul eden Tuncer Eşsizhan, “Ben bireysel silahlanma yüzünden 2.5 yaşındaki günahsız torunumu kaybettim. Bu değişiklik insana değer verilmediğini ve yaşama saygı duyulmadığını ortaya koyuyor. Bireysel silahlanma yüzünden ölen insanların sorumluluğu bu yönetmeliği değiştirenlerdedir. Bireysel silahlanma toplum için Kovid-19 kadar tehlikeli. Hiçbirimiz güvende değiliz bir serseri kurşun her an birimize isabet edebilir” dedi.
‘Teslim etme kısmı olumlu’
Avukat Şükran Eroğlu da 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine dair kanunda suç işleyen kişinin silahı varsa teslim etmesi konusunda hâkimlerin karar vermesi gerektiğine işaret ederek, şunları dedi: “Ancak hakimler bu yönde kararı çok zor veriyor, bu kararı almaktan nedense imtina ediyorlar. Yönetmeliğin olumlu tarafı silahların teslimi konusunda hâkimlerin karar vermeleri sağlaması olabilir. Tedbir alınması kapsamında olumlu etkisi olabilir. Türkiye’de silah edinmek çok kolay. İnternette pompalı tüfek bile satılıyor. Devletin silahsızlanmayı sağlaması gerekiyor.”
(Milliyet)