MUHAREBEDE DEVRİM!
Bunlar savaş uçaklarının yaptığı görevleri yapabilen, daha yüksek hızda uçabilen platformlar. Dünyanın tümüyle gittiği yer insansız savaş uçakları. Muharip hava gücünün ana belkemiği bunlardan olacak. Bunların yanında Akıncı, Bayraktar TB-2 gibi platformlar da olacak ama hava muharebesinin ana unsurları insansız savaş uçakları olacak.
Bugün artık Türkiye de kendi gemilerini geliştirdiğinden, bu gemilerden de kalkabilen bir muharip insansız savaş uçağı. Bundan kalkabilmesi bir savaş uçağının, artık bir devrim.
‘Dünyanın ilk drone gemisi geliyor’ diye büyük ilgi uyandırdı ilk paylaşıldığında. Bayraktar TB-3 gemi pistinden kalkabilen ilk SİHA olacak. Gemiden inip kalkabilmesi gemiye keşif ve vuruş gücü anlamında büyük bir kuvvet çarpanı oluşturuyor.
Üssünüzü herhangi bir yere götürebiliyorsunuz. Türkiye’nin Mavi Vatan, Doğu Akdeniz operasyonlarını düşünün. Bu gemiye de büyük bir keşif imkanı sunmuş oluyorsunuz.
Gemi en fazla 50-100 km ötesindeki radarları görebiliyor. Oysa bununla binlerce km öteyi görüp, hatta oraya muharip güç projeksiyonu yapabiliyor. İnsansız savaş uçağının gemiden kalkma özelliğine sahip olduğunda çifte bir güç çarpanına sahip oluyorsunuz. Milli geminizden, kısa pistli geminizden kalkabiliyor olması, birkaç tane kuvvet çarpanını yan yana koymuş oluyorsunuz.
Bayraktar TB-2’yi üstün kılan da bu; çok yüksek performansın daha düşük maliyetli olması. Burada muharebede devrim olacak.
MİUS’un ilk uçuşunu 2023 ve öncesinde gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. 2022’de Bayraktar TB-3 ilk uçuşunu yapacak inşallah. İnsansız hava araçları ise 2023’te ilk uçuşunu yapacak. Bunların en önemli özelliği de bir savaş uçağının maliyetinin belki yedide-sekizde biri maliyetinde olması.