Rumlar tarafından 46 yıl önce katledilen 14 Kıbrıslı Türk çocuk bugün Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde (KKTC) Muratağa Sandallar Şehitliği’ne defnedildi.
Kıbrıs’ta 1974’te EOKA-B örgütü tarafından Muratağa, Sandallar ve Atlılar köylerinde gerçekleştirilen saldırılara yönelik Kayıplar Komitesi’nin Muratağa köyünde yürüttüğü kazı çalışmaları sonucu toplu mezarlarda bulunarak DNA testleri aracılığıyla kimlikleri tespit edilen 7’si kız, 7’si erkek toplam 14 şehit için cenaze töreni düzenlendi. Muratağa Sandallar Şehitliği’nde düzenlenen törene KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Başbakan Ersan Saner, Başbakan Yardımcısı Erhan Arıklı, Meclis Başkanı Teberrüken Uluçay, Meclis Başkan Yardımcısı Zorlu Töre ve üst düzey devlet yetkilileri katıldı.
Katliamda öldürülen 14 çocuk şehit, tek tek kılınan cenaze namazlarının ardından şehitlikte adlarına hazırlanan kabirlere defnedildi. Şehit Aileleri ve Malul Gaziler Derneği Başkanı Gürsel Benan törende yaptığı konuşmada, “46 yıl önce bugün toplumsal belleğimizde unutulmaz yaralar açan Muratağa, Atlılar-Sandallar katliamlarının EOKA-B örgütünün 16 günlük bebekten 95 yaşındaki yaşlısına kadar sivil halkımıza karşı gerçekleştirdiği acımasız saldırıları ve savaşın acı yüzünü bir kez daha derin üzüntüsü içinde hatırlıyoruz” dedi.
Benan, “İnsanın en temel ve doğuştan sahip olduğu vazgeçilmez ve devredilemez temel hakkı evrensel nitelikteki yaşama hakkıdır. Yaşama hakkının yok edildiği bir durumda diğer insan haklarından doğal olarak söz edilemez. 46 yıl önce Muratağa Atlılar-Sandallar köylerinde yaşananların Rum-Yunan ikilisinin Enosis misyonunu terör örgütünün EOKA’nın ilk katliamı olmadığını, ancak Kıbrıs Türk halkının güvenliğini sağlayan Türk Silahlı Kuvvetleri’nin adadaki varlığı sürdüğü sürece son olacağını belirtmek istiyorum” diye konuştu.
Halkın bu tür acıları bir kere daha yaşamaması, yaşanılan bu olayların unutulmaması gerektiğini ifade eden Benan, “Kıbrıs Türk halkına uygulanan soykırım eylemlerinin oluşturduğu unutulmaz acılarını vahşet olaylarını geçmişte yaşananları iyi bilmek, anlamak tarihi gerçekleri doğru kaynaklardan öğrenerek kazanımlar deneyimler ışığında egemenliğimizi, özgürlüğümüzü ve bağımsızlığımızı korumanın bilincini güçlendirmeliyiz” dedi.
Benan, “Kıbrıs’ta yakın tarihinin her döneminde bu toprakları vatan bilen Türkler, çeşitli nedenlerle toprak ve vatan uğruna mücadele etmişler gelecek nesiller kendi bayrakları altında özgürce yaşasınlar diye bu toprakların her karşına canlarını ve kanlarını armağan etmişlerdir. Bugün bir vatan varsa, kendi topraklarımızda kendi bayrağımız altında hür yaşayabiliyorsak elbette tüm bu oluşumların temeli şehitlerimizin asil kanlarıyla sulanmıştır” ifadelerini kullandı.
“TÜRK ORDUSU SAYESİNDE KIBRIS ADASINA BARIŞ GELMİŞTİR”
46 yıl önce yaşanan bu vahşetin dünya insanlık tarihine yüz karası olarak geçtiğini belirten Benan, “Bu katliamları asla unutmayacağız, unutturmayacağız. Bugün Anavatan Türkiye’nin 20 Temmuz 1974 tarihinde adaya müdahale etmesi ile Türk ordusu sayesinde Kıbrıs adasına barış gelmiştir. Türkiye ve Türk ordusu bu barışın adadaki en güçlü güvenilir garantisidir” diye konuştu. Benan, “Kıbrıs’ta yeterince acının yaşandığını savaşın en ağır bedelini ödeyen bizler iki devletli eşit haklara, egemenliğe dayalı sahip Türkiye’nin garantörlüğüne dayalı insanca yaşayabileceğimiz bir ortamın sağlanması halinde kalıcı bir anlaşmanın olacağına inanıyoruz. İnsanlık tarihine kara bir leke olarak geçen EOKA örgütünün yaptığı saldırılar sonucu katliamlarda hayatlarını kaybedenleri saygı ile anıyoruz” dedi.
(İHA)