AKP iktidarına yakınlığıyla bilinen Habertürk yazarı Nagehan Alçı, tam kapanma döneminde okulların kapatılmasına çok sert tepki gösterdi. Alçı, “Büyük bir hayal kırıklığı içindeyim. Maalesef geldiğimiz noktada artık şunu söylemem gerekiyor: okullar pandemide güvensiz olduğu için değil önemsiz görüldüğü için kapalı tutuluyor” ifadelerini kullandı.
Sokağa çıkma yasağından kimlerin muaf olacağı son açıklamaların ardından netleşti. Milyonların gözünü çevirdiği Kabine Toplantısı’nın ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan 29 Nisan-17 Mayıs tarihleri arasında tam kapanma uygulanacağını duyurdu. İçişleri Bakanlığı’ndan yayınlanan tam kapanma genelgesinde hangi işyerlerinin çalışacağı açıklandı. sokağa çıkma kısıtlamasının olduğu günlerde bakkal, market, manav, kasap, kuruyemişçi ve tatlıcılar 10.00-17.00 saatleri arasında faaliyet gösterebilecek. Üretim ve imalat tesisleri ile inşaat faaliyetleri ve bu yerlerde çalışanlar kısıtlamadan muaf olacak.
AKP iktidarına yakınlığıyla tanınan Habertürk yazarı Nagehan Alçı bugünkü “Ben bu kapanmadan hiçbir şey anlamadım” başlıklı köşe yazısında istisna listeleriyle “tam kapanma”yı delen iktidara sert tepki gösterdi. “Tam kapanma’ olacak deniyor ama ben bu nasıl bir ‘tam’ kapanma, hiç anlamadım. Kime sorsam “Bizim iznimiz var” ya da “Biz kapsam dışıyız” diyor” diye isyan eden Alçı, “Kapanan yalnızca esnaf. Maaşla çalışan aylık düzenli gelirini temin edeceğine göre olan yine esnaf ve küçük-orta boylu işletmelere olacak. Böyle ‘tam kapanma’ olur mu?” diye sordu.
Dünyanın her yerinde açık tutulmasına en çok çalışılan kurumlar olan okulların, yarış atı antrenörlerinden estetik merkezlerine kadar 43 maddelik istisna listesine girememiş olmamasını da öfkeyle eleştiren Alçı, “Büyük bir hayal kırıklığı içindeyim. Maalesef geldiğimiz noktada artık şunu söylemem gerekiyor: okullar pandemide güvensiz olduğu için değil önemsiz görüldüğü için kapalı tutuluyor” ifadelerini kullandı.
Nagehan Alçı’nın yazısının tamamı:
Perşembe akşamı 19’dan itibaren ‘tam kapanma’ olacak deniyor ama ben bu nasıl bir ‘tam’ kapanma, hiç anlamadım sevgili okurlar.
Kime sorsam “Bizim iznimiz var” ya da “Biz kapsam dışıyız” diyor.
Tüm imalathaneler açık. Fabrikalar açık. Sadece ilaç ya da gıda değil ayakkabıdan, kozmetiğe her türlü üretim kesintisiz sürüyor. İnşaatlar da öyle. Benim buna itirazım yok, eğer ekonominin çarklarının dönmesi için bu zorunluysa yapılmalı ama ismine de ‘tam kapanma’ denmemeli…Tüm işçiler ve üretim zinciri çalışanları işbaşı yapmaya devam edecek.
Bu milyonların sokaklarda olması demek.
Muhasebeciler, yarış atı antrenörleri, haşere ve zararlı böceklere karşı ilaçlama yapan şirketlerin görevlileri de çalışıyor.
Estetik merkezleri bile kendilerini sağlık kuruluşları kapsamına sokuyorlar ve çoğu açık.
Kısacası kapanan yalnızca esnaf. Yani eve hapsedilen ve maalesef artık rutin hale gelen çocuklar ve 65 yaş üzerine bir de esnaf ve kamu görevlilerinin önemli bir kısmı eklendi. Değişen bu.
Özetle maaşla çalışan aylık düzenli gelirini temin edeceğine göre olan yine esnaf ve küçük-orta boylu işletmelere olacak.
Böyle ‘tam kapanma’ olur mu?
Bu koşullar altında eve kapatılan esnaf ne yapacak? Finansal bir rahatlatma adımının da bu kapanmayla beraber gelmesi, dün yazdığım gibi tüm kredi borçlarının otomatik olarak ertelenmesi gerekmez mi?
Tam kapanma gıda ve ilaç dışındaki alanların kapanması demek. Perşembe akşamından itibaren uygulanacak olan kısmi kapanmanın kapsamının genişlemesinden ibaret.
Bence bu şekilde uzun istisna listeleri ile yalnızca süreç uzuyor.
Kapanacaksak hakikaten kapanalım ve bu kabustan bir an önce kurtulalım.
43 MADDELİK İSTİSNA LİSTESİNE HAŞARE İLAÇLAMA ŞİRKETLERİ GİRDİ AMA OKULLAR GİREMEDİ. BRAVO BİZE!
İşin acı yanı şu: Bu ülkede okulların özellikle ilkokulların pandemi sürecinde son kapanması gereken yerler olduğunu bir türlü anlatamadık. Bütün itibarlı uluslararası kuruluşların raporlarını hatırlattık, bilimsel verileri ortaya koyduk ama sonuç değişmedi.
Hakkını yemeyeyim, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk dünyayı takip eden iyi bir eğitimci. Tek başına ciddi bir mücadele verdi ama olmadı. Kimsenin önceliği çocuklar değil… Bırakın ilkokulları bu kez kreşleri bile kapattılar!
18 günlük kısıtlama detaylarına bakıyorum, birçok iş kolu bir ucundan istisna listesine girmiş, at yarışı antrenörlerinin, haşere ilaçlama şirketlerinin bile çalışmalarına ara verilmemesi gerektiği düşünülmüş ama okullar 43 listelik istisna listesine girmeyi başaramamış.,
Halbuki tüm gelişmiş ülkelerde okullar ilk 10’a giriyor sevgili okurlar…
Büyük bir hayal kırıklığı içindeyim. Maalesef geldiğimiz noktada artık şunu söylemem gerekiyor: okullar pandemide güvensiz olduğu için değil önemsiz görüldüğü için kapalı tutuluyor.
Kimsenin önceliği bu ülkenin gelecek kuşakları olan çocuklarımız değil.
Yarış atlarının bile antrenman yapmalarının elzem olduğu düşünülüyor ama çocukların 15 aydır evde hapsolmasını iktidarından muhalefetine kimse umursamıyor…
Çok üzgünüm…
ARAÇLARIN ÇIKMASI YASAK İSE ARAÇ MUAYENE İSTASYONLARI NEDEN AÇIK?
Kısıtlamadan muaf işyerleri listesinde araç muayene istasyonları da yer alıyor. Sokağa çıkma kısıtlaması varsa, araçla markete, bakkala gitmek yasaksa araç muayenesine gitmek neden serbest?
Öte yandan işyerleri, dükkanlar kapalı ama muhasebeciler, mali müşavirler görev başında. Kamu görevlileri ve banka çalışanları uzaktan çalışabiliyorken muhasebeciler niçin çalışamıyor?