Azerbaycan Dışişleri Bakanlığı, Ermenistan’da bulunan Metsamor Nükleer Santrali’nin büyük bir tehlike oluşturduğunu belirten bir mesaj yayımlayarak dünyaya çağrıda bulundu.
Azerbaycan Dışişleri Bakanlığı, Ermenistan’da bulunan Metsamor Nükleer Santrali’nin dünyanın en tehlikeli nükleer santrallerinden biri olduğuna dikkati çekerek, santralin kapatılması için dünya kamuoyuna harekete geçme çağrısında bulundu. Avrupa Birliği’nin 2020’de Ermenistan’a Metsamor’u kapatma çağırısında bulunduğu hatırlatılan açıklamada, ‘Tüm ilgili uluslararası kurumları, nükleer güvenlik ve çevre ile ilgilenen sivil toplum kuruluşlarını ve bölge ülkelerini potansiyel felaketin önlenmesi konusunda halkı bilinçlendirmeye ve Metsamor Nükleer Santrali’nin kapatılması için çabaları harekete geçirmeye çağırıyoruz.’ denildi.
Bakanlık, Çernobil Nükleer Santrali’nde meydana gelen patlamanın yıl dönümü dolayısıyla yazılı açıklama yayınladı.
Açıklamada, Azerbaycan’ın da Çernobil faciasından etkilenen ülkelerden olduğu, yardıma gönderilen 7 bin Azerbaycan vatandaşından 2 bininin daha sonra vefat ettiği, 5 bin kişinin ise yaşananlar nedeniyle muzdarip olduğu belirtildi.
Nükleer santrallerin güvenliğinin yalnızca bulundukları ülkeleri değil komşu ülkeleri de tedirgin etmesi gerektiği belirtilen açıklamada, Ermenistan’da bulunan Metsamor Nükleer Santrali ile bağlantılı risklerin, uluslararası toplum tarafından kapsamlı bir şekilde gözden geçirilmesi gerektiği ifade edildi.
Metsamor Nükleer Santrali’nin Çernobil’de kullanılan benzer teknolojiyle inşa edildiği ve aktif sismik bölgede bulunduğu hatırlatılan açıklamada, “Eski teknolojisi ve hassas konumu nedeniyle Metsamor, dünyanın en tehlikeli nükleer santrallerinden biridir. Çeşitli uluslararası kuruluşların tesisi ‘tüm bölge için tehdit’ olarak nitelendiren uyarılarına rağmen Ermenistan, Metsamor’u kullanmaya devam ediyor.” denildi.
Avrupa Birliği’nin 2020’de Ermenistan’a Metsamor’u kapatma çağırısında bulunduğu hatırlatılan açıklamada, şu ifadeler yer aldı:
“Metsamor’da eski teknolojinin kullanılması ve güvenlik düzenlemelerine uyulmaması, daha geniş bölge için ciddi çevre sorunları oluşturmaktadır.
İlaveten, yüksek oranda zenginleştirilmiş uranyum gibi nükleer madde kaçakçılığının tekrarlanması, santralin ve nükleer materyallerinin uygun şekilde korunmasıyla ilgili endişeleri artırmaktadır.
Tüm ilgili uluslararası kurumları, nükleer güvenlik ve çevre ile ilgilenen sivil toplum kuruluşlarını ve bölge ülkelerini potansiyel felaketin önlenmesi konusunda halkı bilinçlendirmeye ve Metsamor Nükleer Santrali’nin kapatılması için çabaları harekete geçirmeye çağırıyoruz.”