Tarih tesadüfleri sever…Yüzerken bulunan 2500 yıllık heykeller, doğa yürüşünde keşfedilen 5300 yaşındaki Otzi, metro kazısında çıkan Bizans limanı
Arkeolojik keşiflerin bir kısmı titiz çalışmaların sonucu bir kısmı da tesadüfen bulunuyor. Tesadüfen bulanan eserler tarihi aydınlatıyor. Bugün bilinen birçok önemli arkeolojik keşifte bazen bir inşaat kazısı bazen de bir anlık dikkat etkili oldu
Kaynak: İndependnet / Türkçe
Birleşik Krallık’a bağlı Galler’de geçtiğimiz günlerde elektrik teknisyenlerinden oluşan bir ekip, bir dizi yeraltı kablosunun yerini değiştirmek için yaptıkları rutin kazıda gizli bir ortaçağ tüneline rastladı.
Yaklaşık 1,22 metre yüksekliğindeki tuğla tünelin aşağı-yukarı 900 yıl öncesinden kalma olduğu düşünülüyor.
Britanya’daki bu tesadüfi keşfin ardından bir haberde Türkiye’den geldi.
Bursa’nın İznik ilçesinin Derbent Mahallesi’nde zeytin ağaçlarını sulayan genç bir kadın, yerde bir cisim fark etti.
Genç kadın, eski döneme ait olduğunu anladığı cismi müzeye teslim etti.
Uzmanlarca incelenen cismin üzerinde kabartmalı Hazreti İsa ve çiçek figürleri bulunan 1500 yıl öncesine ait bir Bizans sikkesi yani parası olduğu anlaşıldı.
“En çok yol çalışmaları ve inşaatlarda tarihi eserler bulunuyor”
Bu ve benzeri haberleri sık sık görmek mümkün. Tesadüfler veya yanlışlıkla yapılan keşifler olmasaydı günümüzdeki pek çok tarihi esere ulaşmak mümkün olmazdı demek abartı sayılmaz.
Arkeolog Can Ciner, tesadüfi keşiflerin çok önemli olduğunu belirterek, arkeologların her yeri araştırmasının mümkün olmadığını söyledi.
Tesadüflerin tarihin aydınlanmasında çok faydalı bir rolü olduğunu aktaran Ciner, “Özellikle yol çalışmalarında, inşaat kazılarında sıklıkla tarihi buluntularla karşılaşılıyor” dedi.
Dalgıç yüzerken 2500 yıllık Yunan heykellerini buldu
“İtalya’nın Riace şehri yakınlarında 1972’de denize dalan dalgıç Stefano Mariotti, su altında iki heykelin varlığını fark etti” diyen Ciner, şu bilgileri paylaştı:
Babasıyla dolaşan dört yaşındaki çocuk dinozor izini fark etti
Yine 2021 yılı içerisinde Birleşik Krallık’a bağlı Galler bölgesindeki Vale of Glamorgan’da Bendricks Bay sahilinde babasıyla yürüyüşe çıkan dört yaşındaki Lily Wilder’in dikkati büyük bir keşfe neden oldu.
Wilder, yürürken eliyle işaret ederek, “Baba bak” demesi üzerine babası yerdeki izin fotoğrafını çekti.
Fotoğrafı gören annesinin durumu arkeologlara haber vermesiyle incelenen izin 220 milyon yıl önce yaşamış bir dinozora ait olduğu anlaşıldı.
Marmarisli balıkçıların ağına takılan bronz heykel
Marmarisli balıkçıların ağlarına 300 kiloluk bronz kadın heykeli takıldı
2020’de tesadüf denebilecek bir keşif, Marmaris’te balıkçıların ağına takıldı.
Balıkçılarca su altından güç bela çıkarılan 2 metre uzunluğunda 300 kilogram ağırlığında bronz bir kadın heykeli yetkililere teslim edildi.
Heykel incelenmek üzere Marmaris Müze Müdürlüğü’ne götürüldü.
Havadan çekilen fotoğraf batık bazilikanın bulunmasını sağladı
Bursa’nın İznik ilçesinde 2014’te içerisinde yapılan havadan fotoğraflamalarda kuraklık etkisiyle su seviyesi düşen gölün içinde kıyıya yakın noktalarda bazı yapılar fark edildi.
Yapılan incelemede yapıların neredeyse 2 bin yıl önce yapılan ve Hristiyanlığın ilk dönemlerinde kilise olarak da kullanılan bir Bazilika yani toplanma alanı olduğu anlaşıldı.
Bazilikanın sonraki çağlarda depremler nedeniyle sulara gömüldüğü anlaşıldı.
Bu olay arkeoloji çevrelerinde 2014 yılının en önemli keşifleri arasında sayıldı.
Buz adam Otzi, eski insanların yaşamlarına dair önemli bilgiler verdi / Fotoğraf: Wikipedia
Doğa yürüyüşünde 5300 yıl öncesi ölen adamın cesedini buldular
Avusturya-İtalya sınırındaki Alp Dağları’nda 1991’de yürüyüşe çıkan iki Alman turistin, zirveye çıktıktan sonra “daha kestirme olur” diyerek farklı bir yoldan inmeye çalışmaları tarihi bir keşfe neden oldu.
Buz halindeki bir dere yatağının erimekte olan kısmında siyah bir lekeyi fark eden turistler, bunun bir ceset olduğunu anlayınca hemen polise haber verdi.
Polisler ilk incelemede bunun kaybolmuş bir dağcıya ya da I. Dünya Savaşı’nda Alp Dağları’ndaki çatışmalarda ölen bir askere ait olduğunu sandı.
Ancak ceset üzerinde inceleme yapılınca beklenmedik bir sonuç çıktı. 5300 yıl öncesinde yaşamış olan “Buz Adam Otzi” adı verilen ceset, arkeoloji dünyasında yankı uyandırdı.
Tam sınırda kalmasından dolayı İtalya ve Avusturya arasında “Kim sahip olacak?” diye soruna neden olan Otzi, birkaç metre mesafe ile İtalya’nın oldu.
Otzi’nin bedeninde ve beraberindeki aletler üzerinde yapılan incelemeler binlerce yıl önceki yaşama ve hastalıklara dair önemli bilgiler elde edildi.
İş makinelerinin çalışmasını izlerken Roma mezar stelini keşfetti
İnsanların çoğunun iş makinelerinin çalışmasını izleme merakı olduğu bilinir.
Bu merak 2021 yılı içerisinde Bursa’nın Nilüfer ilçesinde bir keşfe neden oldu.
Kurtuluş Mahallesi’ndeki bir inşaat alanında kazı çalışması yapan iş makinelerinin çalışmasını balkonundan izleyen Erdoğan Tunaboylu, kepçenin topraktan düz bir parça çıkardığını fark etti.
Alana giden Tunaboylu, molozların arasından çıkardığı parçanın tarihi eser olabileceğini düşünerek polise haber verdi.
Polisin de bilgi verdiği uzmanların da incelemesiyle çıkan parçanın iki bin yıl öncesine ait bir Roma mezar steli olduğu anlaşıldı.
15 yaşındaki çocuğun dikkati kayıp Maya şehrini buldurdu
Uydu fotoğraflarına bakan çocuk kayıp Maya kentini buldu
Kanada’nın Quebec şehrinde yaşayan 15 yaşındaki William Gadoury adlı çocuğun geçmişte Orta Amerika’da yaşayan Maya uygarlığına yönelik sempatisi vardı.
Mayaların yaşadığı bölgelerin uydu fotoğraflarını Google Earth’tan faydalanarak inceleyen Gadoury, 2016 yılında Meksika’nın Yucatan bölgesindeki yağmur ormanlarında bitki örtüsünün altında insan yapımı yapılar fark etti.
Gadoury’in haber vermesiyle incelenen görüntülerin kayıp bir Maya şehrine ait olduğu anlaşıldı.
Şehre “K’aak Chi”, yani “Ateşin Ağzı” (ya da Ateşten Ağız) adı verildi.
Büyük İskender’in “Anne” dediği Karya Kraliçesi Ada, temel kazısında bulundu
Arkeolog Altan Türe de Independent Türkçe’ye yaptığı değerlendirmede tesadüfen bulunan çok sayıda arkeolojik eser olduğunu söyleyerek bunlardan ikisine şu örneği verdi:
Bir zamanlar Muğla ve civarına hakim olan Karya Krallığı’nın kraliçesi Ada, M.Ö.4’üncü yüzyılda yaşamış Büyük İskender’in çağdaşıydı.
İddialara göre Büyük İskender, hakimiyetini kabul eden Ada’yı manevi annesi olarak da kabul etmişti.
Ada’nın mezarı ölümünden tam 2400 yıl sonra Bodrum’da bir inşaat için yapılan temel kazısında ortaya çıkarıldı.
İyi korunmuş haldeki kafatası İngiltere’de etlendirme yapılarak sağlığındaki görünümü yansıtılmaya çalışıldı.
Kraliçe Ada, günümüzde bulunduğu boyutta ve yüz şekli ile Bodrum Müzesi’nde sergileniyor.
Metro inşaatı Bizans limanını ortaya çıkardı
Tüp geçit çalışmaları kapsamında 2004 yılında Yenikapı’da başlatılan metro çalışmalarında Gar Gazinosu’nun arkasında açılan çukurun 8 metre altında ahşap bir tekneyle karşılaşıldı.
Çukur biraz daha kazıldığında ikinci bir gemi daha tespit edildi. Durumun arkeoloji müzesine haber verilmesiyle başlayan incelemede buluntuların kaynaklarda adı geçen ama bulunamayan 1000 yıl öncesine ait Bizans limanına ait olduğu anlaşıldı.
Metro çalışmalarına ara verilerek Türkiye’nin en büyük arkeolojik kazılarından birine başlandı.
Yapılan kazılarda bugüne kadar aralarında gemi kalıntılarının da olduğu binlerce eser bulundu.