İçişleri Bakanlığı Elektronik İzleme Merkezi ile elektronik kelepçe takılı kadına şiddet zanlıları takip edilirken, kadınlar “Kadın Acil Destek (KADES)” uygulaması ile anında güvenlik güçlerini yardıma çağırabiliyor.
İçişleri Bakanlığı Elektronik İzleme Merkezi tanıtım programında aile içi ve kadına yönelik şiddetin önlenmesi amacıyla birçok projenin hayata geçirildiğini belirten Emniyet Genel Müdürlüğü Asayiş Daire Başkanı Levent Tuncer, “Aile içi ve kadına yönelik şiddeti önleme adına İçişleri Bakanlığı olarak özellikle 2020 yılı içerisinde önemli çalışmalar yapılmış, bu kapsamda özellikle ‘Elektronik Kelepçe İzleme Merkezi’nin şu anda bakanlık içerisinde bulunan kompleks dahilinde yeniden yapılandırılması ve hizmete girmesi 2021 yılı Ocak ayı ile başlamış ve şu an 81 ilimizde bu kelepçe uygulama işlemi devam etmektedir. Bununla birlikte 2020 yılı içerisinde 81 ilde bin 5 adet ‘Aile içi Şiddet Büro Amirliği’ kurulmuş ve bu kapsamda bu tarihten itibaren bu tür olaylara maruz kalan kişilerin müracaatları, ifadeleri, beyanları, Aile içi Şiddet Büro Amirlikleri tarafından hem jandarma hem emniyet teşkilatımız olarak bu bürolarımızda alınmaya başlamıştır” şeklinde konuştu.
“ELEKTRONİK KELEPÇE TAKILI ŞAHISLARIN İZLENMESİNİ BU MERKEZDEN TAKİP EDİYORUZ”
Elektronik İzleme Merkezi hakkında bilgiler veren Emniyet Genel Müdürlüğü Asayiş Daire Başkanlığı Aile İçi ve Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Şube Müdür Vekili Dr. Sibel Özdemir de, “Mağdur İzleme Ünitesi olarak nitelendirdiğimiz, elektronik kelepçe olarak bilinen üçlü ünitemiz var. Mahkeme kararları doğrultusunda biz şüphelinin yani şiddet uygulayanın, şiddet mağduruna yaklaşmaması yönünde verilen mesafe kuralına göre burada sistemde izlemesini yapıyoruz. Eğer yükümlü, mağdura yaklaşırsa veya mahkeme kararı doğrultusunda verilen; ev, iş yeri, okul gibi yasaklı bölgelere yaklaşmaya çalışırsa izleme personelimizin izlemiş olduğu ekrana bir uyarı düşüyor. Bu uyarıya istinaden de izleme personelimiz eş zamanlı olarak da hem yükümlüyü hem de mağduru arıyor. Yükümlüyü arama gerekçesi bulunduğu koordinattan ayrılması, çünkü mağdura yaklaşıyor. İhlal gerçekleştirdiği yönünde ikazda bulunuyor. Mağdura ise yükümlünün her halükarda harekete devam etmesi ihtimalini göz önüne alarak, mağdurla irtibat kurarak kendini güvenli bölgeye alması, kendisini koruması için bir ekip gönderileceği yönünde ifadede bulunuyoruz. Yükümlü hareketine devam ederse kolluk personelimiz tarafından orada bertaraf edilerek hakkında gerekli işlemler başlatılıyor” diye konuştu.
“EĞER ŞAHIS KELEPÇEYE YÖNELİK SABOTAJ GİRİŞİMİNDE BULUNURSA MERKEZE UYARI GELİYOR”
Elektronik kelepçe takip sistemi de olarak bilinen sistemler hakkında bilgi veren Dr. Sibel Özdemir, “Üçlü set olarak adlandırdığımız üçlü ünite; ‘Elektronik İzleme Sistemi’ iki ünite yer alıyor. Elektronik kelepçe olarak ifade ettiğimiz aparat yükümlünün ayak bileğine takılıyor. Kendisiyle yine aynı şekilde iletişim kurmak hem de iki sistemin birbiri ile olan bağlantısının sinyalini GPS üzerinden alabilmek için kullandığımız bir sistem. Diğer sistem ise hem mağdur ile iletişim kurabilmek hem de mağdurla her iki cihazın etkileşiminden yola çıkarak burada takip yapmamıza yarayan üniteler. Eğer yükümlü şarj etmezse veya kelepçeye yönelik bir sabotaj girişimi olursa; kayışı kesme, koparma, klips olarak ifade ettiğimiz aparatı çıkarma ya da farklı bir şekilde, cihazı ayak bileğine çıkarmaya yönelik bir teşebbüs olursa yine aynı şekilde izleme personelimizin ekranına bir uyarı düşüyor. Bu uyarıya istinaden aynı şekilde müdahale prosedürümüz yeniden başlatılıyor. Yükümlünün bu hareketten vazgeçmesi, eğer vazgeçmemesi yönünde bir irade gösteriyorsa, kolluk personelimizin giderek kendisine müdahale etmesi sağlanıyor” ifadelerini kullandı.
Sadece kelepçe uygulanan yükümlüye değil, diğer etmenlere karşı da mağdur kişinin önlenmesi amaçlı ‘panik butonu’ sisteminin de uygulandığını aktaran Dr. Özdemir, “Sadece eğer yükümlü değil, yükümlünün dışında da kendisine zarar vereceğini; yükümlünün yakınları, akrabaları vesaire tarafından zarar geleceği yönünde bir rahatsızlığı olursa mağdurun, kendisine verdiğimiz ünitede bir panik butonumuz var. Bu butona bastığı anda izleme personelimizin ekranına ‘mağdur panik butonuna bastı’ yönünde bir ihbar geliyor. Doğrudan bu ünite veya cep telefonu üzerinden mağdurla iletişime geçiyoruz. Olayın aslını öğrenerek müdahale edilmesini sağlıyoruz” açıklamasında bulundu.
ELEKTRONİK İZLEME MERKEZİ ŞU AN 79 KARARIN AKTİF TAKİBİNİ YAPIYOR
Elektronik İzleme Merkezi, 6284 sayılı Kanun kapsamında haklarında “teknik yöntemler takip” kararı verilen kişilerin takibinin yapılabilmesi amacıyla İçişleri Bakanlığı Güvenlik ve Acil Durumlar Koordinasyon Merkezi’nde (GAMER) Emniyet Genel Müdürlüğü Asayiş Daire Başkanlığı tarafından kuruldu. Elektronik İzleme Merkezi’nde 25 Ocak tarihi itibariyle 81 ilde (polis ve jandarma bölgesinde) bin adet kapasiteli “Elektronik Kelepçe Uygulamasına” başlanıldı. Teknik yöntemlerle takip kararlarından Ankara’da 17, Antalya’da 7, Aydın’da 7, Adana’da 13, Bursa’da 4, Eskişehir’de 5, İstanbul’da 6, İzmir’de 5, Gaziantep’te 5, Sakarya’da 3, Mersin’de 2, Denizli, Kütahya, Samsun, Bilecik ve Batman’da ise 1 adet olmak üzere 79 kararın takibi aktif olarak yapılıyor.
92 BİN 406 KADIN ACİL DURUMLARDA KADES UYGULAMASINI KULLANARAK İHBARDA BULUNDU
İçişleri Bakanlığınca verilen bilgilere göre 24 Mart 2018 tarihinde hizmete giren “Kadın Acil Destek (KADES)” uygulamasını 7 Mart 2021 itibarı ile 1 milyon 535 bin 830 kişi indirdi, 92 bin 406 kadın acil durumlarda uygulamayı kullanarak ihbarda bulundu. Şiddet mağduru kadınların daha etkin korunması İçin 6284 sayılı Kanun’a istinaden kolluk tarafından gecikmesinde sakınca bulunan hal kapsamında şiddet uygulayanlara yönelik 2019 yılında 165 bin 633 kişiye 446 bin 87 önleyici tedbir kararı verilirken, 2020 yılında yüzde 64 oranında artışla 272 bin 315 kişiye 687 bin 476 tedbir kararı verildi. Şiddet mağdurlarına yönelik 2019 yılında 87 bin 526 kişiye 53 bin 948 koruyucu tedbir kararı verilirken, 2020 yılında yüzde 39 oranında artışla 121 bin 534 kişiye 82 bin 988 koruyucu tedbir kararı verildi.
Öte yandan Bakanlık tarafından verilen bilgilere göre 2019 yılında polis ve jandarma sorumluluk bölgesinde 336 kadın cinayeti meydana gelirken, 2020 yılında 267 kadın cinayeti meydana geldi. Kadın cinayetlerinde bir önceki yıl aynı döneme göre yüzde 21 oranında düşüş sağlandı.
(Utku Şimşek/İHA)