Gündem, ANKARA06.03.2021 22:50 ~ 06.03.2021 22:57
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Özellikle gençlerimiz 2023’te sandığa gidecekler 6 milyon 300 bin genç ilk kez oy kullanacak. Ve bunlar sandığa gidecekler ve bu ülkeye gerçek anlamda oyları ile demokrasiyi getirecekler. Dolayısıyla bizim bu Z kuşağı dediğimiz gençler, gerçekten de Türkiye’nin geleceği açısından en kritik ve en önemli hamleyi yapmış olacaklar 2023’te” diye konuştu. Demokrasinin bu ülkede herkesin sorunu olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Saadet Partisi’nin de sorunu. İYİ Parti’nin de sorunu. Gelecek Partisi’nin de sorunu. Bütün partilerin ortak sorumluluğu. Demokrasinin bütün standartlarını kendi ülkemize de getirmek istiyoruz. Olay CHP olayı değil, olay bir Türkiye olayıdır. En küçük ilçemizden en büyük ilimize kadar örgütlerimiz böyle çalışıyor. Onlar benim ne yapmak istediğimi gayet iyi biliyorlar” dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Özellikle gençlerimiz 2023’te sandığa gidecekler 6 milyon 300 bin genç ilk kez oy kullanacak. Ve bunlar sandığa gidecekler ve bu ülkeye gerçek anlamda oyları ile demokrasiyi getirecekler. Dolayısıyla bizim bu Z kuşağı dediğimiz gençler, gerçekten de Türkiye’nin geleceği açısından en kritik ve en önemli hamleyi yapmış olacaklar 2023’te” diye konuştu. Demokrasinin bu ülkede herkesin sorunu olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Saadet Partisi’nin de sorunu. İYİ Parti’nin de sorunu. Gelecek Partisi’nin de sorunu. Bütün partilerin ortak sorumluluğu. Demokrasinin bütün standartlarını kendi ülkemize de getirmek istiyoruz. Olay CHP olayı değil, olay bir Türkiye olayıdır. En küçük ilçemizden en büyük ilimize kadar örgütlerimiz böyle çalışıyor. Onlar benim ne yapmak istediğimi gayet iyi biliyorlar” dedi. Kararsız seçmeni “siyaseti gözlemleyenler” olarak niteleyen Kılıçdaroğlu, “‘Geçmişte oy verdiğim partiye oy vermeyeceğim, çekildim tabloya bakıyorum’ diyorlar. Doğal olarak bir yerden sonra kararlı hale geleceklerdir. Ben karamsar bir insan değilim. Bizim insanımızın doğrudan yana karar vereceğine inanıyorum. Önümüzdeki seçimler bir parti seçimi değil, toplum iki ayrı kulvarda yürüyor. Otoriterliği isteyenler ve demokrasiyi isteyenler. Demokrasiyi isteyenlerin sayısı her geçen gün artıyor. Gençlerde demokrasi talebi çok daha yüksek. Anketler şunu der bunu der hiç önemli değil” diye konuştu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, KRT TV’de Stüdyo Ankara programında gazeteciler Zeynep Gürcanlı, Yıldız Yazıcıoğluve Nergis Demirkaya’nın sorularını yanıtladı. Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:
KADININ SESİNİ HEPİMİZİN DİNLEMESİ GEREKİYOR: (Yurt gezilerindeki kadın ve esnafın durumuna liişkin izlenimleri) En son Kadıköy’den örnek vereyim. Kadıköy’ün küçük bir alanı var, oraya doğru ilerlerken bir kadın geldi. ‘Ben yardım değil, iş istiyorum’ dedi. Bu kadını anlamak gerekiyor, buna benzer çok sorun var. Aksaray’da karı koca bir ufak dükkanları var. ‘Kapalı kaldık, perişan kaldık, destek göremedik’ bir sürü sorun anlattılar. Pandemi öncesi başlayan sorun vardı, ekonomide sorun vardı, arttı. O yükü kadın çekiyor. Olumsuz bir tablo var. İki gün önce Sultanbeyli’de bir kızın intihar etmesi… Bu tablolar Türkiye’nin gündemine oturmaya başladı. Böyle tablolar yoktu, yaygın değildi, neredeyse gazetelerin üçüncü sayfası kadın cinayetleriyle dolu. Bu tepkinin aile içinde sokakta da yoğunlaştığını görüyoruz. Kadın bütün yükü omuzlayan ve sorumluluğu olmayan, sorumluluğu olmayan derken gelişen olaylardan oy verme dışında bir sorumluluğu olmayan bütün o yükün kadının omzuna yıkıldığı bir süreci yaşıyoruz. Ben umuyorum ve diliyorum, kadını bu pozisyona düşüren siyasal anlayıştan kadınların kendilerini kurtarmaları gerekiyor. Nasıl yapacaklar? Oy kullanarak, demokratik yollarla yapacaklar. Bu tabloyu ortaya çıkaran kim? Mevcut siyasi iktidar. Dolayısıyla bu siyasi iktidardan kadınların kurtulmaları gerekiyor. Kadınların hak arayışlarına hepimizin saygı duyması gerekiyor. Kadının sesini hepimizin dinlemesi gerekiyor.
İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NDEN GERİ DÖNÜŞ MESAJI VERENİ KADINLARIN CEZALANDIRMASI GEREKİYOR: (İstanbul Sözleşmesi’nin hedefte olması) Bizim tutumumuz belli. Parlamentodan oy birliği ile geçti. Kimse itiraz etmedi. Bu konuda bütün siyasi partilerin genel başkanları anlattı, neden geriye dönüş, hangi mantıkla, ben anlamış değilim. Kim geriye dönüş mesajı veriyorsa kadınların cezalandırması gerekiyor. Ben hak elde ettim, hiçbiriniz itiraz etmediniz, ne değişti de kadınlar bu kadar hayatlarını kaybederken kadının kısmen dahi olsa elde ettiği bu hakları elinden almaya çalışıyorsunuz… Gülmeyi unutan topluma dönüştük. Siyasi parti liderlerini eleştirmek mi, asla kabul etmiyorlar. Karamsar, gerilime dayalı bir tablo içinde insanlar gülmeyi unutunca bir tek şiddet var. Evde, sokakta, siyasette karamsar hava… Türkiye’nin bu tablodan çıkması lazım, çıkarsa bu tablodan kadınlar yararlanacak.
ESPRİ İLE YAPMAYA ÇALIŞTIK, DAMAT DAVALAR AÇTI: (Damat nerede kampanyası) Bunu espri ile yapmaya çalıştık, damat davalar açtı. Espriden anlamayan bir kişinin devleti yönetme şansı yoktur. O at gözlüğü takmış gibi bakar ve o çerçevede hareket eder. Çok geniş bir alan var. Siz bu geniş çevreyi göremiyorsanız, siz espriden, nükteden anlamazsınız, hayattan da zevk almazsınız.