Fenerbahçe Başkanı Ali Koç Galatasaray’a karşı açtı ağzını yumdu gözünü: ‘Türk futbolu için beka sorunu haline geldi’
Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, düzenlediği basın toplantısında Galatasaray’ı çok sert sözlerle eleştirdi. Koç, Galatasaray’ın bir beka sorunu haline geldiğini söyledi.
Koç, Galatasaray Başkanı Dursun Özbek’in FETÖ imalarının ardına ilişkin de konuştu. Ali Koç, “FETÖ’ye ilk diz çöktüren Fenerbahçe’dir” dedi.
Ali Koç, “Aslında bu toplantının öznesi rakibimiz. Rakibimizin başkanında yöneticilerine düşürdükleri seviye artık mezbahayı aratmayan vaziyette. Galatasaray’ın Türk futbolcu için nasıl bir beka sorunu olduğunu anlatacağım” ifadeleriyle başladığı basın toplantısında dozu artırarak şu ifadeleri kullandı:
‘İFTİRALAR YOĞUN’
“Son dönemde gündem dinamik, iddialar, iftiralar yoğun. Aslında bu toplantının öznesi rakibimiz. Rakibimizin başkanında yöneticilerine düşürdükleri seviye artık mezbahayı aratmayan vaziyette. Galatasaray’ın Türk futbolcu için nasıl bir beka sorunu olduğunu anlatacağım. Galatasaray başkanı ve yöneticilerinin elde etmek istediklerini kazanmak için ne tür hayali senaryolar ürettiğini istatistikler ile göstereceğim. Kazanmak için her şey mübah anlayışının bu kulüp için kültür haline geldiğini paylaşacağım.
‘RAKİBİMİZ DELİ SAÇMASI SÖYLEMLER İÇİNDE’
Rakibimiz son dönemde deli saçması söylemler içinde. Onlara bazı hatırlatmalar yapmayı amaçlıyorum. Böyle bir açıklama yaptığım için de üzüldüğümü belirtmek istiyorum. Rakibimizin düşürdüğü seviye mezbahayı aratır seviyede. Hem kendi camialarını kışkırtıyorlar hem de kendi camialarını.
“Bir puan kaybından sonra, işler iyi gitmeyince ya da kendi kayıtlarındaki hakem hatalarını örtbas etmek için ortalığı birbirine katarlar. Ligi bitirtmeyiz tehditlerinde bulunurlar, açıklayacağız derler, en sonunda ise istedikleri olunca susarlar. İşler iyi giderken de itidalli olalım derler.
‘TÜRLÜ TÜRLÜ ŞANTAJ VE İTİBAR SUİKASTLARI’
Türlü türlü şantaj ve itibar suikastları yaparak, özellikle hakemler ve kurulları baskı altında tutarlar ve bunun için hayali düşmanlar yarasalar. Başka camiaların kaçırılmasından pay çıkar, onları aşağılar ve alay ederler. En son Beşiktaş maçında olduğu gibi yapılır.
İşler iyiyken futbolun marka değeri için mücadele verildiğini söylerler. Sadece kendileri için değil, tüm kulüpler için adalet arayışlarında söylerler. Hatta bunun için her hafta kendi kanallarında program yapacaklardı, bir sürü video yolladık, program yayınlanmadığı için belirtiler gösterilmedi. Bunu yapamadan kulüp bağlantılarını da birleştirin.
“Bu samimiyetsizlik ve riyakarlıklarının bir diğer örneği olarak, bir maçta kulübümüz hakkını aramak için, maçın ilk yarısında yaşanan olaylardan ötürü, 19 Mart 2023’teki Alanyaspor maçının devre arasında bir paylaşım yaptık. Kıyameti kopardılar. Nasıl böyle bir şey olabilir diye. Yalnızca 10 gün geçti, birebir aynısını kendi maçlarında yaptılar. Paylaşımı yapmadan önce bir akıllı aranızdan çıkıp demiyor mu? ‘Başkan, Fenerbahçe aynı şeyi yaptı, biz de çok ağır söylemlerde bulunduk. Aynı şeyi biz yapmayalım, bu riyakarlıktır.’ demiyor mu?”
‘TAKTİKLERİ BASKI KURMAK’
“Bunların bir taktikleri insanların üstünde baskı kurmak için var. Fenerbahçe ile ilgili şirketlerde çalışıyor, Koç Grubu’nda çalışıyor, başka saklanmaz konuyu gündeme getiriyorlar. Söz konusu olan durum, kişinin kamuoyunun önüne atmak.
MHK Başkanı sayın Lale Orta’yı Okan Üniversitesi çalışanı ve Fenerbahçeli çalışanı olduğu söylemleriyle baskı altına almaya çalıştılar. Tabii cesur bir federasyon başkanı olsaydı çıkar ‘Kardeşim siz ne diyorsunuz? Ben Galatasaray kongre üyesiyim. Benden evvelki başkan Fenerbahçe’de 18 yıl başkan vekilliği yaptı, diğer başkan Beşiktaş’ın kulüp başkanıydı. Siz nasıl böyle konuşursunuz?’ deyip susturacağına çanak tuttu bu hanımefendinin linçlenmesine.”
‘OKAN HOCAYA EN YAKIN HAKEM ARKADAŞINI SORMAK LAZIM’
“Bu hocaya [Okan Buruk] sormak lazım en yakın hakem arkadaşı kim? Bilenler bilir… Ama tabii yabancı hakemleri de istemezler çünkü Avrupa’da görüyorlar yabancı hakemlerin nasıl yönettiğini.”
“Bunların transfer yapma kültürleri olağanüstü, kimse yanlarına yaklaşamaz. Birçok yerel kulüp de rahatsızdır ama ses çıkaramaz. Hülle transferde, oyuncu ayartmada, haber kayıtlarına göre çıkarlarına, sözleşmelerde yeni jargonlar üretirde, sakatlıklara karşı yanmada da Şampiyonlar Ligi’ndeler. Oğulcan Çağlayan, Taylan Antalyalı örnekler var. Levent Mercan da var ama onu alamadılar.
‘MERTSENİZ YABANCI HAKEM TALEBİNİ DESTEKLEYİN’
“Madem TFF Başkanı’ndan memnun değilsiniz. Her maçtan sonra hakem hakkında geveliyorsunuz. Mertseniz, dürüstseniz, kendinize güveniyorsanız siz de bizim gibi yabancı hakem talebini destekleyin. Alın size samimiyet testi.
Türk hakemlerine güveniyorsunuz, sadece bizim maçlarımızda güvenmiyorsunuz. Riyakar oğlu riyakarsınız. Milyonlar arasında nefret tohumları ektiğiniz için sadece Türk futbolu için değil, belki de ülke için beka sorunusunuz.”
‘KILIFINA UYDURMAKTA BUNLARIN ÜSTÜNE YOK’
“Maçlarından önce söz konusu takımların oyuncularıyla ilgili transfer haberleri çıkartırlar. Ya da oynayacakların takımların oyuncularını transfer etmek için teklif yaparlar. Kayserispor’a Mame Thiam için Pendikspor teklif yaptı. Sivasspor’a Sainz için Eyüpspor teklif yaptı. Bu üç İstanbul kulübünün yakın ilişkileri herkesin malumu. Alın size gerçek koalisyon. Sizin altını dolduramadığınız gibi bir koalisyon değil. Güya bize birçok transfer çalımı attılar. İster istemez, 3-4 oyuncuya aynı anda baktığımız için biz de oyuncuların beklentilerini biliyoruz. İsimlere girmeyeceğim. 4 oyuncu var ki, bahsettikleri bedellerin gerçeği yansıtmasının mümkünatı yok. İradeli bir TFF olsa çağırır beni sorar, onlara da sorar. Bunlarda resmi ve gayriresmi kontrat yapma tarzı var. Futbolcuyla anlaştıkları bedel ile resmi kontrattaki bedel arasında fark vardır. Buradaki farka yeri gelir imaj hakkı derler, sponsorluk derler, son dönemde de gayrimenkul durumları var. Sponsorları çok cömert. Mütevazılıklarından da dolayı katiyen isimlerinin açıklanmasını istemiyorlar. Geçenlerde 5 milyon euroluk imaj hakkının ödenmemesi hakkında bir gazetede bir haber çıkmıştı. Bunlar nerede yapılıyor? Kılıfına uydurmakta bunların üstüne yok. 8.5-9 milyon euro isteyen oyuncuyu 3.5-4 milyon euroya oynatıyorlar. Herhalde İstanbul’un o yakasının oksijeni daha iyi.”
MORUTAN TRANSFERİNE İLİŞKİN
“Morutan için 3 milyon euroya satmışlar, müthiş başarı dedik. Ben şahsen öyle düşündüm. Keşke bizde de böyle bir sihirbaz olsa dedim. Halbuki işin öyle olmadığını aslını öğrenince anladık. Bu, ancak belirli sayıda ilk 11 oynarsa devreye giriyormuş. Doğal olarak da kulübü şu anda ilk 11 oynatmıyor. Acaba bu limit açmada kullanıldı mı? Bunu öğreneceğiz. Takip ediyoruz.”
Başka bir transfer başarısı da Real Betis – Bakambu. Bir kulüp niye olduğu gibi söylemez? Ne biliyoruz? Real Betis’in 5+5 milyon euro karşılığında Bakambu’yu aldığını biliyoruz. Betis başkanı, ödediğimiz bonservise maaş da dahil diyor. 5 milyon euronun gerçekleşmesi için olağanüstü şeyler olması gerekir diyor. Bazen anlaşma yaparsınız; Fenerbahçe, Şampiyonlar Ligi şampiyonu olursa 1 milyon euro daha ödenecek dersiniz. 5 milyonun içinde de maaş var. Zarar da etmiş olabilirler. Burada olan şey insanların gözünün içine baka baka aldatmak.”
“ERDEN TİMUR’UN ZANİOLO SÖZLERİ İÇİN BİLİRKİŞİ RAPORU GELDİ”
“Bunların bir yöneticisi Zaniolo transferiyle ilgili teklifimizi ifşa ettiler, bu aslında suç. Diyor ki; ‘Fenerbahçe daha çok verdi oyuncuya ama oyuncu bizi tercih etti.’ Biz de bunu mahkemeye götürdük. Bilirkişi raporu geldi. Raporda bu kulüp tarafından ödenecek toplam bedelin bonuslar dahil Fenerbahçe’nin teklifinden yüksek olduğu, dolayısıyla Erden Timur’un sözlerinin doğru olmadığı belirtiliyor. Bunlar yargıda da çok güçlüler. Selahattin Baki ve Onur Göçmez’i ifadeye çağırttılar. Amaç rahatsızlık yaratmak.”
‘FENERBAHÇE’DEN GİDENLER BİZE KARŞI KORA KOR MÜCADELE EDİYOR’
Orada oynamış oyuncular Galatasaray’a karşı gösterdikleri performans malumu. Bu şekilde bir seviyeye geldi ki, bir kulüp başkanından ayrılarak ‘Beyinleriyle kalbi arasında yer aldı’ dedi. Bunun üzerine Fenerbahçe maçı sonrasında düşünebiliyor musunuz? Malum kulübü tarafından OHAL ilan edilirdi Bu işin nirvanası, Ümit Karan’ın Eskişehirspor formasını giyerek söylediği şeyler. ‘Galatasaraylı olmalıyım, F.Bahçe şampiyonu olmalı diye gol atamadım’ diyor. Belhanda’nın geçen sezon maçından önce üçlü çekilmesi. Fenerbahçe’den gidenler ise bize karşı kora kor mücadele ediyor. Doğrusu ve olması gereken bu. Aslında iki camia arasındaki kültür farkı bu.”
‘BİR ÖZELLİKLERİ DE KAYRILMAYA ALIŞMIŞ OLMALARI’
“Bunların bir başka özelliği de kayrılmaya alışmış olmaları. Bu kadar yaygara olmasına rağmen Türk hakemlerine güveniyoruz diyerek yabancı hakem istememe sebepleri aşikardır. Türk futbolunun ne hale geldiğini görmek için Galatasaray – Antalyaspor maçına bakmak, yeterli olacaktır. Sonrasında yaşananlar gayri ahlaki spor kültürünün mükemmel bir örneğidir. O kadar çok örnek verebiliriz ki, iki sezon Netflix dizisi çıkar.”
‘FETÖ’YE DİZ ÇÖKTÜREN FENERBAHÇE’DİR’
“Gelelim FETÖ mevzusuna… Fenerbahçe’ye iftira atmaya yeltenenlere şunu hatırlatmak istiyorum, en kuvvetli oldukları dönemde onlara baş kaldıran ve diz çöktüren Fenerbahçe’dir. Bunlara karşı mücadeleyi biz başlattık. Başkanımız ‘Ne şikesi, memleket elden gidiyor’ dedi. Üstüne takım otobüsümüz kurşunlandı, katliamdan döndük. Buna rağmen, bu terör örgütüne kurban verilen tek kulüp Fenerbahçe. Bunun helalleşmesi hiçbir zaman olmadı. TFF, mahkemeyi uzatmak için her türlü şark oyunlarını oynuyorlar. Bütün bunları anlattım ama ara yaşananları anlatacak fütursuz, acımasız, arsız, şımartılmış, organize bir kötülük ile mücadele halindeyiz. Arkalarında hangi güç varsa, neye güveniyorlarsa bu davranışları milyonların önünde yapıyorlar, yetmiyormuş gibi sonra da mağduru oynuyorlar. Er meydanına çıkma teklifimiz geçerlidir. Bizim önümüzde söyleyemediğiniz şeyleri söylüyorsunuz. Özelde süt yutmuş kuzu, umumide aslan parçası kesiliyorsunuz.”
“Sen ‘bu ateş üfleyerek sönmez’ diyerek geçmişe özenirken, Sayın Cumhurbaşkanımız yazdığı mektupta ‘Bu sürecin hem en canlı şahitlerinden hem de en büyük mağdurlarından biri şüphesiz Fenerbahçe Spor Kulübü’dür. FETÖ’nün Türk futbolunu dizayn etme girişimi Fenerbahçe camiasının dik duruşu sayesinde başarısızlığa uğramıştır.’ ifadesini kullanmıştır.”
‘TERÖRİSTBAŞININ DUA VE HİMMETLE AYAĞA KALDIRMALIYIZ’ DEDİĞİ KULÜP KİM?’
“3 Temmuz’u kumpas olarak görmeyenlere soruyorum, o halde 17-25 Aralık, 15 Temmuz hain darbe girişimi ve birçok FETÖ kumpası hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizin anlayışınıza göre bunlar da meşru. FETÖ’nün en çok sevdiği, gönül bağı kurduğu ve sahiplendiği kulüp Galatasaray’dır. ‘Teröristbaşının dua ve himmetle ayağa kaldırmalıyız’ dediği kulüp kim? Biz değiliz. Hadi siz de ‘biz değiliz’ deyin. Fenerbahçe, bu ülkede FETÖ ile ilgili çamur atılabilecek en son kurumların başında gelir. Fenerbahçe’ye bu konuda en son çamur atabileceklerin başında da siz gelirsiniz Galatasaraylılar.”