Sözcü TV’de Yılmaz Özdil’in “gönderilmesinden” sonra yerine getirilen ve kurtarıcı gözü ile bakılan Fatih Portakal da “fos çıkacak”. Atalarımız, “Görünen köy kılavuz istemez” diye boşuna dememişler..
Zaten “çocuk ölü doğmuştu. Sözcü TV izleyicinin beklediği “rüzgarı” estiremeyince, kimse merak ederek kanala göz atmak dahi istemedi. Politik bazı çıkarlar işin içine girince, gazetedeki köşesinde büyük ilgi gören Yılmaz Özdil’in “kanalı uçuracağını” tahmin eden patronaj takımı, fırsatı değerlendirerek, Özdil’in ayrılmasını sağladılar.
Unutulmaya yüz tutmuş, hiç bir gazetecilik başarısı olamayan Fatih Portakal denilen arkadaş, birileri tarafından sürekli internet sitelerinde pofpoflanıyordu. Bir baltaya sap olamayıp, ezkaza kıyıda köşede iş bulan “salak-solak” kesim her fırsatta bir birlerini savunmayı sürdürdüler. Fatih efendi, işsizken dahi yatında keyif çakarken; “solak tayfa” her platformda Portakalı gündeme getirecek haberler yapıyordu.
Milliyetçi düşmanı bu hafif sosyalist güruh, sızdıkları sosyal medya ortamlarında da “Fatih Portakal şunu dedi, bunu dedi; yok Saray karıştı, ortalık toz duman oldu” diye diye palavra haberleriyle “hayal satıyorlardı”. Nitekim, istedikleri fırsatı buldular Sözcü TV’nin başına geçirdiler…
Eeee, ne oldu. Zaten “ölü doğan” Sözcü TV’yi ayağa mı kaldırdı! Hiç bir gazetecilik başarısı olamayan, sadece piar yaparak adından söz ettiren Fatih Portakal, FOX TV sayesinde medyada kendine isim yaptı. Halen onun rüzgarıyla bu piyasada kendine yer bulabiliyor. Tek özelliği solcu tayfadan olmasıydı. Dolayısıyla, politikacılar tarafından el üstünde onlar tutulur, her zaman sığınacakları bir liman bulurlar…
Tabi ki, Sözcü TV’ nin Ülkücü/Milliyetçi kadrolara yer verecek hali yok ya… Ne diyelim; alsınlar tepe tepe kullansınlar. Portakal yalakaları şunu bilin ki; oradan size ekmek çıkmaz. Daha çook yalamanız lazım…
“Efsane geri dönüyor” diye anonslar yapılıyor.. Portakal 20 Martta ekranlardaymış.. Dedik ya, bizce daha ekrana çıkmasına gerek kalmadan, “efsene”, “kestane” oldu…