ABD Federal Mevduat Sigorta Kurumu (FDIC), cuma günü Silikon Vadisi Bankasına (SVB) kayyum atandığını duyurdu. SVB’de yaşanan, toplam varlık açısından ABD’de kayıtlara geçen en büyük ikinci banka iflası olarak nitelendirildi.
Peki banka neden battı ve bu iflas en çok kimleri etkiledi? SVB’nin iflası, ABD ve dünya bankacılık sisteminde nasıl bir yankı bulacak?
FED’in faiz oranı kararları
FED, enflasyonla başa çıkabilmek için geçtiğimiz yıldan bu yana agresif bir faiz artırımı politikası uyguluyor.
Ellerindeki para yüksek faiz oranları nedeniyle pahalılaşan yatırımcıların risk iştahı da azaldı.
Banka son birkaç yıl içinde, tipik bir bankanın normalde yapacağı gibi müşterilerin mevduatlarını kullanarak milyarlarca dolar değerinde tahvil satın aldı.
Bu tür yatırımlar genellikle güvenli olarak görülür ancak tahvillerin değeri yükselen faiz oranlarıyla birlikte düştü. Bugünün yüksek faiz ortamında ihraç edilen benzer bir tahvilin ödeyeceğinden daha düşük faiz oranları ödendi.
Bu normalde büyük bir sorun teşkil etmez çünkü bankalar acil bir durumda satmak zorunda kalmadıkları sürece bunları uzun süre ellerinde tutarlar.
Müşterilerin para çekme talepleri arttı
Ancak SVB müşterilerinin büyük çoğunluğu, geçtiğimiz yıl nakit ihtiyaçları artan startuplar ve diğer teknoloji şirketleriydi.
Yüksek faiz oranları birçok startup için ilk halka arz piyasasının kapanmasına ve özel kaynak yaratmanın daha maliyetli hale gelmesine neden olunca, bazı SVB müşterileri likidite ihtiyaçlarını karşılamak için para çekmeye başladı.
Risk sermayesi fonları kuruyordu, şirketler kârlı olmayan işler için ek finansman alamıyordu ve bu nedenle genellikle Silikon Vadisi Bankası’na yatırılan mevcut fonlarını kullanmak zorunda kalıyorlardı.
Başlangıçta bu büyük bir sorun değildi ancak daha sonra bankanın, müşterilerinin para çekme taleplerini karşılamak için kendi varlıklarını satmaya başlamasına neden oldu.
Bu durum, SVB’nin bu hafta müşterilerinin para çekme taleplerini karşılamanın yollarını aramasıyla sonuçlandı.
Tahviller zararına satıldı
SVB, çarşamba günü çoğunluğu ABD Hazine tahvillerinden oluşan 21 milyar dolarlık bir tahvil portföyü sattı.
Portföy ortalama yüzde 1.79’lik bir getiri sağlıyordu ve bu oran 10 yıllık Hazine tahvillerinin getirisi olan yüzde 3.9’un çok altındaydı. Bu durum SVB’yi, sermaye artırımı yoluyla doldurması gereken 1.8 milyar dolarlık bir zararı kabul etmeye zorladı.
Güvenli tahviller zararına satılmak zorunda kaldı ve banka, dış yatırımcılar aracılığıyla ek sermaye sağlamaya çalıştı ancak bulamadı.
SVB perşembe günü yaptığı açıklamada fon açığını kapatmak için 2 milyar doların üzerinde hisse senedi satacağını duyurdu. Ve bu duyurunun ardından bankanın hisse fiyatı yüzde 60’ın üzerinde değer kaybetti.
Teknoloji odaklı bu gösterişli banka, bir bankayı kesinlikle batırabilecek birkaç yöntemden biri tarafından çökertildi: Bankaya hücum edildi.
Bazı girişim sermayesi yatırımcılarının şirketlere paralarını bankadan çekmelerini tavsiye etmesi sonrası bankanın vadeli piyasada da kayıplarının sürmesiyle işlemleri askıya alındı.
Banka düzenleyicilerinin, bankada kalan varlıkları ve mevduatları korumak için SVB’nin varlıklarına el koymaktan başka çaresi kalmadı.
SVB cuma günü, şirketin satışı gibi bir alternatif finansman yolu bulmak için çabaladı. Ancak aynı gün Federal Mevduat Sigorta Kurumu (FDIC), bankaya kayyum atandığını duyurdu. (Euronews)