Çavuşoğlu’nun açıklamalarından satır başları şöyle:
Dün deprem felaketinden etkilenen bölgede birlikte (Antony Blinken) incelemelerde bulunduk. Birçok ABD kurum ve kuruluşu depremden etkilenen bölgelerde yardım faaliyetlerini devam ettiriyor. Yardım kampanyalarında bulunuyorlar. Çok teşekkür ediyoruz hem ABD yönetimine hem de ABD halkına.
ABD ile geniş bir gündemimiz var. Antony ile bir ay önce Washington’da Stratejik Mekanizma Toplantısı’nı gerçekleştirmiştik. Bu mekanizmanın toplantısını senede iki defa yapmak konusunda hem fikiriz. İkinci toplantıyı bu yılın ikinci yarısında yapmak istiyoruz ve arkadaşlarımız hazırlıklarına devam ediyor. Burada ortak amacımız ilişkilerimizde var olan fırsatları çoğaltarak somut kazanımlara dönüştürmek. Aynı zamanda sorunları ve sınamaları etkin bir şekilde yönetmek istiyoruz. Stratejik Mekanizma’nın temel felsefesi de budur.
100 MİLYAR DOLAR HEDEFİ
Ekonomi ve ticaret olumlu gündemimizin en önemli başlıklarından bir tanesi. Geçen yıl ikili ticaret hacmimiz 32 milyar dolara ulaştı. 100 milyar dolar hedefine ulaşmak için çalışıyoruz. Karşılıklı yatırımlar da artmaya devam ediyor.
YAPTIRIMLARIN KALDIRILMASINI BEKLİYORUZ
Askeri ilişkilerimiz stratejik ortaklığımızın önemli boyutlarından biri. Ancak tek taraflı yaptırımlar nedeniyle savunma sanayiinde işbirliğinde zorluklarla karşılaşıyoruz. Artık bunların aşılması gerekiyor. Yaptırımların da en kısa sürede kaldırılmasını bekliyoruz.
ABD YÖNETİMİ GÜÇLÜ DESTEK VERİYOR
F-16lara ilişkin son durumu ele aldık. ABD yönetimi talebimize güçlü destek veriyor. Bu sürecin süratle tamamlanması iki tarafın da yararınadır. Kongrenin destekleyici bir rol üstlenmesini bekliyoruz.
ABD Dışişleri Bakanı Blinken’ın açıklamalarından öne çıkanlar:
ABD halkı burada sizi desteklemek üzere yanınızdadır. Dün ilk durağım olarak İncirlik Üssü’ne gittim, yanımda Sayın Çavuşoğlu vardı. Hatay’daki yıkımı gördüm, bunu tarif etmek çok zor. Yıkımı sözlerle ifade etmek çok zor. Büyük bir felakete tanık olduk.
Başkan Biden, yardımda bulunulması için anında emir verdi. Yüzlerce yetkiliyi felakete müdahale etmesi için bölgeye gönderdik. 1000 ton miktarında bir barınma, mutfak malzemesi gönderdik. Türkiye, bu süreçte uzun bir dönemden geçecek.
SORU CEVAP
F-16 MÜZAKERELERİ
Bakan Çavuşoğlu: Yönetimin iradesi var, kongrede bazı senatörlerin yazdığı mektuplardan haberdarız. ABD yönetimi kararlı bir duruş sergilerse bunun aşılabileceğini düşünüyorum. İki ülkenin NATO üyeliğinin F-16 alımına şart koşulması doğru bir yaklaşım olmaz. Bizim elimizin kolumuzun bağlanmaması lazım. F-35 konusunda biz programın ortağıydık. Türkiye süreçten çıkarıldı. Türkiye bu programda olmadığından dolayı ödediğimiz paranın geri ödenmesi gerekiyor. Ödediğimiz 1,4 milyar doların geri ödenmesini bekliyoruz. Bu konuda da müzakereler devam ediyor. Özellikle Antony ile 18 Ocak’ta görüşürken uzmanlarımız da F-35 konusunda aynı gün görüşmeler gerçekleştirdi. Bir an önce bunun neticeye ulaşmasında fayda var.
Blinken: Türkiye ve ABD uzun zamandır ikili ilişkiler ve bölgesel konularda ortak çalışmaktadır. F-16 konusunda tarih veremiyorum ama hükümet olarak aynı fikirdeyiz. Bu çok önemli bir konu bizim için, NATO’nun ortak harekat kapasitesinin artırmak için. İsveç ve Finlandiya’nın en kısa sürede katılmasını diliyoruz
SURİYE’DE PKK-YPG VARLIĞI
Blinken: Türkiye’nin güvenlik endişelerini anlıyoruz. Burada yakın işbirliğini sürdüreceğiz. Ancak an itibariyle odağımız insani yardım konusunda. Onlar da çok büyük bir felaketle karşı karşıya. Tek bir resmi sınır kapısı açıktı. Bu çok büyük bir talihsizlik. Şu anda Esad rejiminin iki sınır kapısından daha geçişe izin vereceğine dair bilgi var.
Bakan Çavuşoğlu: PKK-YPG’nin DEAŞ’la mücadele ettiği iddiası doğru değil. Terör örgütüyle iş birliği ölümcül bir hatadır. Dolayısıyla terörün her türlüsüne karşı birlikte mücadele etmemiz gerekiyor. Depremden etkilenen sivillere yardım bizim insanlık görevimiz.
İSVEÇ VE FİNLANDİYA’NIN NATO ÜYELİĞİ
Bakan Çavuşoğlu: Her iki ülkenin Finlandiya ve İsveç’in NATO üyeliği konusunda son zamanlarda açıklamalarımızı takip ediyorsunuz, ABD’nin de takip ettiğini biliyoruz. Üçlü bir mutabakatımız var. Burada kim ne yapacak açıkça belirtilmiştir. Finlandiya ile ilgili sorunumuzun görece olarak daha az olduğunu vurguluyoruz. Litvanya’daki NATO Zirvesi ile ilgili verdiğiniz takvimdeki atılacak adımlar aslında özellikle İsveç’in atacağı adımlara bağlı. İsveç bazı olumlu mesajlar verdi, kanun değişikliği yaptı. Fakat maalesef İsveç’te PKK terör örgütü yandaşlarının terörün finansmanı, insan devşirme ve terör propagandası dahil her türlü faaliyetlerini devam ettirdiğini açıkça görüyoruz. Hem de şehrin merkezinde belediye binasının önünde. Onların amacını da biliyoruz. İsveç’in NATO üyeliğini engellemek istiyorlar. Bu faaliyetleri engellemek de İsveç’in elinde. İsveç ne kadar hızlı adım atarsa, biz de Meclisimizi ikna edebilirsek, yani Meclisimizi ve halkımızı ikna edecek adımlar atarlarsa öyle adımlar atılır. Finlandiya konusunda ise ayrı bir yöntem izleyebileceğimizi farklı bir tutum sergileyebileceğimizi Sayın Cumhurbaşkanımız NATO Genel Sekreteri’ne de geçen hafta söylediler. Burada İsveç’in somut adım atması konusunda herkesin İsveç’i teşvik etmesi gerekiyor.