Bugün gayrimenkul yatırımcılarının ve ev sahibi olmak isteyen herkes için en merak edilen soru 2023’te konut ve ev fiyatları düşecek mi? Tahminler oldukça karışık. Satışlar düştü ve hem alıcılar hem de satıcılar bundan sonra ne olacağını merak ediyor.
Konut sektöründeki uzmanların çoğu, daha az alıcı talebi, daha düşük fiyatlar ve daha yüksek borçlanma oranları öngörüyor. Gayrimenkul sektöründe son bir yılda fahiş oranda artan fiyatlar, bir süredir yerinde sayıyor. Uzmanlar fiyatların 2023 yılıyla birlikte maliyetlerin artmasıyla orantılı olarak artışa geçmesini bekliyor.
Fiyat artışları, bulunabilirlik sıkıntısı ile birlikte birçok alıcıyı kenara itti. Açıkçası uzmanlar geçmiş yıllara dayanan verilere bakarak konut fiyatlarının gelecek yıl konut piyasalarının çoğunda az da olsa artacağını tahmin ediyor. Burada belirleyici unsur enflasyon olacaktır. Eğer enflasyon devam ederse ve Türkiye kendi ismini vererek uyguladığı faiz politikasını sürdürürse yüksek enflasyon kaçınılmaz olarak daha da arttan oranlarda olabilir.
Peki buraya nasıl geldik? Hükümetimiz pek çok ülke ekonomi yöneticisinin ve ekonomi uzmanının kabul etmediği ve uygulamadığı bir yöntem ile mücadeleyi tercih etti. Enflasyon birçok ekonomi uzmanı için bir ülkede en büyük sorun olarak görülürken, Türkiye öncelikli sorunun ekonomik resesyon olduğunu, enflasyonun ise kontrol altında tutularak ekonominin çarklarının dönmesinin daha önemli olduğuna inanan bir politika uyguluyor. Bir nevi hayal satıyoruz. İktidarın 2023 ekonomik hedefleri tutmadı ama umut satmayı sürdürüyor ve alıcısı da var.
Devlet bankalarından sağlanacağı ilan edilen düşük faizli krediler ile de piyasaya taze para girişi sağlanacağı konuşulsa da orta ve dar gelirli kişilerin bu kredileri çekme ve geri ödeme imkanı olmadığı gerçeği var. Beklenen ve umulan olay ise dar ve orta gelirli kesime yapılacağı ilan edilen beş yüz bin konut ve dağıtılacak arsa projesi. Türkiye’deki inşaat sektörünün durma noktasına gelmişken piyasa yükseliyor. Yani felaket kapıda.
Maaş zamlarına güvenen kesime de bir kötü haberimiz var. Ocak ayından itibaren asgari ücretlerin yükselmesiyle birlikte maliyetlere yansıyacağı için fiyatların düşmesinden söz edemeyiz, fiyatlar yine yükselecek. Asgari ücretle çalışanların zaten alım gücü hiç yok ve geçimlerini zor yapıyorlar. Memur kısmı bile kredi ile ev alamaz hale geldi. Kredi ile ev alan bile kredilerini ödeyemez hale geldi. Çünkü gelen zamların su götürmez bir gerçek olduğunu görüyoruz. Her şeyin 3-4 katına çıktığı bir piyasadan bahsediyoruz.
Ülke ekonomisinin genel gidişatı bizi nereye savurur bilinmiyor ama 2023 yılı bir seçim yılı… Seçime kadar olan sürede piyasaya bol miktarda para gireceğini düşünmek kolay. Bu zamana kadar bu paraya ulaşabilenler bunu ev, dükkan, ofis ve arsa yatırımları olarak değerlendirmek isteyebilirler. İlk altı ay için piyasaya girecek taze para konut piyasasını canlandıracaktır. Bu da fiyatların bir miktar daha artmasına sebep olabilir fakat net bir gerçeklik varsa o da beklenen hiçbir yıl, 2023 yılı kadar belirsiz ve tahmin edilemez değildi. Sonuçta ülke ekonomisinin tamamen çıkmaza girmesinden uçuruma doğru sürüklenmesinden bahsediyoruz ki konut fiyatlarının azalıp azalmayacağı kesinlikle ilk sorunumuz olmayacaktır. Şimdiden hoş geldin 2023!